Beşir Atalay'ın iki kabine üyesi ile birlikte Uludere'ye gittiklerini anımsattı.Ama benzer bir amaçla Uludere'ye gitmek için İçişleri Bakanlığından helikopter isteyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na oynanmış olan büyük ayıptan tek kelime ile söz etmek gereğini duymadı.
Giderek bir korku imparatorluğuna döndürülmek istenilen Türkiye'de kendisine gönüllü olarak otosansür uygulayan medyamız da dün.CHP Genel Başkanı'nın Uludere'ye gitmemesi için İçişleri Bakanı tarafından hangi dolapların döndürülmüş olduğunu anlatan,öven ya da eleştiren tek satır,tek söz var mıydı?
CHP Genel Başkanı,sadece köklü bir siyasi partinin başkanı olmanın dışında,parlamentodaki sandalye sayısına göre,aynı zamanda ana muhalefet partisi lideridir.O parlamentoda çoğunluğa sahip AKP,şayet gündemi kendi keyfine ve çıkarlarına göre düzenlememiş olsa,dokuz yılı aşan iktidarı döneminde çoktan yeni bir'Siyasi Partiler Yasası'nı çıkartıp yürürlüğe sokardı.Öylelikle,yasa da,ana muhalefet partisi liderinin tüm Batı demokrasilerinde olduğu gibi devlet protokolünde Başbakan ile eşit yetkilere sahip olduğunun belirtilmiş olduğunu görürdük .
'Tek Adam'rolü kesenlere,siyasi partilerin çokpartili parlamenter demokrasilerin vazgeçilmez unsurları olduğu sözü,lafta kalmaz yasalarla da vurgulanırdı.
Öylece,Uludereli yurttaşlarımızın yaralarını sarmak isteyen ana muhalefet liderinin helikopter isteğine önce "tamam" diyen İçişleri Bakanı daha sonra "güvenlik gerekçesi" gibi kendi polisini ya da jandarmayı küçültücü bahaneler uydurarak gülünç olmayı göze almazdı.
Kalkışanlara,rahmetli Namık Gedik'lerin,Faruk Sükan'ların ne tür izler bırakarak göçmüş olduklarını anımsatan yazılar yazılırdı.Devletin helikopterinin İçişleri Bakanı'nın babasının malı olmadığı kendisine tane tane anlatılırdı.
***
Başbakan dünkü konuşmasında yer yer Kılıçdaroğlu'na taşlar atmak yerine,o 7 saatlik yolda oluşan taşıt kazalarını yara almadan atlatan CHP liderine hem geçmiş olsun demiş olsa hem de kıvançta,tasada ortak hareket etmeyi bilen bir ülkenin yurttaşları olduğumuz için teşekkür edebilseydi BDP'li Hasip Kaplan'ın kurusıkılarını daha da etkisiz kılmaz mıydı ?
Orhan Birgit/Cumhuriyet
Yorum Gönder