ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone, önceki gün basın mensuplarıyla yaptığı görüşmede, Amerikan karşıtlığının zirvede olduğu Türkiye’de “Halkın ABD’ye desteğinin iyiye doğru gittiği” gözlemini paylaştı. Ona göre, Soğuk Savaş sonrası yetişen kuşaklar, iki ülkenin birbiri açısından taşıdığı stratejik önemin eski kuşaklar kadar farkında olmadığı için bu rakamlar düşmüş. Tablonun yeniden düzeltilmesinin, halklar arası doğrudan ilişkilerin gelişmesiyle mümkün olabileceğine inanan ABD Büyükelçisi eğitimi örnek gösteriyor. Verdiği bilgiye göre Çin ve Hindistan’dan sonra ABD’ye en fazla yabancı öğrenci Türkiye’den gidiyor.
‘Malatya radarı tam operasyonel’
Soğuk Savaş yorumu ülkemizdeki Amerikan karşıtlığını anlatmak için yeterli değil bence. ABD’nin bölgede izlediği politikalar da etkili oluyor halkların hissiyatında. Örneğin Irak işgali, son on yılda yükselen Amerikan karşıtlığının bir numaralı nedeni. Malatya’ya kurulan Amerikan radarı da şimdi önemli bir tartışma konusu. NATO çerçevesinde konuşlandırılan bu radar konusunda ilk kez net bir açıklama yapan Ricciardone “Tamamen operasyonel halde” dedi. Sözleri şöyle:
“Malatya’daki radar sistemi şu an itibarıyla operasyonal. Tamamen operasyonel. Tabii bunun amacı tamamen savunma. O bir füze sistemi değil. Bir radar sistemi. Füzelere karşı NATO sisteminin bir parçası. Kaynağı kim olursa olsun, Türkiye’ye doğru yönelecek tüm düşman füzelerine karşı çalışır durumda. Türk halkı kendini daha güvende hissedecek. Çünkü bu sistem NATO ittifakının bir parçası. Ve Türkiye’yi de kapsıyor.”
Bu sözlerden anlaşılan o ki İran’dan fırlatılacak bir füze, daha kalkış aşamasında Malatya’daki radar tarafından tespit edilebilir durumda. Amerikan kaynakları, tespit edilen füzeyi havada yakalayarak yok edecek füzelerin de Akdeniz’deki Aegis savaş gemilerinde hazır tutulduğunu belirtiyor.
Ankara’ya yaptırım brifingi
İran’ın nükleer silah üretme kapasitesine ulşmasının engellenmesi için ABD yönetimi baskıyı arttırmış durumda. Riciardone’nin açıklamasında ‘askeri çözümün masa dışı olmadığını’ vurgulamasının yer alması dikkat çekici. Sözleri şöyle:
“İran’a karşı ne yapmamız, nasıl ikna etmemiz gerekli? Askeri yöntemlere başvurmayı istemiyoruz. Ama masadan hiçbir opsiyonu kaldırmıyoruz da. Diplomatik yollarla ikna edilmesini tercih ediyoruz. Bu da yaptırım demek. Yaptırımların İran yönetimi üzerinde etkisi olacağına güvenimiz tam”
BM Güvenlik Konseyi’nden İran’a yaptırım içeren kararlarla yetinmeyen ABD tek taraflı uygulamaya koyduğu yaptırım kararlarına müttefiklerinin desteğini arıyor. AB bu konuda en büyük desteği veren taraf. Ricciardone, “kendi yaptırım kararlarının nasıl işleyeceğini Türkiye’ye anlattıklarını” vurguluyor. Türkiye ise BM damgası taşımayan ABD ve AB’nin tek taraflı yaptırımlarına mesafeli. ABD, Türkiye’nin kamu kurumlarını bağlayıcı olan bu tavrını anlayışla karşılamakla birlikte Türk özel sektörünün kendi yaptırımlarına uyması beklentisi içinde.
Bankalar ABD’nin taleplerine uyuyor
Bu noktada gözler İran ile iş yapan Türk bankaları ve şirketlerinin üstüne çevriliyor. Riccardone’nin verdiği bilgiye göre Türkiye, İran’a tek taraflı yaptırımlara uyulup uyulmaması konusunda özel sektörü serbest bırakmış durumda. Böyle olunca Türk bankaları ve şirketlerinin ABD yaptırımları doğrultusunda hareket ettiğini belirten Ricciardone, ABD’nin asıl beklentisini şöyle aktarıyor:
“Türk bankaları ve şirketlerinin AB ve ABD tarafından getirilen yaptırımlara gösterdiği dikkatten memnunuz. Bu dikkatin sürmesini ve Türk hükümetinin onların cesaretini kıracak bir şey yapmamasını umuyoruz”
Esad’a müdahale ‘şimdilik’ yok
ABD sefirine Suriye’deki gelişmeler de soruldu. “Bir müdahale öngörüyor musunuz?” sorusuna verdiği yanıt Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun birkaç gün önce Arap basınına Türkiye’nin müdahale olasılıklarına bakışını anlattığı yanıtı anımsattı:
“Şu anda öngörmüyorum. Böyle bir hazırlığımız yok şu anda. Ama Arap Birliği’nin ne kararlar alacağını bir görelim. Konuyu BM’ye taşımalarını bekleyeceğiz. Konuyu oradan sonra ele alacağız.”
Türkiye’de konuşlu Suriye muhalifleriyle önümüzdeki günlerde ABD yönetiminin görüşeceği sinyalini de veren Ricciardone’nin sözlerinden Suriye gündeminin ısınacağı anlaşılıyor….
Utku Çakırözer/Cumhuriyet
Yorum Gönder