Gazeteci Fikret Bila, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Rusya gezisine katılmış. Davutoğlu, Moskova’dan dönerken, Bila’ya Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov ile görüşmesinde Türk-Rus evliliklerini de ele aldıklarını anlattıktan sonra “Türk-Rus evliliklerinin sayısının artması önemli. Ben Rus gelinlerin sayısı artsın istiyorum. Çünkü Rus gelinler, Türk aile yapısına çok uygun. Rus aile kültürü, Türk aile kültürüne çok yakın, çok uyumlu. Tabii az da olsa arada anlaşmazlıklar da çıkabiliyor, ama genellikle çok uyumlu aileler oluşuyor” demiş.
Lavrov’un konuyu gündeme getirmesinin sebebi, ayrılan bir Türk-Rus çiftin çocuklarıyla ilgili sorunların çözülmesi ricasında bulunmak imiş..
Davutoğlu, Rus gelinlerin Türk aileleriyle uyumunu eşi Doktor Sare Davutoğlu’nun hastalarından da bildiğini belirterek “Benim danışmanım Gürcan’ın eşi de Rus’tur. Çok güzel bir örnek, çok da mutlular” diye de eklemiş..
Evlilik ile ilgili bir öneri de Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı’dan gelmişti. Bakırcı, “Maddi durumu güçlü vatandaşlarımızın, Doğu’da yaşayan bayanlarla ikinci ya da üçüncü evliliklerini yaparak hısımlık bağları oluşturmaları gerekir. Eşinden çocuğu olmayan vatandaşlarımız da dini nikahlı olarak bu bölgelerden kız alarak evlenebilir. Bu şekilde yıllardır çözülemeyen terör sorunu, 30 yıl gibi bir sürede tamamen ortadan kaldırılabilir” demişti..
***
Nedense, hep akıllarına “kız almak” geliyor. Kız alırsanız “kız vermek” zorunda kalırsınız. Tabiat boşluk kaldırmaz. Türk erkekleri, Rus kızlarıyla evlenmeye başlarsa Türk kızları kiminle evlenecek?
Mesela Ahmet Davutoğlu, “Ben Rus damatların sayısı artsın istiyorum. Çünkü Rus damatlar, Türk aile yapısına çok uygun. Rus aile kültürü, Türk aile kültürüne çok yakın, çok uyumlu” diyebilir mi?
Ne olur, sünnet sorunu mu çıkar? Rus Yahudisi düşünülebilir mi? Hani Yahudiler de sünnet oluyor da.. Yoksa alkol sorunu mu çıkar? Bu sorun, yandaşlara alkol tedavi merkezleri kurdurmakla halledilebilir mi acaba?
Kim, kızını, bir Rus ile evlendirmek ister? Sonuçta Ruslar Hıristiyan değil mi?
Rus damat, Davutoğlu’nun aile yapısına uyar mı bilmiyorum? Uymazsa millete niçin “Rus gelin alın” diyor?
Diyelim ki Türk kızlarıyla evlenmek için Ruslar Müslüman oldu; artık sünnet törenlerinde kirveliği de Ahmet Davutoğlu yapar herhalde..
***
Yoksa Bursa’da Zeytinbağı’nın adını Rumca Trilye yapmak gibi veya Bitlis’te Güroymak’ı Ermenice Norşin yapmak gibi; Türk nüfusunu, evlilikler yoluyla Hıristiyanlaştırmak gibi bir program çerçevesinde mi dillendiriliyor bu sözler? En azından, yabancılarla evlilikler, böyle bir dönüşüme hizmet etmiş olmaz mı?
Padişahları örnek gösteremezsiniz! Onların aldığı kızlar, Harem’e giriyordu.
“Her zengin, harem kurabilir” diyor da olabilirsiniz.. Dört eşten sonra yeniden cariye kurumunu da canlandırabilirsiniz.. Oysa bu ruhsatlar, erkek nüfusun savaşlar sebebiyle azaldığı dönemler için geçerlidir. Bugün, Kazakistan dışında, erkek nüfusun kadın nüfusuna oranla epey düşük olduğu başka bir ülke var mıdır? Kazakistan’da erkek nüfusun az olmasının sebebi de İkinci Dünya Savaşı’nda Rus ordusu içindeki Kazak gençlerinin ön saflarda Alman tanklarının önüne atılmasıdır. Kazaklar hâlâ toparlanamadı..
Yine Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı, “Doğu’da maddi durumu güçlü vatandaşlarımızın, Batı’da yaşayan bayanlarla ikinci ya da üçüncü evliliklerini yaparak hısımlık bağları oluşturmaları gerekir. Eşinden çocuğu olmayan Doğulu vatandaşlarımız da dini nikâhlı olarak Batı’dan kız alarak evlenebilir. Bu şekilde yıllardır çözülemeyen terör sorunu, 30 yıl gibi bir sürede tamamen ortadan kaldırılabilir” diyebilir mi?
Kim, hangi baba kızını, ikinci veya üçüncü eş olarak vermek ister?
Bu mu sizin milli kültürünüz ve dini hassasiyetiniz, bu mu sizin meşrebiniz ?
Arslan BULUT/YENİÇAĞ
Yorum Gönder