Türk basınında derin ilişkileri olan iki gazeteci tiplemesi var… ikisi de neden korkuyorlarsa, tuvalete bile polis korumasında gidiyorlar!..
Birini hiç saymıyorum. cemaat kucağında büyüyen, yağmur suyunda yüzen o çocuk “Ergenekon” ve “Balyoz” kuryeliğinden öteye gidemedi!..
Hangi fotoğraf karesine baksam, uzaklara gidecek bie yükü ucuza taşımış hamal mahcubiyetinde elinde bir bavulla görüyorum!..
Yaptığı tek şey, gizem katılmış yalan ve iftiraları yan yana getirip saçma sapan, uyduruk hikayeler yazmak!.. Onlar yazı değil aslında, taşeronluktan ucuza alınmış karalamalar!..
O mürit militan, taraf tuttuğu safta yazdığı hezeyanlarla birlikte elinden düşürmediği bavulunun içinde debelenip duruyor!..
Ergenekon saplantısı!..
Oysa diğeri şimdilik başarılı oldu… Polis koruması yetmedi, milletvekili dokunulmazlığına sığınmak için köşesinden akıttığı yağlar AKP Genel Merkezi‘ne kadar uzandı!..
Bu kadar yağcılıktan Başbakan bile utanmış olacak ki bir dönem DSP ve MHP‘nin kapısından ayrılmayan medya starını, tuttu Antep‘ten milletvekili adayı yaptı…
Şamil Tayyar, birkaç ay öncesine kadar atıp tutarken ölçüyü de mecburen tutturmaya çalışıyordu…
O şimdi kapağı Meclis‘e atacağını anlayınca hayallere bile sığmayan hezeyanlarını seçim çalışmaları için döktürmeye devam ediyor!.. O hezeyanlar ki Gavurdağı’ndaki bir trafik kazasını bile nerdeyse “Ergenekon”a mal edecek kadar saplantı ürünü!..
Şamil yalan söylüyor!..
Şamil, önceki gün Eğitim-Bir-Sen Gaziantep Şubesi üyeleriyle buluşmuş ve onlara Holıvıd senaristlerini bile kıskandıracak hikayeler anlatmış!..
Sözü tabii ki tek sermayesi “Ergenekon” senaryolarına getirmiş. “Global Ergenekon’un Türkiye’de zaman zaman harekete geçtiğinde yaptığı eylemlere, Reşadiye ve İskenderun baskınını örnek veren” Tayyar, bakın ne demiş:
“Başbakan ekibiyle önemli bir görüşme için ABD’ye gidiyor ve gittiği gün Reşadiye’de ve hiç kimsenin belkemediği yerde pusu kuruluyor ve 7 askerimiz şehit oluyor. Şimdi şükürler olsun, derin yapılar ve çetelerle yapılan mücadele öyle aşamaya geldi ki oyun kurmakta zorlanıyorlar.”
Bir olayı saptırmak için boynunuza altın madalya bile takslar bu kadar başarılı olmazsınız!..
Tamam; çetelerle, faili meçhullerle falan mücadele edilmeli de konu Türk Silahlı Kuvvetleri düşmanlığına gelince biraz insaflı olmak gerekmiyor mu?..
İlk önce Uzman Çavuş Harun Arslanbey ile, Onur Bozdemir, Kemal Pide, Ferit Demir, Yakup Mutlu, Cengiz Sarıbaş ve Fatih Yonca adlı erlerin şehit olduğu Reşadiye saldırısına değinelim.
PKK üstlenmişti!..
PKK 10 Aralık 2010′da yaptığı açıklamada, eylemi açıkça üstlenmişti. Açıklamada, “Tokat eylemi bir birimimizin kendi insiyatifiyle gerçekleştirdiği misilleme eylemidir” denilmişti. Açıklamada, ordunun operasyonları ve PKK lideri Abdullah Öcalan‘ın cezaevi koşulları saldırıya gerekçe gösterilmişti!..
PKK‘nin 31 Mayıs 2010‘da İskenderun Deniz İkmal Komutanlığı’na yönelik saldırısında ise 6 asker şehit olmuştu. 7 asker de yaralanmıştı. Örgüt 2 Haziran 2010′da yaptığı açıklamada bu eylemi de kuşkuya yer bırakmayacak şekilde üstlenmişti. Açıklamada saldırının, Amanos Dağları’nda üslenen “Şehit Karker Eylem Timi”nde yer alan teröristlerce yapıldığı duyurulmuştu.
Şamil’i anlıyorum… Meydanı boş buşmuş konuşuyor!.. Hatta teyyare olmuş uçuyor!..
O da, klasik Türk siyasetçilerinin yolunda işkembeden propoganda rüzgarına kapılmadan edemiyor!.. Salla sallayabildiğin kadar!..
Ama hiçbir propoganda yönetimi, PKK’nin açık açık üstlendiği eylemleri bile “Ergenekon” a yani askere mal etmeyi ahlaki bulamaz!..
Teyyareci Şamil’in de artık uçmaktan vazgeçmesi lazım!..
————-
MEYDAN BOŞ OLMAYACAK!!
Meydan boş olmayacak!..
“Nasılsa kimse yalanlamaz” matığıyla ağzına geleni söyleyen Şamil Tayyar ve benzerlerinin ayağı niçin artık yere basmalı!..
Şamil gibiler niçin artık teyyarelikten vazgeçmeli?..
Anketler de gösteriyor ki Şamil artık gazetesindeki köşesinde, hükümet televizyonlarında ve seçim meydanlarında olduğu gibi TBMM’de de meydanı boş bulamayacak!..
Şamil, Meclis’e girebilirse, öyle her konuda ahkam kesip işkembeden seneryolar yazamayacak!..
Son anketler, Şamil’in de hışmına uğrayan, Cumhuriyet Güçbirliği’nin bağımsız adaylarının bir çoğunun Meclis’e girebileceğini gösteriyor.
Bunlar arasında Şamil’in hedef gösterdiği, gazetecilik ve siyaseti aynı anda yürüten iki önemli isim de var; Doğu Perinçek ile Tuncay Özkan…
Perinçek ve Özkan, Şamil Tayyar’ın “uzman” olduğunu sandığı konularda kitapları, araştırmaları olan isimler…
Şansları yüksek!..
Yani bu iki isim, Şamil’in Meclis’te rozet zırhıyla belki daha yüksek sesle dillendireceği “Ergenekon” seneryolarını belgeleriyle yalanlayabilecek kadar donanımlı…
O yüzden ikisi de hücre duvarlarının yıkılmasını bekliyor!..
Ayrıca Ankara’dan Ceyhan Mumcu‘nun yanı sıra, Kırklareli’nde Halil Nebiler ve Antep’ten Abdullah Sabri Kocaman gibi gazeteci adaylar da var…
Yine Cumhuriyet Güçbirliği safflarında seçilmesi muhtemel çok sayıda asker kökenli aday da Meclis’te Şamil Tayyar ve benzerlerinin “Ergenekon” ve “Balyoz” iftiralarına fren yaptıracak kapasitede!..
İstanbul 2. Bölge’den Çetin Doğan, İzmir 1. Bölge’den Yaşar Müjdeci, Ankara 2. Bölge’den Erdoğan Karakuş, Antalya’dan Hasan Atilla Uğur…
İşin zor Şamil!.. Orada teyyare olamayacaksın!.. Meclis’te pervaneni dağıtacak çok sayıda Cumhuriyetçi, Atatürkçü olacak!..
Yorum Gönder