Bağcılar’da yapılan pazarlık sonucu böbreğini 20 bin dolara satan adam acaba 12 Haziran seçimlerinde oyunu hangi partiye verdi?
Adım gibi biliyorum ki AKP’ye vermiştir...
Bağcılar’da yapılan pazarlık ve Kosova’da böbrek nakli...
Türkiye’deki “organ mafyası”nı Uğur Dündar ortaya çıkarmıştı yıllar önce...
Bu işi Türkiye’de yapıyordu... Satın aldığı böbrekleri özellikle yurtdışından gelen hastalarına naklediyordu...
Doktorun adı da Yusuf Erçin Sönmez’di.
Haberi Milliyet’te okudum ve hiç şaşırmadım...
Bu tür olaylar daha önce de olmuştu.
Parası olan hastalar, yoksul yurttaşlarımızı bulup onların bir böbreğini satın alıyor, “gönüllü vericiye” üç dilde belge imzalatıyor.
***
Ben Türkiye’de çocuğunu satan aileler gördüm...
Kalkınan, uygarlaşan Türkiye’den insan manzaralarıydı tüm bunlar.
İşsizliğin ve yoksulluğun kol gezdiği benim canım ülkemde, çöplükte ekmek arayan çocuklar el bombasının patlamasıyla ölmemiş miydi Hakkâri’de ve öteki Güneydoğu kentlerinde.
Organ mafyası yıllardır Türkiye’yi mesken tutmuş, ilişkiler zinciri varoşlarda iş bitirmeye başlamıştı.
Uğur Dündar, böbrek naklini yapan “Doktor Frankeştayn”a suçüstü yapmıştı yine yıllar önce, dün gibi anımsıyorum.
Kameralara sırıtan, hiçbir şey olmamış gibi davranan bu kişi demek ki Kosova’da yer edinmiş.
Güneşli ve sıcak bir günün ortasındayım.
Gündemde CHP’nin aldığı oy oranı tartışılıyor... Başbakan Erdoğan’ın siyasetçiler, gazeteciler ve yazarlara açtığı ceza ve tazminat davalarını geri çekmesi...
Onun da koşulu var:
“Müjdat Gezen’den vazgeçmem ve davamı geri çekmem.”
Demek ki Başbakan Müjdat’ı seviyor...
***
Yine daldan dala konmaya başladım...
Ne işi var Müjdat Gezen’le böbrek mafyasının...
Var!
Müjdat Gezen AKP’nin yoksullardan oy aldığını biliyor. Böbreğini 20 bin dolara satan yurttaşımızın 12 Haziran’da oyunu AKP’ye verdiğini, sorsam söyleyecektir.
***
Gelelim asıl konuya...
CHP fokur fokur kaynıyor...
“Kılıçdaroğlu kalsın, PM yenilensin!”
İnsaf!
Parti meclisi için kurultay yapılır mı? CHP lideri bu denli acemi mi bu konuda?
Üç dört gün önce televizyonda CHP’li eski bir parti meclisi üyesini izledim. Aman Tanrım. İki kelimeyi yana yana getiremiyordu. Sapla samanı karıştırmakta üstüne yoktu.
Neler söyledi neler?
Eğer CHP’nin eski PM üyesi böyleyse, o yoksul yurttaşımız hem böbreğini satar, hem de oyunu AKP’ye verir!
Üç gündür Ege’deyim ve seçim sonrası neler olup bitiyor, izlemeye çalışıyorum.
CHP içine yuvalanmış, şovenizmin bayraktarlığını yapan kimi CHP’liler (aralarında eski milletvekilleri bile var ve bunların bir bölümü büyük olasılıkla bağımsız paşalara ve MHP’ye oy verdiler) zırvalayıp duruyorlar.
Hikmet Çetin ve Murat Karayalçın’ın eleştirileri sağlıklı ve olayın özü bu!
Türey Köse’nin “CHP’de Yeni Dönem ve Sonrası” başlıklı dizi yazısında Prof. Dr. Burhan Şenatalar’ın analizi de çok doğru.
***
Canım ülkemde böbreğini satan yurttaşlarımızın sayısı kaç, bilmiyorum; ama akıl tutulmasında olan çok sayıda CHP’li var...
CHP’de kurultaya falan gerek yok, CHP’nin özünü kavrayamamış, tembel genel başkan yardımcıları var birkaç tane...
CHP şunu yapmalı bence...
AKP oyunu nasıl arttırıyor, araştırmalı?
70’li yıllarda değiliz... O yıllar geçeli neredeyse 40 yıl oldu...
CHP’nin pek çok projesi var, anayasa taslağı da var...
Anlatabildi mi kamuoyuna?
Hayır!
PM üyesi Ercan Karakaş sosyal demokrasi bilincini yüreğinde ve beyninde taşıyan birisi, yararlanılmadı; Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül CHP’ye alınmadı...
Neden?
Yorum Gönder