Bafa Gölü’nden geçerken durdum... Önce Beşparmak Dağları’na, Serçin köyüne baktım uzun uzun...
Yıllar öncesine döndüm.
Gençlik yıllarımda Bafa Gölü’nün, Serçin köylülerinin ağalara karşı yaptıkları mücadeleyi, patlayan dinamitlerle kolları, bacakları kopan genç balıkçıları düşündüm.
Onlar bugün 70’li, 80’li yaşlarda...
Yine bir kır kahvesinde okey oynayan yurttaşlarla sohbet etmek istedim. Nedense, orta yaşı geçmiş olanların çoğu konuşmak istemiyordu.
Neyse, gençler geldi yanıma ve konuşmaya başladık.
AKP’nin seçim bildirgesini nasıl karşılamışlardı, CHP ve MHP için düşünceleri neydi?
Gençlerden birisi şöyle dedi:
“Bu sözler karın doyurmuyor... İleri demokrasi, özgürlüklerin genişletilmesi... Başbakan bunu yıllardır söylüyor, değişen bir şey yok. 12 Eylül’le hesaplaşmak, şu bu. Hepsi palavra bunların. Önce yüzde 10 olan seçim barajını kaldırsınlar, görelim ne kadar demokrat olduklarını.”
***
AKP’nin 2007’de söz verdikleriyle 2011’de yapacaklarına ilişkin söyledikleri arasında bir fark var mı?
Bence de yok!
Başbakan Erdoğan, bir kez başkanlık sistemini yaşama geçirmeyi kafaya takmış. Tek amacı bu. Eğer yüzde 50’yi bulup MHP’yi yüzde 10 barajının altına çekerse yolu açılacak, Meclis’te çoğunluğu ele geçirip, her istediğini yapacak.
AKP bunun için “kör milliyetçi” bir çizgi izliyor, başta Ege olmak üzere Güneydoğu dışında Türk-İslam sentezine dayalı politikalar geliştiriyor. Güneydoğu’da ise Kürt-İslam sentezini BDP’nin blok hareketine karşı kullanıyor.
***
Daha önce sık sık değindiğim gibi bir seçim havası yok gezdiğim yörelerde.
CHP’de bir ideolojik eksikliğin varlığını kimse yadsıyamaz. Televizyonlarda tartışma programlarına çıkan konuşmacılar, bir AKP’li adayın şu sorusuna yanıt bile veremedi:
“Siz ‘eski CHP, yeni CHP’ diyorsunuz boyuna... Hikmet Sami Türk Adalet Bakanı değil miydi cezaevlerine silahlı baskınlar düzenlenip, insanlar ölürken... Bu konuda sanırım bir yeni CHP’li aday olarak konuşacak sözünüz vardır...”
CHP’li aday susup kaldı...
Oysa Hikmet Sami Türk hiçbir dönem CHP’li olmamıştı. Adalet Bakanı olduğu dönemde DSP-ANAP-MHP ortak hükümeti vardı ve cezaevlerine yapılan operasyonlar 2001 yılında gerçekleşmişti.
***
CHP 1999 seçimlerinde yüzde 10 engeline takıldığı için Meclis dışındaydı.
CHP’li milletvekili adayı bunu bile bilmiyordu. Tartışmayı izleyen dikkatli bir izleyici, program biterken uyardı Haber Türk sunucusu Didem Yılmaz’ı:
“Hayata Dönüş Operasyonu’nda Adalet Bakanı olan Hikmet Sami Türk CHP’li değil, DSP’liydi...”
CHP’li aday şaşkınlıkla dinledi...
Siyaset öyle “bol acılı lahmacuna” benzemez... Siyaset bilgi ve birikim ister... Bilim insanı olmak başka bir şey, siyaset yapmak başka bir şey.
O akşam Bafa Gölü’nde bir kahvede gençler sordular bana:
“CHP’de özellikle büyük kentlerde acemi siyasetçi sayısı çok... Hikmet Sami Türk’ü CHP’li biliyor kimi CHP adayları... Üstelik bunların bilim insanı kimliği var.”
Siyaset en basit hatayı kabul etmez, bir anda bir çuval inciri mahvedebilirsiniz.
***
Güneydoğu’da meydan BDP’yle AKP’ye kaldı...
CHP’nin Güneydoğu’ya ilişkin hazırladığı “Kürt Raporu” önemli, ama 1989’da hazırlananın gerisinde bugünkü koşullara göre.
Bu konuya bir başka gün değineceğim...
İlhan Cihaner’in Denizli ikinci sıradan son dakikada aday gösterilmesi salt Ege’de değil, tüm Türkiye’de olumlu karşılandı.
CHP’de fazla gelgitler var... Genel Başkan Kılıçdaroğlu “Hedefimiz yüzde 40” diyor, yardımcısı Süheyl Batum ise yüzde 35...
Bir ortak nokta bulsunlar...
Yüzde 30’a ne dersiniz?
Yorum Gönder