Alma mazlum ahını! - Tünay Süer

Alma mazlum ahını! Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Mehmet Baransu’nun  "Gülen'i Bitirme Kararı 2004'te MGK'da Alındı" haberiyle ilgili sert açıklamalar yaptı .  “Bakınız bir grup gazeteci, köşe yazarı bunlar..” “Dedi ve verdi veriştirdi.
“Devletin öyle mahremleri vardır ki bu mahremleri kimsenin teşhir etmeye, ifşa etmeye hakkı yoktur.” Diyen sayın başbakana diyorum ki sayenizde ülkede giz, mahrem diye bir şey kaldı mı acaba?
Milletin yatak odalarına kadar girildi, telefonlar halen dinlenmekte.
Bunları geçtim, hani Bülent Arınca suikast yapacaklardı iddiaları vardı ya, düzmece senaryo ile 1 binbaşı ve 1 albay gözaltına alınmışlardı. Hatta birisinin plan yazılı kâğıdı yuttuğu gibi komik yazılar çıkmıştı basında.
Sonra iş Ankara Seferberlik Bölge Başkanlığı’nda 3. kez arama yapmaya, aramalar sırasında “devlet sırrı” niteliğindeki bilgilerin saklandığı “kozmik oda ”ya girmeye kadar vardırılmıştı.
Bir ay boyunca aramalar yapılmıştı.
Arınc’a suikast tamamen bir tiyatro idi esas amaç Kozmik odanın aranmasıydı.
Bence devlet sırrı buna denilir!
Çünkü o odada bir gün düşman işgalinde olursak direnişi örgütlemek üzere TSK tarafından yapılmış olan Özel Savaş Planı ile bu planı uygulayacak binlerce görevlinin isim ve adresleri vardı. Direnişte kullanılacak silah ve araçların gizlendiği yerler krokilerle belirtiliyordu.
"Gizliliği korumak açısından Genelkurmay Karargâhında dahi tutulmayan bu belgeler, ne yazık ki Özel Harekât Komutanlığı'ndaki Kozmik Oda'dan dışarı sızdırılmıştı.
Hiçbir gizlimiz kalmamıştı.
Bu vatan meselesiydi ve sizlerin sayenizde Türkiye’nin askeri sırları düşmanlarımızın elindedir artık.
Bir devletin bundan başka ne mahremi olur ki?
Bu belgeleri dışarıya sızdırmaya hakkınız var mıydı?
Bence vatan hainliği budur...
Sizin anlayışınıza göre Mahrem deyince ille de seks ile ilgili şeyler olmalıdır sanırım.
Ha buda geldi başımıza,
"Fuhuş ve Casusluk davası" dediniz, sahte bilgisayar çıktıları, gizli tanıklarla komutanları casusluk yapmakla suçladınız. Askerimizin onuru ve şerefiyle oynadınız.
Şimdi diyorsunuz ki üzerinde gizlilik belgesi olan ve Milli Güvenlik Kurulu'nun toplantılarındaki bilgilerin sızdırıldığı ortaya çıktı.
İşin ucu size dokununca feryada başladınız.
Oysa Ergenekon diye yazılan senaryoya seyirci kalarak, onlarca masum insanın zindanlara kapatılmasına ve ailelerinin çektiklerine aldırış etmediniz. Şerefli Türk Ordusunun tasfiye edilmesine, aydınlarımızın yıllardır hücrelere kapatılmalarına hep seyirci kaldınız. Şimdi atıp tuttuğunuz hoca efendiyle işbirliği içine girdiniz veya göz yumdunuz.
Yıllardır sizi destekleyen medyanız Ergenekon ve ona bağlanan diğer davaları hâkimlerin kararlarından önce ne karar çıkacağını manşetlerine taşımadılar mı?
Suçsuz insanların sanki yanlarındaymışlar gibi silahları şuraya gömdüler veya buna benzer şeyleri yazmadılar mı? Onları tutuklatmak için ellerinden geleni yapmadılar mı?
O zaman neden aklınıza gelmedi KOZMİK ODA nın mahremiyeti? 
Koca bir ordunun şerefli subaylarına, aydınlarımıza atılan iftiralar karşısında “Bunun adı düpedüz bu ülkeye, bu vatana ihanettir, başka bir şey değildir. “Neden demediniz?
TBMM Araştırma komisyonlarına gelen MİT belgelerinin kopyaları, gizlilik nedeniyle komisyon üyelerine bile verilmezken, TBMM tarafından Malatya Zirve Kitabevi davasına bakan mahkemeye gönderilmesi, oradan da herkesin eline geçmesine neden ses etmediniz?
Bana dokunmayan yılan bin yaşasın hesabı, adaletten anladığınız bu mudur?
Sayın başbakan, şimdi sizin “Basın özgürlüğüymüş. Ne basın özgürlüğüymüş. Sevsinler böyle basın özgürlüğünü.” Demeye asla hakkınız yoktur.
12 Haziran 2007'de bir ihbar telefonuyla başlayan Ergenekon düzmecesi iyiydi, bavuldan çıkan Balyoz güzeldi ama şimdi aynı bavuldan çıkan 2004 te yani tam 9 yıl önceki Milli Güvenlik Kurulundaki Güleni bitirme kararı alındı manşeti tu kaka ha?
Bunu açıklamak vatana ihanetse Kozmik Oda’daki olanlar nedir ?’
Ergenekon ve ona bağlı diğer davalar bu belgelere göre, çök-müş-türrrr.
Ana Muhalefet lideri Kılıçdaroğlu içten mi söyledi bilemem ama şöyle demiş:
Eğer orada yargılananlar o belgelere dayandırılarak yargılanmışsa o zaman bu belgeye dayandırarak başta Erdoğan olmak üzere hepsinin içeride olması lazım.
Eeee! İşte böyle sayın başbakan, Allah’ın sopası yok derler...
TC.Tünay Süer
Not: Hatırladığım kadarıyla 1981 yılında Şırnak’ın Uludere İlçesi’ndeki bir mağarada avdan dönen köylüler bir kitap bulmuşlardı. Sonradan bunun Barnabas İncili olduğu ve hâlâ Genelkurmay Özel Harp Dairesi’nde olduğu söylenmişti. Kozmik oda aranırken onu da aramışlar mıydı acaba?

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget