Tayyip Erdoğan’ın Abdullah Gül için görev süresi 5 değil 7 yıl demesi, onun yolunu kesmesi yani ikinci kez aday olmasını istememesidir!
Öyle ya 5 yıl dese Abdullah beyin ikinci dönem Cumhurbaşkanlığının önünü açmış olurdu!
Bunun anlamı Tayyip Erdoğan’ın her hal ve şartta Köşk’e çıkmaya niyetli olmasıdır!
Cevabı aranan soru Erdoğan’ın Başkan mı yoksa Cumhurbaşkanı olarak mı Çankaya’ya yerleşeceğidir!
Açık söyleyelim eğer bugünlerde yaşadığı sağlık sorunları olmasa Tayyip beyin kesin hedefi Başkanlık olurdu lakin şimdi tereddüttedir!
Malum Başkanlık rejimine geçiş meşakkatli ve riske girmeyi gerektiren bir husus, dolayısı ile Erdoğan’ın sağlıkta yaşadığı problemler onu böyle bir hedefe kilitlenme noktasında düşündürüyor!
Kuşkusuz Cumhurbaşkanlığı seçimi halk tarafından olacağından şekil açısından çok fark yok ancak Başkanlık sistemi Eyalet modelini getireceğinden kitleler üzerindeki etkisi farklı olacak, dolayısı ile Tayyip bey bu hususu mutlaka dikkate alıyor!
Bizim tahminimiz Erdoğan’ın gelişecek şartlara göre vaziyet alacağıdır!
Tayyip bey sağlık sorununu aşar ve yeni Anayasa’da hedeflerine ulaşırsa hiç kuşku yok Başkanlık rejimini zorlar ama bu ikisinden biri aksarsa o özleminden anında vazgeçip Cumhurbaşkanlığına aday olur!
Bu arada Cumhurbaşkanlarının halk tarafından değil de TBMM tarafından seçilme metoduna dönülme ihtimali göz ardı edilmemelidir ki, CHP daha bugünden böyle bir dönüşe evet noktasında olduğunu deklare etmiştir.
Var olan tablo Erdoğan’ın sağlık sorunları ile yol haritasını revize ettiğini ve zamana ya da şartlara yaydığını gösteriyor. Kesin olan şey Tayyip bey hem verdiği üç dönem sonra yokum sözü, hem sağlığı, hem de adını ve dönemini aklamak için Cumhurbaşkanı olarak köşke çıkmayı kafasına koymasıdır!
Hülasa Türkiye gerçek anlamda zor ve muamma bir sürece yelken açıyor! Bazıları bilmez ama biz 2001 günlerinden çok yakın tanığız, Erdoğan Gül’ü, Abdullah bey de Tayyip bey sevmez. Dolayısı ile önümüzdeki günler bunun ortaya çıkmasına vesile olabilir... Çankaya’ya çıkacak Erdoğan’ın AKP’yi teslim edeceği isim Gül değil Davutoğlu ya da Binali bey olabilir!
Bugün Gazetesi ile yandaş siteleri mahkum ettirdim
Bugün Gazetesinin çizgisi ve sermayesinin perde gerisi ile alakalı olarak bir yazı yazdım.
Vay sen misin bunu yapan?
Gazetenin patronu Akın İpek bana büyük meblağlı iki tazminat davası açtı!
Sonuç davanın reddi oldu, yani mahkeme yazımda suç unsuru bulmadı!
Akın Bey baktı ki beni dava ile yıldıramıyor yanında çalışan magazinci Aykut Işıklar harekete geçti ve olmayan bir hikayeyi olmuş gibi kaleme alıp beni karalamaya çalıştı.
Dahası Bugün’le aynı siyasi çizgide olan internet siteleri Aykut Işıklar’ın hayali iddia ve hezeyanlarını olmuş gibi yansıttılar.
Öyle olunca hepsini mahkemeye verdim ve tazminat istedim.
Sonuç mu?
İstisnasız tamamı mahkum oldu ve Bugün yazarı Aykut Işıklar ile o malum internet sitelerinden tazminat kazandım!
İsviçre’den valizle gelen para kime gitti?
İddia sahibi ben değilim Mehmet Baransu’dur!
O kim mi?
Balyoz belgelerini valizlerle Emniyet’e sunan Taraf Gazetesi yazarı ve de F Tipi Cemaati takdir edenlerden!
İşte onun 19 Aralık Pazartesi günkü yazısından bir paragraf: “AK Partili bir ismin 2004 yılında İsviçre’ye neden gittiğini, gelirken yanında bulunan valizde kaç milyon dolar olduğunu, bu paranın Türkiye’ye neden getirildiğini doğrusu merak ediyorum”
Evet yazıda aynen bu satırlar var”
Böyle bir şeyi biz iddia etsek anında davalar açılır ve polisle savcı sorguya çağırır ama Baransu için böyle bir şey yapılmıyor niye acaba?
Sahi Barunsu bunu niye yazdı, birilerine mesaj mı gönderiyor yoksa?
Dahası, bu arkadaş gazeteci mi başka bir şey mi, bildiğini niye açıklamıyor?
Tayyip Bey’le Rahmi Koç’un muhabbeti!
“Tayyip beyin 1 milyar doları var, bunu nereden buldu açıklasın.”
Yok haşa bu benim iddiam değil!
Peki kimin mi?
Rahmi Koç’un pek çok gazeteye manşet olan demecidir!
Bir sene önce Wikileaks belgelerinde Tayyip Erdoğan’ın İsviçre bankalarında 8 ayrı hesabının olduğu iddia edilince biz de hemen Rahmi Koç’un 10 yıl önce verdiği, “Erdoğan 1 milyar doları nereden buldu” beyanını hatırlattık ve de yazımızın çıktığı gün Başbakan’ın direkt olarak hışmına uğradık!
İşte o önemli iddianın sahibi Rahmi Koç’la Başbakan önceki gün Dolmabahçe Sarayı’nda buluştu.
Çok ilginç çünkü AKP iktidarının ilk yıllarında Rahmi Bey’in Koç Gurubunu Tayyip Bey’in hışmından korumak için CEO’luğu bırakıp 70 küsur yaşında dünya turuna çıkmak zorunda kaldığı yaygın bir spekülasyondur!
Nereden nereye değil mi efendim!
Koç ve benzerleri üzerinden siyaset ve de istismarlar yapan Erdoğan’ın düştüğü duruma bakar mısınız?
Sabahattin Önkibar/Yeni Mesaj
Yorum Gönder