/ ‘Xwademazini!..’ Mehmet Faraç Köşe Yazısı


Terör örgütünün lideri Abdullah Öcalan memleketi Urfa‘dan her sözettiğinde, İbrahim Peygamber‘in Nemrut’a karşı direnişine de vurgu yapar!.. PKK lideri, dinle ilgili çözümlemelerinde de sözü sürekli Hz. İbrahim’e getirir!..
Hatta der ki, “Benim çıkışım Hz. İbrahim’in Nemrut’a karşı yaptığı çıkış kadar görkemlidir!..”
İlkokul döneminde dine yoğun ilgisi olduğunu hatta komşu köydeki ilkokula giderken yolda arkadaşlarına imamlık yaptığını bile anlatan Öcalan, İmralı’daki avukat görüşmelerinde de sık sık dine ve Hz. İbrahim’e vurgu yapmıştı. İşte 2008 yılının Mart ayındaki bir avukat görüşmesinde söyledikleri:
“Üniversiteler bu işi yapmıyor. Din nedir? Gerçek dinler araştırılsın. Günümüze kadar kaç peygamber gelmiş, nerelere gelmiş, bunlar araştırılmalıdır. Ben de dini taa Hz. İbrahim’den alıp günümüze kadar getiriyorum, çözümleme yapıyorum, bu koşullarda araştırıyorum.”
İlahiyat akademisi!..
Öcalan bununla da yetinmemiş ve “üç dinin merkezi” olarak tanımlanan Urfa’ya bir ilahiyat akademisi kurulmasını da istemişti. Öcalan avukatlarına şöyle demişti:
“Diyarbakır’da demokratik siyaset akademisi kurulmalıdır demiştim. Bunun gibi Urfa’da demokratik siyaset ve ilahiyat akademisi kurulmalıdır. Urfa peygamberler diyarıdır, biliyorum Urfa halkı inançlıdır, din doğru öğrenilmelidir. bunun için bir ilahiyat akademisi oraya kurabilmeliler.”
PKK’nin Kandil Dağı‘ndaki yöneticilerinden Ali Haydar Kaytan‘ın medyaya yansıyan bir ses bandındaki şu sözleri de dikkat çekicidir:
“PKK, peygamberlik geleneğinin yeniçağa uyarlanmış biçimidir. Önderlik de (Öcalan) bir bakıma ‘Çağdaş İbrahim’ oluyor!..”
İki İbrahim!..
Şimdilerde BDP‘de Urfa’daki bağımsız adaylarını tanıtırken İbrahim Peygamber’e sık sık vurgu yapıyor! Örneğin örgütün yayın organlarından DİHA‘nın Urfa’daki bağımsız milletvekili adaylarıyla ilgili haberi de şu satırlarla başlıyordu:
“Zulme ve putçuluğa karşı kutsallığı, adaleti ve özgürlüğü savunmak için ilk başkaldırının olduğu peygamberler şehri Urfa’da iki İbrahim…”
BDP’nin Urfa’daki iki bağımsız adayının da adı İbrahim… Soyadları Binici ve Ayhan olan iki İbrahim, yörenin muhafazakar yapısına uygun biçimde seçmenlere lanse ediliyor!..
BDP’nin bile dini motşflere sığınarak yürüttüğü seçim çalışmaları sırasında, Urfa‘nun Suruç ilçesinde çok ilginç bir olay daha meydana geldi!..
Bismillah… Abdullah!..
Bu olay, geçtiğimiz yıl o ilçede Öcalan’la ilgili atılan “Ya Allah bismillah, serokeme (liderimiz) Abdullah” sloganından sonra meydana gelen ikinci çarpıcı vakadır!..
CHP’yi Türkçe ezan konusunda yerden yere vuran dinci medya şimdi bu eylemi diline doladı!..
Öcalan için  “Ya Allah” diye başlayan sloganların atıldığı suruç’ta BDP‘liler geçtiğimiz Cuma günü ilk kez Kürtçe ezan okuttu!.. BDP’lilerin kurduğu çadırdan, “Xwademazıni (Allah büyüktür…) Be vi tıXwadetınnani (O’dan başka ilah yoktur…)” sözleri yükseldi!..
İlk sözcükteki “xwade” harfleri Kürtçe’de “Hade” yani “Huda” (Allah) diye okunuyor… İlk sözcüğün diğer harfleri ise “mezın” yani “büyük” anlamında kullanılıyor!..
Aktif merkez!..
BDP’li Suruç Belediyesi’nin imamı Abdullah Karsak tarafından kaldırılan cuma namazı sonrasında Kürtçe Hutbe de verildi… Hakkari’de öldürülen 12 PKK’lıya vurgu yapılan hutbede, “devletin inkar politikaları”nı sürdürdüğü iddia edildi!..
BDP’nin Urfa İl Başkanı,“Kürtçe ezan” haberini duyuran Star gazetesini dün yalanladı. İl başkanı başkanı, Kürtçe hutbeyi ise “Halkımız kendi inancını kendi dilinde yaşamak istiyor” iddiasıyla savundu!.. Ancak yöredeki kaynaklar, Kürt ezanı duyduklarında ısrar etti!..
Gelelim “Niçin Suruç?” sorusuna…Antep-Urfa karayolu üzerinde, Suriye sınırında olan Suruç, bir dönem solun her fraksiyonunu barındıran ilginç ve hareketli bir ilçeydi.
12 Eylül öncesinde sınır kaçakçılığının büyük boyutlara ulaştığı bu ilçe, Öcalan‘ın yakalanmasından sonra BDP’nin aktif bir merkezi haline geldi!.
İmamlara kurşun!..
Urfa’nın ilçeleri içinden PKK’ye en çok katılım sağlanan merkez olan Suruç’ta, BDP’nin dinsel unsurları öne çıkarmasının başka bir gerekçesi de var; Türk Hizbullahı 1990′larda bu ilçede palazlanmıştı!..
PKK işte Hizbullah’ın giderek artan etkisini kırmak için 1992′de bölgeye militanlar sızdırdı! Suruç Yeşiova Cami İmamı Muhittin Demir ile emekli hatip Şükrü Yavuz‘un 28 eylül 1993 akşamı PKK’lilerce öldürüldüğü ileri sürüldü!..
İki imamın öldürülmesi Hizbullahi kesimleri tedirgin etti. Ancak kısa bir süre sonra Hizbullah ve arkasındaki karanlık güçler “intikam” uğruna harekete geçti!..
Muhafazakar dönüşüm!..
DEP içinde faaliyet gösteren üç Suruçlu art arda katledildi!.. Mehmet Barlin Ekim 1993′te, eczacı Eyüp Gökoğlu 4 Kasım 1993′te, yine eczacı olan Ömer Akpolat ise 10 Şubat 1994′te öldürüldü.
PKK’nin etkin olduğu Suruç’ta, yerel yönetimi de alan BDP iki nedenle dini motiflere sarılıyor..
Kürt siyaseti yeni bir Hzibullahi çizgiyle karşılaşmamak için bölgenin muhafazakar yapısına yanaşmaya çalışıyor.
İkinci gerekçenin kökeninde ise Kürt siyasetinin hem legal hem illegal kanatlarının yoğun taban bulduğu bu ilçede siyasal devinimi yoğunlaştırmak yatıyor!..
Suruç, Kürt siyasetinin içinde bulunduğu muhafazakar dönüşüme şaşırtıcı slogan ve eylemlerle öncülük etmeye devam ediyor!..
Bu ilginç ilçeyi dikkatle izleyeceğiz!..

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget