SEVGİLİ okuyucularım, Pazar günü seçim var Oyunuzu en bilinçli bir biçimde kullanacağınıza inanıyorum Başımıza çöreklenmiş olan bu iktidarı uzaklaştırmak belki biraz zor görünüyor Gerçi burası Türkiye ve her türlü süprize açık Ama en azından, AKP‘nin oy oranının düşmesi bile onların ve özellikle Tayyip‘in burnunu sürtecek, tam dokuz yıldan bu yana devam eden adı konmamış diktatörlük macerasına ister istemez son verdirecek
Karşınızda bir başbakan var! Tek adam!
Suikast mağduru (!) Bülent dışında bütün partililerin ağzını açması yasak Bakanları, milletvekilleri, parti yetkilileri bile konuşmıyor Düşünün, Türk ordusundan tümgeneral rütbesiyle emekli olmuş bir şahıs var Adı Şirin Ünal Tutuklanan ve onun komutanlığını yapmış olan Orgeneral Bilgin Balanlı ile geçmişte birlikte çalışıp çalışmadıkları, bu tutuklamaya üzülüp üzülmediği kendisine sorulduğunda “Sayın başbakanımız basına konuşmamızı yasakladı Partimizin İstanbul il başkanlığından izin alın, sorunuza cevap vereyim” diyebilen biri
Hiç kimse ağzını açamıyor Konuşmaları, görüş bildirmeleri yasak Meclis çatısı altında da aynı durum var Oylama yapılırken emir geliyor: “Kaldırın ellerinizi!” Kaldırıyorlar “İndirin ellerinizi!” Hep beraber indiriyorlar
Siz, kendi milletvekillerine bile konuşma yasağı getiren, onları emir kulu olarak gören bu partiye, bu çarpık demokrasi anlayışına mı oy vereceksiniz?
***
Seçim sürecini, meydanlarda düzenlenen Tayyip mitinglerini, ekranlardan ister istemez izlediniz Bu şahsın o gergin suratına, bozulmuş olan sinir sistemine, sürekli bağırıp çağırmasına, sağa sola posta koymasına, suratındaki o acayip görüntüye herhalde dikkat etmişsinizdir
En büyük o!
Türkiye’de yol yoktu, okul yoktu, hastane, ambulans, havaalanı yoktu, her şeyi o yaptı!
Savaştan çıkan fakir ülke yoktan var edilmiş, Cumhuriyet döneminde nice badireler atlatmış ve 2002 yılında bunların iktidarını görmüştü Ülkemize hizmet edenleri miting meydanlarında hiç sıkılmadan tu kaka ilan etti Yapılan nice muhteşem hizmetleri görmezden gelmeye yeltendi
Herkese dil uzatmayı marifet sandı
Dikkat ediniz, kürsülerde hep geçmişi kötüledi Ama kendi iktidarı döneminde yapılan hiçbir önemli hizmetten söz edemedi
Hangi barajı başlayıp bitirdi, hangi büyük fabrikayı hizmete soktu? Bunlara verilecek yanıtı yok
Şimdi kendisine bir oyuncak bulmuş, uzaya Türk uydusu gönderilmiş, yerli uçaklarımız göklerde uçuyormuş gibi propoganda yapıyor ve yaptırıyor
Bırakın bunları bir yana, Cumhuriyet’imizin dişinden tırnağından arttırarak 2002 yılına kadar yaptırdığı tüm tesisleri, limanları, fabrikaları, havaalanlarını, kentlerin en değerli arazilerini, aklınıza ne geliyorsa, yerli ve yabancı işbirlikçilerine peşkeş çekip onlara köşe döndürdüler Telekom bu rezaletin en somut örneğidir Yüzlerce fabrikamızı kapattılar, işçilerini sokağa attılar
***
Sokakta gezinen işsizlere bakın Atama bekleyen işsiz öğretmenlere bakın Çoğu üniversite bitirmiş olan tam dört milyon işsiz, bunlardan iş bekliyor! Çaresiz kalan üniversite mezunu gençler – torpil bulmayı başardıkları takdirde- gardiyan oluyor, polis oluyor, temizlik işçisi oluor
Bu vahim durumda meydana gelecek sosyal patlamayı önlemenin de çaresini buldular! Evlere gıda paketi, kömür yardımı dağıtmaya başladılar Milyonlarca eve çoğunlukla son kullanma tarihi geçmiş gıda paketleri dağıtılıyor ve üstelik bu fakir fukara insanlara “Bu kıyağımızı da unutmayın, oylar AKP’ye” deniliyor
***
Devletin bütün olanakları bunların emrinde Devletin değil hükümetin valileri olan AKP valileri bunlara AKP il örgütü gibi çalışıp yardım ediyor, destek veriyor
AKP‘yi kuranların geçmişten beri çok büyük bir alerjisi vardı:
Türk Ordusu
Atatürk ilkelerine ve devrimlerine sımsıkı bağlı olan bu büyük gücün kolunu kanadını “Darbecilik” bahansiyle koparmayı başardılar! Şu anda orgeneraller dahil 30 general ve nice emekli ve muvazzaf komutan cezaevlerinde yatıyor Hele seçim geçsin, yeniden kazandıkları takdirde olacakları hep birlikte görürürz
Kendilerine “Bu ne iştir” diye sorulduğunda yanıt hazır!
“Ne yapalım, biz karışmıyoruz ki! Yarfı kararıdır!”
Valla doğru yani, yargı kararıdır!
Çıkardıkları yasalar ve özellikle anayasa referandumu ile birlikte, yargının tümünü resmen ele geçirdiler
Yargıda onlardan habersiz kuş bile uçması artık söz konusu değil
Anayasa Mahkemesi, Yargıtay Danıştay ve HSYK’ya kendi adamlarını seçtiler ve seçtirdiler Yüksek yargı, adli ve idari yargı artık AKP’nin emrinde!
Bundan sonra bu kuruluşlardan AKP’nin aleyhinde, Tayyip’e ters düşecek, Tayyip’in hoşlanmayacağı herhangi bir karar çıkması mümkün değil!
***
Adına “İleri demokrasi” dediler, “Yetmez ama evet” dediler, tek adam partisi oluşturdular Öyle bir tek adam ki, kendi milletvekilleri bile ondan izin almadan konuşmaıyor
Korkunç bir baskı ortamı oluşturdular
PKK’ya, Kürtçülere, bölücülere her türlü ödünü verip Güneydoğu’yu Türkiye’den fiilen kopardılar
Habur sınır kapısından buyur ettikleri terörist kafilelerini, onların ayağına gönderilen “Bağımsız yargıya(!)” Ankara’dan verilen gizli emir doğrultusunda serbest bıraktırdılar
Siz şimdi bakmayın BDP ile aralarında varmış havası verdikleri kavgaya!
Seçim öncesi kavgası o! Kayıkçı kavgası, oy kavgası!
Seçim bitsin, bunlar yine barışacak
Plan net ve belli: Sonuçta Tayyip’in başkan seçilmesiyle birlikte Türkiye eyaletlere bölünecek, “Kürdistan (!)” önce özerkliği elde edecek, sonra Türkiye’den kopup gidecek
***
Şimdi bir de işin güncel boyutuna bakalım Varsayalım emekli, işçi, memur, ev kadını, çiftçi, öğrenci ya da esnafsınız
Allah rızası için söyleyin:
Durumunuzdan memnun musunuz?
İşleriniz iyi mi? Önünüzü görebiliyor musunuz? Ayın sonu rahat geliyor mu?
Şimdi bir adım daha öteye gidelim:
Sokağa çıktığınızda mutlu, güler yüzlü insan görmeniz mümkün oluyor mu? Yoksa herkes şu veya bu nedenle dertli ve sıkıntılı mı?
Uğradığınız haksızlıklar, bu soygun ve vurgun düzeninde boğuştuğunuz adaletsizlikler sizi can evinizden vuruyor mu, vurmuyor mu?
Çevrenizdeki iktidar yandaşlarına yapılan kıyaklar sizi rahatsız ediyor mu etmiyor mu?
Ülkedeki bütün para gücünün yandaşlara hortumlanmış olması size bir şeyler anlatıyor mu, anlatmıyor mu?
Ve son soru: Birkaç hafta önce yaşanan şu üniversite sınavındaki rezaleti, AKP’nin YÖK’ü tarafından yaratılan skandalı, tam 1 milyon 700 bin öğrenciye ve onların ailelerine çektirilen acıyı unuttunuz mu, unutmadınız mı?
Sevgili okuyucularım, bugün sizlere kısa bir özet sundum
Önümüz seçim Bu tabloyu lütfen aklınızda tutun, oyunuzu ona göre kullanın Aksi takdirde çok geç olur Yanlış tercihinizin zararı sadece siz değil, bütün Türkiye görür
Yorum Gönder