Silah bulamayan bıçakla öldürüyor karısını...
Dedeler; bir gence gülümseyen kız torununu diri diri toprağa gömdürüyor.
Sebebi belli: Türkiye'de zihniyet gericileştirildi.
Gerici zihniyeti besleyen cehalet; namus adına cinayet işlemeyi bir meziyet gibi görmeye başladı.
Karısını katledene neredeyse alkış tutup bağıracağız:
-Türkiye seninle gurur duyuyor!
Küreselleşme çağındaki Orta Çağ: Türkiye!
Biliniz ki, öncelikle, 'Kadının yeri evidir!' diyen zihniyet yarattı bu ortamı.
O FOTOĞRAF ŞARTTI
Cuma günü; bu vahşi zihniyetin son cinayetini Haber Türk Gazetesi manşetine taşıdı.
Sırtında bıçakla cansız yatan o kadının fotoğrafına baktığımda dehşete kapıldım.
İçim yandı; midem bulandı.
Bir televizyon kanalından aradılar; düşüncemi sordular:
'Kızmayın! Bence o fotoğrafa ihtiyaç vardı.' dedim.
Çünkü bizler yazıyoruz da anlatamıyoruz.
Kadınlar bile anlamıyor bu ilkelliği.
Gidip cellatını alkışlayan kadınlar var.
Hem de sahneden...
Hem de şarkı söylemeden önce...
İşte o kendini özgür sanan kadın için bu fotoğraf şart idi...
O fotoğraf, Türkiye'de kadının ne hale düşürüldüğünü görmek istemeyenlerin suratına atılmış bir tokat idi.
Kim ne derse desin; ben o fotoğrafın zorunlu olduğuna inananlardanım.
Ne yapacaktılar; bu cinayetin üstüne bir bez mi örtecektiler?
YARGITAY DÜŞÜNSÜN
Geçen hafta; 'Kadın Kıyımında Yargıçların Etkisi' başlığı altında kadın cinayetlerinde yargının olumsuz tavrını yazmıştım.
Tecavüzcüleri; kadın katillerini koruyan yargı zihniyetimizi eleştirmiştim.
Bu anlayış devam ediyor.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı; ne yapmış biliyor musunuz?
13 yaşındaki N.Ç'ye tecavüz ve tacizden yargılanan 26 sanığa en düşük cezanın verilmesini istemiş.
Peki gerekçesi neymiş Bay Savcı'nın: 'N.Ç. isteseydi tacizcilere direnebilirdi.'
Görüyorsunuz ki bizim hukukumuz; tacize uğrayanın değil taciz edenin yanında.
Yargının bu biçimde bir zihniyetle yürütüldüğü Türkiye'de namus saplantısı içindeki erkek; kendisini daha bir haklı görecek ve karısını kolayca öldürecektir.
Haber Türk'e kızacağınıza işte bu zihniyete kızın. Haber Türk o bıçağı hepimizin gözüne soktu, iyi bir iş yaptı.
Kadın haklarını savunanlar!
Eğer samimi iseniz; o bıçağı; zavallı kadının sırtından çıkartıp Yargıtay'a hediye edin.
Baksınlar bakalım; acaba maktul, katile direnebilir miymiş?
O ŞİMDİ MUTLU
Balyoz Davası duruşmalarında ilginç savunmalar görülmeye başlandı.
Tutuklu Albay Mustafa Önsel eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ı kastederek şöyle demiş:
'Durup dururken saçma Nisan bildirisi yayımlayarak siyasete şekil vermeye çalışan pek sevgili komutanım; biz cezaevinde iken zırhlı aracınla gezmekten mutlu musun? Sahi şu Dolmabahçe'de başyetkili ile sen ne konuştun, ne verdin, ne aldın?'
Hay albay kardeş, bilki Biliniz ki Bay Büyükanıt şimdi çok mutlu...
Verdi TSK'yı; aldı zırhlıyı...
HİDDİNG NE İŞE YARAR?
Cuma gecesi Almanya ile futbol maçı oynuyoruz.
Alman takımının teknik direktörleri Joachim Löw, bir saniye bile yerinde duramıyor; takımının moralini yükselten bir eylemlilik içinde.
Ya gol yemiş Türkiye'nin teknik direktörü Euro milyoneri Hiddink Efendi ne yapıyor?
Afyon macunu yutmuş gibi rahat; Buda gibi oturuyor.
Takımı kazanıyor mu yitiriyor mu; hiç umurunda değil.
Hızlı Almanya'yı Servet ile durduracağını sanan bu ademi teknik direktör sanan var ise, gitsin derdine yansın.
Verin verin yesin Hiddink Efendi...
Nasıl olsa yabancı ya...
Karıştırın! ...unda bol bol boncuk bulursunuz.
Rıza Zelyut/GÜNEŞ
Yorum Gönder