Üniversite sınav sonuçları eğitimin röntgenini bir kez daha çekti. Ve durum eskisinden de berbat...
YGS’de 40 soru vardı. Türkiye ortalaması kaç biliyor musunuz? Sadece ve sadece 3. Yani onca eğitim, dershane ve özel ders dopingine rağmen adaylar sadece soruların yüzde 10’unu çözebiliyorsa, alarm zillerinin bangır, bangır çalıyor olması gerekirdi.
Cumhurbaşkanı Başbakana, Başbakan Milli Eğitim Bakanına, Milli Eğitim Bakanı da il milli eğitim müdürleri ve okul yöneticilerine onlar da öğretmenlere bu “rezalet“in hesabını sormalı. Sormalı ki, durum her geçen yıl daha vahim noktalara gelmesin...
Sıfır alanları, hiç sorgulamıyorum bile. Çünkü onlara alıştık iyice...
Sorumlular hesap versin!
Diğer tüm giriş sınavları gibi YGS sonuçları da, bir anlamda Türk eğitim sistemini bir aynası konumunda. Alınan doping, gösterilen vurdum duymazlık ve en önemlisi de umut tacirliğine yönelik her şey bir bir ortaya çıkıyor.
57 bini sınava girmedi!
Adaylar, özellikle de iddialı olanlar, Matematik’te coştu. Sosyal Bilimlerde döküldüler. 50 Bini sıfır çekti ve 57 bini de başvurduğu halde sınava girmedi.
İsterseniz gelin önce şu siyah ötesi tabloya bir göz atalım:
YGS’de sınavı geçerli sayılan 1 milyon 837 bin 344 adaydan 50 bin 805’i ”sıfır” aldı.
1 milyon 895 bin 476 aday başvurdu, bu adaylardan 57 bin 742’si sınava girmedi.
Sınavı geçerli sayılan aday sayısı 1 milyon 837 bin 344 olarak belirlenirken, 50 bin 805 adayın ise puanları 0,5’ten küçük olduğu için hesaplanmadı.
En çok şampiyon Matematik’te
Sınavda Türkçe testinde 40 sorunun tamamını doğru yanıtlayan 929, Sosyal Bilimler testinde 40 sorunun tamamını doğru yanıtlayan 56, Temel Matematik testinde 40 sorunun tamamını yanıtlayan bin 316, Fen Bilimler testinde 40 sorunun
tamamını doğru yanıtlayan 437 aday
çıktı.
Geçen sene testleri doğru yanıtlayan Türkçe’den bin 392, Sosyal Bilimler’den 5, Temel Matematik’ten bin 805, Fen Bilimleri’nden ise 407 aday çıkmıştı.
Geçen yıla göre net sayıları
Doğru yanıt oranına bakıldığında, Türkçe testinde 77 bin 429 aday (geçen yıl 142 bin 752 aday), Sosyal Bilimler testinde 9 bin 652 aday (geçen yıl 4 bin 925 aday), Temel Matematik testinde 35 bin 892 aday (geçen yıl 30 bin 633 aday), Fen Bilimleri testinde 22 bin 313 aday (geçen yıl 18 bin 69 aday) 35 ve üzerinde soruya doğru yanıt verdi.
4’ün altında doğru yanıt veren aday sayısı ise Türkçe testinde 31 bin 249 aday (geçen yıl 15 bin 99), Sosyal Bilimler testinde 253 bin 918 aday (geçen yıl 197 bin 703 aday), Temel Matematik testinde 870 bin 80 aday (geçen yıl 700 bin
800 aday) Fen Bilimleri testinde 1 milyon 260 bin 795 aday (geçen yıl 1 milyon 134 bin 899) oldu.
Ne anlama geliyor?
Geçen yılın verileri ile bu yılın verileri kıyaslandığında çok önemli değişiklikler var. Bunun anlamı, geçen yıla göre puanlarda, özellikle Türkçe testine yönelik alanlarda da çok önemli değişimler yaşanacak ve üniversiteye girmek bu yıl bazı olanlar için çok da kolay olmayacak.
Geçen yıl 40 sorudan 35’i yapan iddialı öğrenci sayısı neredeyse yarı yarıya azaldı. Geçen yıl 35 üzeri net yapan 142 bindi, bu yıl bu sayı 77 bine indi. Belli ki alt sıralarda da büyük kaymalar oldu. Aynı durum sosyal bilimler için de söz konusu. Fen ve Matematik’te ise o kadar büyük değişim söz konusu değil.
Bunun anlamı, Türkçe ve Sosyal bağlantılı puanlar artacak, Fen ve Matematik bağlantılı puanlar ise geçen yıla göre çok büyük değişim sergilemeyecek...
Tebrik edilesi iller
Aydın, Denizli, Yalova, Antalya, Kilis, Burdur gibi bazı iller, hemen her yıl üniversite giriş sınavlarında ilk 10’a giriyorlar. Trabzon, Gaziantep, İstanbul gibi favori kentler ise tahmin edilenin çok çok altındalar. Hatta en son sıralarda olanlar bile var.
Bu illerin yöneticilerine bunun gerekçelerini sormak gerekir. Vali ve kaymakamların başarıları değerlendirirken, eğitimdeki performansları da dikkate alınmalıdır. Alınmalı ki, onlar da bu konulara daha ciddi bir şekilde eğilsinler.
Kentlerin kendilerine güveni geldiğinde, gerisi geliyor. Yalova ve Kilis örneğinde bunu fazla fazlasıyla görüyoruz. En zor koşullarda bile hep başarılı oldular...
Özetin özeti: Eğitimde kalite arayışı, yasalarla ve kavgalarla olmuyor. Bu tablonun sorumlusu kimse ortaya çıksınlar ve hesap versinler. Yoksa, bugünleri de ararız...
Yorum Gönder