‘Sinan Günü’nün çağrıları - Oktay Ekinci
Mimar Sinan’ı anma gününde Edirne’deki Selimiye Camisi insan zinciriyle kucaklandı
Ölümünün 424. yılı nedeniyle 9 Nisan’da anılan Mimar Sinan için en anlamlı etkinliklerden biri Edirne’de düzenlendi. Selimiye Camisi’ni insan zinciriyle kucaklayan Edirneliler, günümüzün imar sorumlularını ve herkesi, “Koca Usta’yla yüzleşmeye” çağırdı.
Aynı gün Sinan’ın İstanbul’daki Süleymaniye Camisi yanında bulunan türbesinde Mimarlar Odası’nın Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’yle düzenlediği geleneksel anma buluşması da benzer içerikteydi. Mimarlar dediler ki: “Kültür yoksunu rant yapılaşmalarının sorumlularını, Sinan’a sözde değil özde saygıya davet ediyoruz.”
Sinan’ın doğduğu ve gençliğini yaşadığı Kayseri’nin Ağırnas kasabasındaki törenlerde ise Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki diyordu ki: “Sinan, onlarca medeniyetin izlerinden esinlenmiştir. Ama biz onun izlerini yeterince yansıtamıyoruz.”
Edirne’nin seslenişi
Edirne Kent Konseyi Yürütme Kurulu adına Başkan Özer Demir imzasıyla yayımlanan “Çağrımızdır” başlıklı bildiri özetle şöyleydi:
“Traklara, Romalılara, Bizanslılara kucak açan Edirne, Osmanlı İmparatorluğu’na da başkentlik yapmıştır.
Mimar Sinan’ın ustalık eseri ve insan aklının şaheseri Selimiye Camisi 2011’de UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesi’ne kabul edildi. Ülkemiz ve Edirne için büyük önem taşıyan bu gelişmeden sonra Edirne’ye dair sözü olanları Sinan’ın eserine davet ediyoruz.
Edirne’yi sevenler, sorumluluk duyanlar, bu coğrafyanın bütün değerlerini gelecek kuşaklara aktarmayı kendine görev bilenler; kısaca sözü olanları, her yıl aynı tarihte Mimar Sinan’ın eserinin önünde yüzleşmeye çağırıyoruz.
Kent Konseyi olarak, Selimiye’yi ‘insanlıkla çevirip’ ustanın şaheserine, dolayısıyla kente sahip çıktığımızı tüm dünyaya duyurmak istiyoruz. Çağrımız; demokrasiye inanan tüm seçilmiş ve atanmışlaradır; çağrımız, tüm kentlileredir; çağrımız, insanlığa dairdir...”
Mimarların bildirisi
Mimarlar Odası’nın “Sinan’a Saygı” bildirisinde de Büyük Usta’nın mimarlığı özetle şöyle tanımlanıyor: “Duru, yalın, dolgun kitleler üzerinde dengelenen ana kubbe ve kubbecikler dizgesini kuran, mühendislik yeteneği ile mimarlık zarafetini bütünleştiren büyük ustanın eserleri, bulunduğu kentlere siluet, estetik, sanat ve kimlik değerleri katmıştır.”
Sinan’ın “içi boş, hamasi nutuklarla, mimarlık ve şehircilik açısından ‘çılgın’ kararların alındığı bir ortamda anılması”nın ise “tarih boyunca bu topraklarda yaratılan birikim ve değerlerle bağdaşmadığı” vurgulanan bildiride şunlar da söyleniyor:
“Tarihi yapıtların ‘kötü kopyalar’ının ve demode ‘postmodern’ uygulamaların kamu tarafından kentlere ‘mimarlık’ olarak pazarlandığı koşullarda, şehirlerimiz ‘betonarme çöplüğü’ne dönüştürülmektedir.
Cumhuriyet dönemi yapıtlarına karşı başlatılan yıkımlar ve Cumhuriyetin simgesi yapı ve meydanların hedef alınması da ‘uygarlık karşıtı’ bu davranışların ‘ideolojik’ niteliğini ortaya koymaktadır.
‘Kent suçları’na karşı yürütülen hukuki süreçler ve çabalar zayıflatılmak istenmektedir. Koruma kurulları, bilirkişilik düzeni, üniversiteler ve yargı, iktidara bağımlı hale getirilerek, kurumsal güvenceler ‘bertaraf’ edilmekte; meslek odalarına yönelik ‘işlevsizleştirme’ operasyonları sürdürülmektedir.
Tarihi kent merkezlerindeki kültürel zenginliğin yok edilmesine neden olan sözde ‘yenileme’ çalışmalarıyla birlikte, TOKİ ve Başbakanlık’ı ülkenin ‘tek imar otoritesi’ haline getiren ‘Dönüşüm Yasası’yla da bütün tarihi ve doğal varlıklar ile kentlerimizin sağlıklı geleceğinin ‘idam fermanı’ verilmiştir.
Bu çerçevede ülke yöneticilerini, yerel yönetimleri, yatırımcıları ve ilgili tüm kesimleri kentlerimize, Koca Sinan’a ve yarattığı eşsiz değerlere bir kez daha sahip çıkmaya çağırıyoruz.”
Ağırnas törenleri
Ağırnas’taki geleneksel “9 Nisan-Sinan’ı Anma Törenleri”ne ise Kayseri Valisi Mevlüt Bilici, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, ÇEKÜL Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen, Ağırnas Belediye Başkanı İsmail Mete, kaymakamlar, konuk belediye başkanları, müdürler, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı.
Konuşmasında “Sinan’ın camilerini anlamak yerine gecekondu camiler yapıyoruz. Ona layık olmamız lazım” diyen Özhaseki’nin yanı sıra Metin Sözen de geçen yıl Ağırnas’ın Cumhurbaşkanlığı himayesine alındığını anımsatarak şunu belirtti: “Sinan’ın doğduğu yerin bir bilim, kültür ve sanat merkezi olmasını amaçlıyoruz.”
Bakalım Sinan Günü’nde Edirne’den Kayseri’ye uzanan bütün bu çağrılar, uygarlıklar ülkesi Türkiye’deki “kimliksiz imar politikaları”nın artık terk edilmesine etki edebilecek mi?
Yorum Gönder