Cumhuriyet yazarı Öztin Akgüç, ün 4 Mart 2012 yazısı :
Çizgiyi Korumak
Her kişinin, kurumun, kuruluşun daha özele indirgeyelim her siyasal partinin, gazetenin, yayın organının bir çizgisi, bir kimliği olmalı, o çizgi ve kimliği ile ünlenmelidir. Değişim sürecinin yaşandığı bir dönemde çizgiyi korumak, sürdürmek pek akıllıca gelmeyebilir. Esnekleşelim, hatta çizgiyi saptıralım, zikzaklar da çizelim önerileri de yapılabilir.
Çizgiyi, kimliği korumak yalnız etik açıdan değil, uzun sürede ayakta kalmak, varlığı korumak, saygınlık kazanmak açısından da akıllıca bir tutumdur. Kaypak, kısa vadeli çıkar hesaplarının ağır bastığı, etik kuralların bir yana itildiği bir ortamda, çizgiyi korumanın kuşkusuz bir maliyeti vardır. Bu maliyet, kişiyseniz en azından dışlanma, siyasal parti iseniz iktidara gelememe, oy arttıramama, yayın organı iseniz tiraj kazanamama, hatta tiraj yitirme, ekonomik bir kuruluş iseniz rekabette geri sıralara düşme olabilir. Bu maliyetlere katlanmamak için esnekleşmenin, çizgiyi yitirmenin, ödün vermenin belli çevrelere yanaşmaya çalışmanın, uzun vadede maliyeti çok daha ağır olur. Güveni, saygınlığı, kimliği ve sonuçta varlığı yitirme riski oluşur. Günümüzde varlığını korumuş, ayakta kalmış siyasal partilere, yayın organlarına, bilim adamlarına, yazarlara, hukukçulara, iktisatçılara bakıldığında hepsinin çizgilerini korumuş oldukları görülür. Benzetme yerinde ise kısa sürede parlayan, kayan, kaybolan bir yıldız olmak yerine, daha az gözlenen, daha az parlak, ama yeri belli durağan bir yıldız olmak daha iyidir.
***
Çizgiyi değiştirme konusunda dışarıdan gelen ayartılara (iğvaya), telkinlere karşı dikkatli olmak gerekir. Kimileri iyi niyetle, kendi yaptıklarını doğru ve yerinde bularak, belki de kendine benzetmek için önerilerde bulunur. Bir bölümü, sizden yanaymış gibi görünerek, gerçekte ayağınızı kaydırmak niyetiyle öneriler, telkinler yapar. Telkin, ayartı, iğva hangi sözcüğü kullanırsanız kullanın yanlı, dolaylı ve dolaysız şekilde sürekli yapılmaktadır. TV programları, belli yanıltıcı etiketler iliştirilmiş araştırmacılar, kazip şöhretler, sözde bilim adamları, ödül törenleri, reklamlar, algılandırma yönetiminin araçları olarak kullanılmakta, yanıltıcı izlenimler yaratılmakta veya yaratılmaya çalışılmaktadır. Bazı çevreler tarafından ileride sesyayar olarak kullanılmak üzere şöhret yaratılmaktadır. Bu kazip ünlü bir yazar, bir sanatçı, bir bilim adamı ya da işadamı da olabilmektedir. Böyle yanıltıcı, kazip bir şöhret yaratıldıktan sonra, onun geniş kitleler üzerindeki etkisinden yararlanılmaktadır. Etik olmayan reklamlarla çeşitli destek, ödül ve benzeri yollarla şöhret yaratıp onun ününden geniş kitlelere iletiler vermek için yararlanma bir algılandırma yöntemi olarak kullanılmaktadır. Verilen ödüllere, ödül törenleri de dahil çeşitli araçlarla yapılan tanıtımlara, gelen önerilere kuşku ile bakmak gerekir. İnsanların önemli bir bölümü olduğundan farklı görünür, ikiyüzlü davranıp gerçek düşüncelerini saklayıp yalnız dini alanlarda değil hemen her konuda takıyye yapılmaktadır. Bu nedenle özellikle yüze gülmede aşırılığa kaçanlardan, yalakalardan korunmak gerekir. Aşırılığa kaçmamak kaydıyla yaşamda kuşkucu, şüpheci olmak gerekir.
Kuşkusuz çağımızda iletişim kurularak tanıtım yapılacaktır. Ancak iletişim, ulaşılmak istenen hedef kitleye yönelik olarak bilgilendirme amacıyla yapılmaktadır.
Çizgiyi korumak, sürdürmek özveri, dürüstlük gerektiriyorsa, bu özveri ve dürüstlük gösterilmelidir. Büyük hayaller ya da çıkar beklentileriyle çizgiyi saptırmak büyük yıkımlara neden olabilir. Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olma; aşırı aç gözlü olma, her şeyi yitirirsin gibi uyarılar boşuna yapılmamıştır. Uzun deneyimler, gözlemler sonucu bu sonuçlara varılmıştır.
Yaşam boyu bir çizginiz oluşmuşsa, o çizgiyi korumak, varlığı sürdürmek açısından akılcı bir tutumdur.
Yorum Gönder