Güney Kore’de ABD Başkanı Barrack Obama ile görüştükten sonra Tahran’a giden Başbakan Tayyip Erdoğan’ın iki günlük ziyaretinden bölge yararına tek bir sonuç çıkmadı!
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, rahatsızlığı nedeniyle Erdoğan’la görüşmedi ve muhatabını bir gün boyunca Tahran’da bekletti! Ancak Erdoğan’ı sağlık gerekçesiyle bekleten Ahmedinejad, Türkmenistan Petrol Bakan Yardımcısı Hoca Muhammedov’la görüştü! Ahmedinejad’ın açıklanan sağlık sorunu ise ilginçtir, yüksek tansiyondu!
Erdoğan, İran’ın dini lideri Ali Hamaney’le görüşebilmek için ise bin km uzaktaki bir başka şehre gitmek durumunda kaldı!
Erdoğan’ı çevreleyen İranlı koruma görüntüleri, dahası İranlı korumaların Türk korumalarla birlikte Başbakan’ın aracına binmesi, diplomaside çok şey ifade ediyor !
Ancak daha önemlisi, ikili görüşmeler sonrasında ortak basın toplantısı yapılmamasıydı. Bu durum, ele alınan konularda bir mutabakat sağlanamadığını gösteriyordu.
AKP, TAHRAN’IN MUAMELESİNİ HAKLI ÇIKARTIYOR!
İran’ın çeşitli kademelerden yöneticileri, AKP’yi alenen “NATO’nun Ortadoğu’daki maşası” olarak suçlamaktadır. Bu gerçeğe rağmen, yine de İran’ın Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanı’na yaptığı muamele kabul edilemez!
Ancak Erdoğan’ın İran’da bulunduğu sırada ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone’nin Ankara – Tahran ilişkilerine dair söyledikleri, maalesef Tahran’ı haklı çıkarıyor!
Uzun zamandır suskun olan ABD Büyükelçisi Ricciardone, tam da Erdoğan İran’dayken iki ülke ilişkilerini torpillemeye kalktı: “Bazı ülkeler, İran’dan petrol ithalatlarını önemli ölçüde azalttı. Türkiye de dâhil diğer ülkelerin de benzer bir adım atmasını bekliyoruz. Türkiye’nin bu konuda bir karara varmasını bekliyoruz.” (Ve maalesef Erdoğan Türkiye’ye döndükten hemen sonra, İran’dan petrol alımında yüzde 20 azaltma yapılacağı açıklandı!)
Ricciardone, Washington’un doğrudan AKP’ye ayarı anlamına gelen çıkışını, Suriye konusunda da sürdürdü. Ricciardone, ABD’nin Suriye konusunda model ortağı Türkiye ile birlikte çalıştığını açıkladı.
HAMANEY’DEN ERDOĞAN’A İSRAİL GÖNDERMESİ
Ricciardone bunları söylerken, İran’ın dini lideri Ali Hamaney de Erdoğan’a Suriye konusundaki tutumlarını değiştirmeyeceklerini anlatıyordu. Hamaney, Erdoğan’a bir kez daha “İsrail’e karşı verdiği mücadeleden dolayı Şam’ı savunmaya” devam edeceklerini söyledi.
Hamaney, böylece Erdoğan’a İsrail’in dolaylı müttefiki olduğunu da anımsatmış oluyordu!
İran’ın dini lideri, ülkesinin ABD tarafından Suriye ile ilgili verilecek her hangi bir plana karşı olduğunu da, özellikle vurguluyordu.
NÜKLEER MÜZAKERENİN YERİ NERESİ?
Ankara ile Tahran’ın en önemli gündem konusu, İran’ın P5+1 ülkeleriyle nükleer müzakereleri nerede yapacağıydı. Ancak bu konuda bile bir mutabakat sağlanamadı. Daha önce gündeme getirilen İstanbul seçeneğine olumlu bakmayan ABD’nin, İran’ın gündeme aldığı Bağdat seçeneğine ise açıkça karşı çıktığı belirtiliyor.
İşte bu nedenle İran’la müzakerelerin yeri, Erdoğan’ın iki günlük temaslarına rağmen netleştirilemedi!
Erdoğan’ın başarısız temaslarından çıkan en ilginç ve ironi yüklü sonuç ise İran Cumhurbaşkanlığı’nın resmi açıklamasında şöyle ifade ediliyordu: “Türkiye hükümeti ve halkı, İran’ın nükleer konumunu her zaman desteklemiştir ve gelecekte de aynı politikayı sıkı bir şekilde izleyecektir.”
NOT: Bugün ve yarın 14.00 – 18.00 saatleri arasında, Ankara Kitap Fuarı’nda okurlarla buluşuyoruz ve kitaplarımızı imzalıyoruz…
Yorum Gönder