Değişen ‘Şartlar’ - Cüneyt Arcayürek

Meclis Başkanı Cemil Çiçek, parlamento binasında düzenlediği 23 Nisan resepsiyonu üzerine sorulan soruları yanıtlarken, “Kurtuluş Savaşı’nın
ruhuna uygun bir resepsiyon olduğunu” söyledi.
Çiçek’in değerlendirmeyi hangi anlamda söylediği değişik biçimlerde yorumlanabilir.
Örneğin, ya Meclis Başkanı’nın nihayet başı açıklarla türbanlıların Meclis çatısı altında bir araya gelmesini sağlamanın kıvancıyla…
…ya da eşli eşsiz çağrılar kuralını yıkarak; örneğin Başbakan’ın, AKP vekillerinin türbanlı eşleriyle ve de daha önceki yıllarda askerin, türban eşli davetlere katılmayı reddetmelerine son Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’in askerin itibar etmediğini kanıtladığı için böyle bir yorum yapmış olabilir.
Türkiye’dir burası. Olmaz olmaz demeyin.
***
Çiçek, Kurtuluş Savaşı ruhuna uygun olması için, 1. Millet Meclisi’nde sarıklı milletvekillerinin bulunduğunu da örnek göstererek; ya bismillah deyip, türban takan kadın vekillerin genel kurula girmeleri yasağını kaldıracakları işaretini de vermiş olabilir.
“Şartlar değişti” diye eşini koluna takıp, ilk kez Meclis’teki resepsiyona gelen RTE, tabii 1920’lerin koşullarına bakmadan, 2002’den bu yana topluma sindirdiği (türban, kara çarşaf gibi) kılık kıyafet serbestisinin TBMM’de de uygulanmasını neden desteklemesin?
Cumhurbaşkanı yetkisini türbanı savunanları rektör, Anayasa Mahkemesi’ne üye seçerken kullanan Çankaya’daki AKP’li, “Her şeyin bir vakti var” diyor.
Eşli eşsiz çağrıyı “Bugün türbanlıların resepsiyonda olmasının vakti geldi” anlamında yorumlayan Çankaya’daki AKP’li, genel kurulda türbanlı vekillerin olmasına neden karşı çıksın?
Meclis genel kurulundan ve vatandaşlıktan çıkarılan türbanlı Merve Kavakçı’ya AKP; alamadığı maaşlarıyla emekli vekillere sağlanan çeşitli olanaklar dışında, kırılan onurunu iade etme gerekçesiyle bir yasa önerisi de parlamentoya sunabilir.
Türkiye’dir burası. Olmaz olmaz demeyin.
***
Bülent Arınç’ın Meclis başkanlığı sırasında askerler, türbanlı vekilleri çağırdığı ve türbanı gericiliğin siyasal simgesi saydıkları için 23 Nisan resepsiyonlarına katılmadı.
Çağrıyı Ulusal Savaş’ı izleyen devrimlerin ruhuna aykırı bulmuş olabilirlerdi.
“Şartlar değişti” diyor RTE.
Devrimleri tersine çevirmeye çalışan RTE’ye ve temsil ettiği zihniyete göre, yakın günlere kadar (örneğin laiklik konusunda) sözlü uyarılarda bulunan asker için de “şartlar değişmiş” olmalı.
Genelkurmay Başkanı Org. Necdet Özel; 23 Nisan resepsiyonunda bulunarak RTE’nin değiştiğini ima ettiği “şartlara” uygun adım katıldığını kanıtladı.
Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş Paşa’nın, “Başbakan Tansu Çiller tak diye emrediyor, şak diye yapıyorum” sözü, o zamandan bu zamana dillere destan.
Onca yıl sonra bu söz söylem acaba neden aklıma takıldı?
Genelkurmay Başkanı önceki Genelkurmay Başkanlarında izlemediğimiz bir davranış sergiliyor gazetecilerle resepsiyonda konuşurken.
Sorulara kısa, ama tersleyici tavırla yanıtlar verdikten sonra; “Merak ediyorum yarın ne yazacaksınız?” diye soruyor.
“Söylediklerinizi” yanıtını alınca, “Söylediklerimi yazmıyorsunuz... Söylemediklerimi yazıyorsunuz” diyor.
***
Orgeneralin gazetecilere söyledikleriyle, zoraki konuşuyor izlenimi veren davranışı; bana, RTE’nin medyaya saldırılarındaki bir söylemi ve yandaş, yalaka olmayan medyaya karşı olumsuz, saldırgan tutumunu anımsattı.
RTE de, partisi de, bakanları da; gazeteciye ve gazetelere haksız ve dayanaksız saldırılarını örtbas etmek için hâlâ…
…medyaya “Söylediklerimizi yazmıyor, söylemediklerimizi yazıyor” diye saldırıyorlar da…

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget