Geçmişimizle sadece yüzleşmiyoruz…
Geçmişimizle hesaplaşıyoruz da!
Hem de mahkemelerde…
Üstelik insanları tutuklayıp hapse atarak!
***
Aslında insanların ve toplumların özeleştiri yapmaları, geçmişleriyle yüzleşmeleri ve hatta hesaplaşmaları esas olarak iyi bir şeydir…
Birey ya da toplum olarak bugünkü durumumuzu değerlendirmemize…
Kendimizi geliştirmemize…
Gelecekte daha mutlu, daha demokratik, daha müreffeh, daha sağlıklı bir yaşam için düzenlemeler yapmamıza hizmet eder.
Böyle bir çaba hiç kuşkusuz, mevcut durumumuzu belli ilkeler çerçevesinde değerlendirmemizle olanaklı olur.
Bütün bireylerin ve toplumların geçmişle hesaplaşırken kendisine sorması gereken sorular şunlardır:
Kimim?
Neyim?
Nerdeyim?
Ne yapıyorum?
Nerden geldim?
Nereye gidiyorum?
Ama bu sorular yetmez…
Çünkü bunlar sadece geçmişi ve mevcut durumu saptayan sorulardır.
Asıl değerlendirme ilkeler açısından, geleceğe dönük hedefleri belirlemek için yapılır…
Ve daha önemli soruları sormak gerekir:
Kim olmak istiyorum?
Ne olmak istiyorum?
Nerede olmak istiyorum?
Nereye gitmek istiyorum?
Ne yapacağım?
***
Demek ki her yüzleşmenin, her hesaplaşmanın işe yaraması için en azından dört öğesi olmalıdır:
1) Genel ilkeler.
2) Gelecek için hedefler.
3) Bunlara göre mevcut durum değerlendirilmesi.
3) İlkeler, hedefler ve mevcut durum açısından geçmişle yüzleşme ve hesaplaşma.
***
Geçmişle yüzleşmeden, hesaplaşmadan önce, genel ilkelerimiz ve gelecek hedeflerimiz açısından aynaya bakacağız ve tekrar soracağız:
Kimim?
Neyim?
Nerdeyim?
Ne yapıyorum?
Nerden geldim?
Nereye gidiyorum?
Bu soruların yanıtları dürüstçe verilmeden ne geçmişle yüzleşilir ve hesaplaşılır ne de geleceğe ilişkin yön çizilir!
***
Demokrasiyle hesaplaşırken demokrasiyi rafa kaldırmayacağız…
Medyayla hesaplaşırken medyaya baskı yapmayacağız…
Hukukla hesaplaşırken hukuku ihlal etmeyeceğiz…
Adaletle hesaplaşırken adaletsiz davranmayacağız…
Darbelerle ve darbecilerle hesaplaşırken, darbe dönemlerinde darbecilerin uyguladıkları yöntemleri kullanmayacağız…
Zalimlerle hesaplaşırken, zulüm yapmayacağız…
Yoksa baktığımız aynadaki görüntü, hesap-laştıklarımızın yansımasına dönüşür…
Ve bir gün tarih bizden de hesap sorar!
Yorum Gönder