İran-Mısır Ekseni - Mehmet Ali Güller

Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin Bağlantısızlar Zirvesi nedeniyle 30 yıl aradan sonra İran’a giden ilk Mısır cumhurbaşkanı olması ve iki ülkenin 30 yıl sonra yeniden diplomatik ilişki kurması, Türk basınında gerekli ilgiyi görmedi. Hatta Mursi konuşurken Suriye heyeti salonu terk etmemiş olsa, haber bile olmayacaktı!
Mursi’nin Suriye heyetinin hoşuna gitmeyen konuşması, Ankara’nın aksine, Kahire ve Tahran’da farklı yorumlanıyor. Tahran, Mursi’nin iç politika gereği konuştuğunu, zira Mısır’da Tahran-Kahire yakınlaşmasına tepki gösteren kesimlerin bulunduğuna dikkat çekiyor.
Mursi’nin siyasi işlerden sorumlu yardımcısı Pakinam eş-Şarkavi’nin açıklaması Tahran’ı doğrular nitelikte. Eş-Şarkavi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Mursi’nin Suriye konusunda attığı adımların İran gibi önemli bir ülkeyle ilişkilerde yeni bir sayfa açılmasını sağlayacağını” belirtti. Eş-Şarkavi, Mursi’nin İran’a yaptığı ziyaret ve Suriye konusundaki girişiminin, “İran tarafında da karşılık bulacağını umduğunu” ifade etti.
Kuşkusuz Suriye konusunda bir İran-Mısır ekseni oluşması ABD’nin hoşuna gitmemektedir.  Dahası Camp David ile bölgede İsrail’in güvenliğini ve ABD’nin çıkarlarını sağlayan Mısır devletinin, 30 yıl aradan sonra İran’la diplomatik ilişki kurması bile başlı başına olaydır ve bölgenin çıkarınadır.
SUK ZAYIFLIYOR, UKK GÜÇLENİYOR
İran ile Mısır’ın Suriye konusunda bir işbirliği oluşturmasının ilk somut meyvesi İstanbul-Hatay merkezli Suriye Ulusal Konseyi’ne karşılık, Kahire merkezli Ulusal Koordinasyon Kurulu’dur.
Suriye Ulusal Konseyi SUK zayıflarken, Ulusal Koordinasyon Kurulu UKK güçlenmektedir. Bu duruma bir panzehir olarak Paris’in ortaya attığı “geçici hükümet kurun, biz tanırız” önerisi, SUK’u daha da büyük bir sorunla karşı karşıya getirdi. SUK, Ankara’da geçici hükümet niyetine kurulan 95 kişilik Suriye Ulusal Geçiş Konseyi’ni tanımadığını açıkladı! Dahası bu yapıyı “Özgür Suriye Ordusu’nun bir girişimi ve rejimi yıkma amacını saptıran bir oyun” olarak değerlendirdi.
UKK adına konuşan Monzer Haddam da, Ankara’da kurulan bu yapıyı “boş hayal” olarak niteledi.
İRAN-MISIR İŞBİRLİĞİ, TÜRKİYE İÇİN ŞANS
UKK Başkanı Hasan Abdülazim’in Çin’in resmi haber ajansı Xinhua’ya yaptığı açıklamalar, İran-Mısır eksenli yeni çözüm modeline işaret ediyor. Abdulazim, “İran ve Mısır’ın önerilerinin birleştirilmesi, Suriye krizinin çıkış yolu olacaktır” diyor.
İran’ın önerdiği çözüm modeli şöyle: Suriye hükümeti ve muhalif güçler ile müzakere yapmak için uygun atmosferin yaratılması, ateşkes yapılması ve irtibat grubunun oluşturulması.
Mursi tarafından açıklanan Mısır’ın önerisi ise şu: Suriye krizinin siyasi yoldan aşılması için Mısır, Suudi Arabistan, İran ve Türkiye’den oluşan dörtlü irtibat grubunun oluşturulması.
Türkiye’nin de içinde yer alması istenen bu bölgesel çözüm modeli, her şeyden önemlisi ABD baskısı altındaki Ankara’yı rahatlatacaktır!
ORTADOĞU DENGESİ DEĞİŞİYOR
Suriye merkezli Ortadoğu satrancında inisiyatif bölgeye geçmiş durumda… Asya cephesi büyürken, Atlantik cephesindeki kimi kuvvetler sahneden çekilmeye hazırlanıyor!
Bu tabloya Mısır’ın dâhil olması, ABD için büyük yenildi. Bu nedenle Çin, İran-Mısır ilişkisinin Ortadoğu’da dengeleri değiştireceğini savunuyor. Çin’in resmi haber ajansı Xinhua’da çıkan bir yorum-analizde, bu ilişkinin ABD’ye darbe indireceği savunuluyor: “Yıllardır birbirini düşmanca karşılayan Mısır ve İran’ın barışması, hem bölgesel istikrara hem İslam dünyasının dayanışmasına yararlı olacak. Bir de, ABD’nin Ortadoğu’daki uzun vadeli önemli ortağı olan Mısır’ın, İsrail’le de resmi diplomatik ilişkileri bulunuyor. Bu nedenle Mısır ile İran arasındaki ilişkilerin iyileşmesi, Ortadoğu’daki diplomatik yapıya büyük etki getirmenin yanı sıra, ABD’nin büyük Ortadoğu stratejisi ile ABD ve İsrail’in İran’ı tecrit etme çabalarına da doğrudan darbe indirecek.

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget