44 yıl önce, 68 kuşağının gençlik
önderlerinden Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan idam edilişlerinin 44.
Yılında Karşıkaya’daki mezarları başında, CHP Milletvekili Necati Yılmaz, Şafak
Pavey ve Uğur Bayraktutan, TGB, 68 liler
Birliği Vakfı, Türkiye Kurtuluş Partisi ve öteki devrimci kişi ve örgütlerce
anıldılar.
Yaşamlarının baharında yok edilen üç
devrimci genç, 6 Mayıs 1972 de idam ediliş yıldönümünde Türkiye’nin pek çok
ilinde ve Karşıyaka’daki mezarları başında anılırken hüzünlü anlar yaşandı.
Anmak için bir araya gelen yüzlerce kişi
ellerinde bayraklarla “Atatürk’ten Deniz’e tam bağımsız Türkiye”,
“Türkiye laiktir laik kalacak”, “bağımsız Türkiye” , “Kahrolsun Amerika
Emperyalizmi”, “Atatürk Gençliği Görev Başında” “İnan, Deniz aslan
gibiyiz” “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz”,
gibi sloganları atılırken çeşitli pankartlarla duygu ve tepkilerini
dile getirdiler, konuşmalar yapıldı.
TGB üyeleri, ev hanımları, subay
emeklileri, onları seven vatandaşlar tuttukları otobüslerle Karşıyaka’daki üç
devrinin mezarı başına geldiler. Anılan yer dar, gruplar kalabalık olduğu için
anmaya gelen gruplar biri birini bekleyerek beklemek zorunda kaldı. Üç devrimcinin mezarları karanfil çiçekleri
ile tepe oluştu, çiçek bırakanlardan bazıları dua ederken, bazıları gözyaşları
döküyor, bazıları “Devlet APO2 yu, nice katilleri, vatan hainlerini, cinsi
sapıkları affederken üç vatanseveri iadem etmesi yüreklerimizi yakıyor” diye mırıldanıyorlardı.
Mezarların
başında bu hüzünlü havada Özgür Bursalı adlı öğrenci şunları konuşuyordu:
“
Bu gün burada yas tutmak, karalar bağlamak, gözyaşı dökmek için toplanmadık. Bu
gün 44 yıl önce sonsuzluğa uğradığımız Deniz’in, Yusuf’un, Hüseyin’in iradesini
kararlılığını göstermek için toplandık, geleceğe dair umutları olanların,
karamsarlığa dair plan olmaz, geleceğe dair umutluyuz, Deniz’ler gibi umutluyuz
ve kararlıyız. Bu yüzden toplandık bu gün burada. Deniz’ler bu toprakların
devrimcisiydiler. Ayakları vatan toprağına basan Atatürk devrinin
devrimcisiydiler. Deniz’lerin başlattığı Mustafa Kemal yürüyüşü 44 yıldır
sürmekte ve size söz veriyoruz, bu yürüyüş Mustafa Kemal yürüyüşü, vatan
mücadelesi başarıya ulaşıncaya dek yürümeye devam edeceğiz. Bu gün Deniz’i
görmek isteyenler 44 yıl gerisine bakmasınlar. Deniz bu gün yaşamaktadır.
Bölücü
teröre karşı Mehmetçiğimizin, polisimizin milletimizin verdiği mücadeleye
baksınlar Deniz’i orada görecekler. Türkiye’nin dört bir yanında ayağa kalkan
Türkiye Liseliler Birliğine, TGB ne baksınlar o üniversitelilerin gözlerinde
Deniz’leri görecekler”. (Yukarıdaki
sloganlar atılıyordu). Deniz’ler bu gün
vatan mücadelesinin en önünde, burada bu günün Deniz’leri ve Bu günün Mustafa
Kemalleri olarak soruyoruz, Türkiye’nin birliğine güç birliğine, laikliğine,
vatanseverlere zarar verecek miyiz? Türkiye’yi “yeni anayasa” girişimleriyle yok etmeye kalkanlara izin verecek miyiz?
Türkiye’yi şeyhler, dervişler, İsmail Kahraman’ları’ ülkesi yapmaya geçit
verecek miyiz? (Topluca “hayır” sesleri). Vermeyeceğiz, Deniz’ler gibi
kararlıyız ve mücadelemizi ve tekrar söz veriyoruz. Tekrar söz veriyoruz
Deniz’e, Yusuf’a, Hüseyin’e Hasan Yalçın’lara söz veriyoruz, mücadelemiz
başarıya ulaşıncaya dek devam edecektir”.
Türkiye
Liseliler Birliği Ankara İl Başkanı Yusuf Emre Doğan adlı öğrenci şunları
söyledi:
“-Bu
gün 44 yıl önce tam bağımsız Türkiye için, bu vatanın geleceği için canlarını
çekinmeden feda eden Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’a yeniden söz
vermek için toplandık. Yalnız toplanmadık, Türkiye’nin aydınlık geleceğini
kurma iradesini paylaşacağız. Deniz’ler ateşten günlerle mücadele ettiler. Bu
gün yine ateşten günler yaşıyoruz. Bölücülük pervasızca ağabeyimiz, kardeşimiz,
Mehmetçiklerimize, polislerimize ve yurttaşlarımıza saldırıyor. Emperyalizm
yurdumuzu bombalarla dizayn etmeye çalışıyor. Ülkemiz her geçen gün şeyhler,
dervişler, sapıklar ve tecavüzcüler ülkesi haline getirilmek isteniyor. 13
yaşındaki Belin’lermiz sınavlarda kötü puan aldığı için, canlarına kıydığı bir
iklim yarattılar.
Eğitim
sisteminin gericileştiği, arkadaşlığı milletimizle paylamayı yok ettiği, sade
milli bir eğitim sistemi yaratmaya çalışıyorlar. Bunlar yetmezmiş gibi şimdi de
Atatürk’ü tarih dersi kitaplarından kaldırmak için kolları sıvadılar. İşte tam
da bu günleri yaşadığımız şu günlerde aynı kararlılıkla bölücülere, gericilere
karşı Deniz olmaktır, Yusuf olmaktır, Hüseyin olmaktır. Atatürk’ü daha fazla tanımaktır. Türk
milletinin alınmadığı o ders kitabında taslaklarını çiğnemektir. Bu gün
Deniz’lerin bayrağını taşıyan bizler, onlarla aynı Türkiye’nin özlemini
taşıyoruz. Deniz’le dün nasıl Mustafa Kemal yürüyüşünü gerçekleştirdilerse, bu
gün biz de “Mustafa Kemal askerleriyiz”
diye haykırıyoruz. Deniz’ler nasıl 6. Filoyu denize döktülerse bu gün biz de
gördüğümüz yerde bölücü terörün en büyük destekçisi olan ABD nin askerlerinin
başına çuval geçiriyoruz.
(“Kahrolsun Amerika işbirlikçi
PKK” sloganları atılıyor) 44 yıldır bu karalılık içindeler. Çünkü bu kararlılık Türk Milleti’nin
kararlılığıdır; Türkiye’yi yeniden aydınlığa kavuşturma kararlılığıdır;
Cumhuriyet evriminin kararlılığıdır. Deniz, Yusuf, Hüseyin hepsi birer yürek
ateşçisidirler. Bu işten çıkan kıvılcımlar bile o ateşi yakar. Ölüme giderken
dahi umudunu kaybetmemişlerin kararlılığıdır. Bu gün de ümitsizliğe yer yoktur.
TLB, TGB varsa umut da var.
Bu
gün Deniz’lere yapılacak en büyük haksızlık karamsarlık ve umutsuzluktur. Yas
tutmuyoruz. Deniz ölüme giderken dahi umudunu kaybetmemiştir. Tekrarsöylüyoruz,
bu gün de karamsarlığa yer yok. TLB, TGB varsa umut da vardır. Türk milleti
henüz son sözünü söylemedi, bütün tersaneler zapt edilmedi, bu günü vatan
mücadelesini zafere ulaştırmak, Türkiye’yi yeniden aydınlatmak için bizler de
Atatürk gibi söylüyoruz, Gençliğin bize verdiği vazifeyi uygulamak için
varlığımız ve geleceğimiz için 19 Mayıs destanınız olacağız.
Şişli’den
Kurtuluş Savaşı’nı planladığı evden Dolmahçe’ye denize varacağız, Deniz, Yusuf,
Hüseyin o gün bizlerle yürüyecek. Birinci vazife yürüyüşümüzde kıymetlerimizi
onlarla taşıyacağız. Büyüklerimize söz veriyoruz, uğurunda can verdiğiniz vatan
mücadelesini zafere ulaştıracağız. Tam bağımsız Türkiye’yi yeniden ayağa
kaldıracağız”.
TGB ile TLB nin ortaklaşa düzenledikleri
anma günü, konuşmalar ve sloganlardan sonra olgun bir hava içinde sona erdi.
Cevat Kulaksızckulaksizster@gmail.com
Yorum Gönder