Abdullah Gül’ün de katıldığı Şikago’da yapılan son NATO doruğunda, Malatya Kürecik’teki radar resmen devreye sokuldu. Kürecik radarı, olası tehditleri ABD’nin Akdeniz’de konuşlanmış 6. filosuna iletecek, filodaki güdümlü füze yüklü kruvazörler de gereğini yerine getirecek.
Tam bir “ortak vizyon” anlayacağınız.
Anımsayacaksınız... 2006’da Türk ve ABD dışişleri bakanları bir araya gelmişti. Condoleezza Rice’ın, Abdullah Gül’e “Abdullah”, Abdullah Gül’ün de Rice’a “Condi” dediği çok samimi görüşmede bir belge imzalamışlardı. Adına da “stratejik ortak vizyon belgesi” demişlerdi. O belgede, Türkiye ile ABD birlikte çalışmayı öngördükleri kimi ilgi alanlarını sıralamışlardı:
“Geniş Ortadoğu’da barış ve istikrarın demokrasi yoluyla yaygınlaştırılması. İran’ın nükleer programına ilişkin diplomatik çabaların desteklenmesi. Karadeniz bölgesi, Kafkaslar, Orta Asya ve Afganistan’da istikrar, demokrasi ve refaha katkıda bulunulması. Enerji güvenliğinin, kaynak ve güzergâhların Hazar havzasından olanları da dahil olmak üzere çeşitlendirilmesi suretiyle geliştirilmesi. Transatlantik ilişkilerin güçlendirilmesi ve NATO’nun dönüşümü.”
Abdullah ve Condi’nin vizyonu, Şikago’dan geldi Kürecik’e dayandı. Radarın verilerinden anlaşıldığı kadarıyla, strateji de, vizyon da onların elinde. Bize de kalmış ortaklıkla avunmak. Avun baba, avun...
Fenerbahçe’de Değişim
Araştırmacı gazeteci İlhan Taşcı’nın “Babam Sağ Olsun” ve “Maskesiz Soygun” kitaplarından öğrendiklerimizi, yeni Fenerbahçe yönetimine uyarlarsak, durum şu:
Genç yaşında Fenerbahçe yönetimine giren Ahmet Ketenci, Sema Ketenci Erdoğan’ın ağabeyidir. Sema Ketenci Erdoğan, Ahmet Burak Erdoğan’ın eşi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın gelinidir. Ahmet Burak Erdoğan, babasının deyimiyle “gemicik” alan oğludur. Gemicik de, eski Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan’ın ve kardeşi Hüseyin Doğan’ın sahibi olduğu Gürgem Denizcilik şirketinden alınmıştır. Hasan ve Hüseyin Doğan da, Recep Tayyip Erdoğan’ın çocuklarına eğitim bursu veren hayırsever işadamı Remzi Gür’ün kayınbiraderleridir.
Yaşamını yitiren Hasan Doğan, Dubai şeyhi El Maktum ve Cihan Kamer ile Emaar’ın da ortağıydı. Atasay Kuyumculuk şirketinin sahibi de olan Cihan Kamer ile Başbakan’ın gelini Sema Ketenci Erdoğan ve ABD’de yaşayan oğlu Bilal Erdoğan Atagold şirketine ortaktılar. Ortaklık kapsamında, Atatürk Havalimanı’nda free-shop bölgesinde bir mağazaları bulunuyordu.
Özetle Fenerbahçe yönetiminden Cihan Kamer gitmiş, yerine aileden Ahmet Ketenci gelmiştir. İstanbul Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın oğlu Hüseyin Ersan Topbaş ise, AKP ailesinin takım yönetimindeki bonusudur.
Kadınlar İçin Söylenmiştir
Oğuz Tansel Halkbilim Ödülü, bu yıl “Kadınlar İçin Söylenmiştir” adlı yapıtıyla Gülsüm Cengiz’e verildi. Cengiz’e “Kadınlar için söylenmiş olanları, kadınlar duyuyor mu?” sorusunu yönelttik. Şöyle dedi:
“Kitabımda yer verdiğim şiirlere; tek tek şiir kitaplarını, dergi, seçki, yıllık vb. kaynakları tarayarak ulaştım. Dolayısıyla şiir okuru olmayan ya da hiç okur olamayan kadınların, kendileri için söylenmiş olanları duyduğu konusunda pek iyimser değilim. Ancak bu kitap, olumlu ya da olumsuz söylemle de olsa, bu alandaki birikimi ortaya koyma niteliği taşıyor. Kitaba daha çok kadınlar ilgi göstermekle birlikte; içeriğini doğru alımlayan birçok erkek okurla da karşılaştım.”
Cengiz’e “Bir yasağı özgürlük sayan ve kendini kapatan, kapattıran kadın için ne söylersiniz?” diye de sorduk. Bu davranışın edebiyattaki izinin Dede Korkut destanlarında karşımıza çıktığını söyledi:
“Kendini ikincil cins olarak görmek, Kan Turalı öyküsünde bir kadının ağzından söyletilir. Selcen Hatun, babasının askerleriyle savaşıp Kan Turalı’yı kurtarır. Ancak Kan Turalı, bir kadının kendisini kurtarmış olmasını içine sindiremez, onun övüneceğinden korkarak kızı öldürmek ister. Selcen Hatun, onu şu sözlerle yanıtlar: Bey yiğit! / Öğünürse bey öğünsün, aslandır, / Öğünmeklik avratlara suçtur, / Öğünmekle avrat er olmaz.
Başı örtülü ya da değil beyni özgürleşmemiş kadınların; kendi yaşamları, giyim kuşamları hakkında söz sahibi olabilmeleri için aklın, bilimin ve aydınlanmanın yolunda yürümeleri gerekir. Bir de sanatın... Bütün kadınlara, Osmanlı İmparatorluğu döneminde, feodal ilişkilerin ve dinin onca baskısına karşı sesini yükselten Mihri Hatun’un dizelerini okumalarını öneririm: Kadınlara aklı eksik dediklerinden / Her sözlerini özürlü saymak uygundur / Ama Mihri duacınız bundan kuşkuludur / Bu sözü der bilgisi tamlar, akıllılar. / Becerikli, yetenekli bir kadın daha iyidir / Bin beceriksiz, yeteneksiz erkekten / Bir kadın yeğlenir açık fikirliyse / Anlayışı kıt bin erkeğe...”
Terazi
Her alanda terazinin ayarı kaydı. Anadolu’da bir deyim vardır:
“Tezekten terazinin, boktan olur dirhemi...”
Aynen öyle...
Yorum Gönder