Berfo Nine ve İnsanlık Anıtı... - Hikmet Çetinkaya
30 yıl önce yaşandı bu öykü... Aradan geçen yıllar, acılar ve hüzünler. Kimi zaman bir özlem, kimi zaman gözyaşı.
Yazıya nereden başlayacağımı bilmiyorum...
Oysa yazının başlığı hazır:
“Berfo Nine ve İnsanlık Anıtı...”
Benim canım ülkemde Berfo Nine’lerin sayısı beş değil, on değil, yüz değil...
Binlerce öykü var, acı var, hüzün var.
12 Eylül 1980 askeri darbesi... Gözaltılar, işkenceler, zindanlar...
Yakılan milyonlarca kitap.
Cemil Kırbayır, 12 Eylül darbesinin ardından Kars’ta gözaltına alındı bir gece yarısı. Yıllarca oğlunun yolunu gözledi 103 yaşındaki Berfo Nine.
Oğul Cemil 30 yıldır geriye dönmedi...
Günlerden bir gün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe’de kayıp yakınlarıyla buluştu.
Berfo Nine de oradaydı...
Dedi ki:
“Oğlum 12 Eyül 1980 darbesinin ardından gözaltına alındı ve bir daha geriye dönmedi...”
***
TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu yapısı içinde kurulan faili meçhul olayları inceleme alt komisyonu, Erdoğan’ın buyruğuyla çalışmaya başladı.
Sonuç:
“Cemil Kırbayır işkenceyle öldürülmüştür...”
Haberi okuyunca içimde fırtınalar koptu...
Yerimden kalktım, odanın içinde gidip gelmeye başladım...
Kars’ta işkence gören Kemal Akbulut geldi aklıma... 12 Mart ve 12 Eylül’de uzun yıllar Diyarbakır zindanında yatmıştı.
Ne işkenceler görmüş, acılar çekmişti, yakından tanığım.
Ölümlere alkış tutan, “Ya sev ya terk et” diyebilen, yargısız infazlarda güvenlik güçlerini omuzlarında taşıyıp “Türkiye sizinle gurur duyuyor” diyen, “Vatan için kurşun atan da yiyen de kahramandır” diye çığlık atanları bilenlerdenim.
Gözaltındaki tüm kayıplar işkenceyle öldürülmüştü o yıllar ve ardından, 90’ların başlarından itibaren...
***
Komisyon, dönemin Kars’ın MİT, polis ve askeri yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunma kararı aldı...
Elbet bu kararı alırken komisyon üyeleri dönemin yetkili kişileriyle görüştü. Aralarında dönemin Kars Emniyet Müdürü Salih Işık, Burhanettin Özdemir, Ali Aykut Demirden, Birinci Şube Müdürü Mehmet Haytan, polisler Ömer Bursalı, Ergün Tosunöz, Mehmet Aktaş ve Mehmet Ali Akın vardı.
Bu görüşmelerin ardından komisyon üyeleri, MİT’in Kars Başkanı Engin Yenilmez ve halen MİT’te görevli olan Zeki Tunçkollu’nun ifadesini aldı. Tunçkollu, Kırbayır’ın sorgusuna katıldığını, ancak sorumluların polisler olduğunu belirtti.
Engin Yenilmez, ifadesinde bakın ne diyor:
“Cemil Kırbayır yer gösterme için polisler tarafından götürüldüğü sırada kaçmış. Ben buna inanmadım, yine de inanmıyorum. Öldüyse işkencede ölmüştür. Sorguda bir kişinin ölmesi olası değil.”
***
Durum böyle...
Peki, bu soruşturmadan bir sonuç çıkar mı?
Bence çıkmaz...
103 yaşındaki Berfo Nine ve bir 12 Eylül öyküsü...
İnsanın içini acıtan!
İnsanın tüylerini diken diken eden!
İnsanın yüreğini kor gibi yakan!
Acı ama gerçek öykülerdir bunlar.
Hayatın karanlık dehlizlerinde nice yıkımlara, ölümlere, acılara tanıklık ettik bunca yıl.
Suların dingin akışını unuttuk tıpkı işkenceleri, zindanları unuttuğumuz gibi...
Bu bir gerçek öykü...
Şimdi ne yapacak 103 yaşındaki Berfo Nine?
***
Durgun ve mavi göğün altında yürümek istedi canım, Berfo Nine’yi düşünürken...
Kars’taki “İnsanlık Anıtı”nın kellesinin koparılması. Heykeltıraş Mehmet Aksoy’un çığlığı...
Sonra Iraklı şair Abdülvahap El Beyati’nin dizeleri geldi aklıma...
“Öldüremeyeceksiniz beni / Kaçıramayacaksınız ışığından güneşin / Ne de şiir söyleme sevincinden / Kuramayacaksınız darağacını / Aşka, şaire, güle karşı / Yıkamayacaksınız sarayını düşlerimin / Korkutamayacak zincirleriniz küçük çocuklarını ülkemin / Kirletemeyeceksiniz sanatın sularını.”
Yorum Gönder