Bugün ise geldiğimiz yerde emperyalizmin
iki taşeronu birbirlerine karşı savaş ilan etmiş durumdadır. Karşılıklı
operasyonlar birbirini takip etmektedir. Bu savaşın görünürdeki en büyük
nedeni, pastanın (Devlet gücünün) paylaşılması sorunudur.
Aydınlık gazetesi yazarı emekli tuğamiral
Türker Ertürk, bugünkü yazısına böyle başlamış.
Evet, aynen amiralimizin dediği gibidir.
Bence
bir eksik vardır, o da Genelkurmay Başkanının insanı kahreden sorumsuzluğu ve
personeline sahip çıkmamasıdır. Sessiz kalmak, kimse kusura bakmasın bence
işbirliğidir.
Gizlisi saklısı kalmadı bu adi oyunun.
Kumpası
yapanlar ve bu kumpasa göz yumanlar bir gün mutlaka hesap vereceklerdir.
İlahi adalet iki dünyada da yakalara
yapışacaktır, bundan kimsenin kuşkusu olmasın.
***
Başbakan Erdoğan bugün (04.01.2014) Dolmabahçe’de ki ofisinde İktidara yakın
gazeteci ve yazarların davet edildiği toplantıda:
Cemaatle
pazarlığa girmeyi düşünmediğini, Ergenekon ve Balyoz gibi davalarda yeniden
yargılamaya dair Adalet Bakanlığı’nın bir çalışması olduğunu ve paralel devlete
karşı mücadelede taviz vermeyeceğini belirtmiş.
Yeniden yargılamak!
Paralel devlet (!)
Cemaatle pazarlık (!)
Türkiye’yi kimler yönetiyor?
AKP
paralel devlet, Cemaat arasında kalmış ve fiilen yıkılmış, hükmü kalmamış bir
iktidardır artık.
Suçları vatanlarını sevmek ve Atatürk
ilkelerine bağlı olmak olan yüzlerce yurtseveri yeniden yargılamaya neden
kalkarsınız ki?
Her
şey açığa çıkmışken neyi, kimi yeniden yargılayacaksınız?
Uyduruk yalan ihbarlarınızı,
delillerinizi atın çöpe bitsin bu iş diyeceğim ama olmaz zira bu kumpası
hazırlayanların hepsinden hesap sorulmalıdır.
Dört duvar arasında kaybolan yılların,
ayrılıkların, hasretlerin, çekilen acıların, gözyaşlarının hesapları teker
teker sorulmalıdır.
Ben insanım diyen her kişi sorar ve
sorgular.
Bu
ne bitmez kin, bu ne tükenmeyen iktidar hırsı ve bu nasıl bir hainliktir?
Suriye'de tekbir sesleriyle kelle kesenlerden
ne farkınız var ey hainler?
Onlar kelle kestiler, sizler suçsuz
insanların ve ailelerinin hayatlarını çaldınız.
Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ‘de
yeniden yargılamaya olumlu bakıyormuş ve hukuki yol varsaymış yeniden
yargılamadan yanaymış!
Ya
bu nasıl kafadır?
Yıllardır personeli hücrelerde ömür
tüketsinler, aileleri perişan, onurları kırılmış darmaduman olmuşlar ve şu işe
bakın ki komutanları olan kimse halen hukuki yol varsa diyebiliyor.
Hukuk iğdiş edilmiş bilmek veya anlamak
istemiyor veya işine gelmiyor Sn. Özelin.
Hey
efendi komutan;
Yahu Allah aşkına senin askeri
savcıların, hukukçuların yok mudur?
Neden araştırmıyorsun?
Şimdiye kadar neden gıkın çıkmadı?
Görevi devraldıktan birkaç ay sonra gerek
insani gerekse yasal görev ve sorumluluğunun gereği olarak Ekim 2011′de Hasdal
Askeri Cezaevinde ziyaretlerde bulunduğunu söyleyen sayın genelkurmay Başkanı
bakın neler demiş;
“Ziyaretimin
amacı, sorumlu ve vefalı! Bir kişi olarak arkadaşlarımı dinlemek, onlar için
hukuken ve idari olarak ne yapabileceğimi belirlemek ve her şeyden önemlisi
moral vermekti.”
Haydi, canım oradan.
İki seneyi aşkındır görev başındasınız,
personeliniz için ne yaptınız?
Balyoz davasının kararları açıklanırken
Türkiye nefesini tutmuştu adeta. Ya siz, siz Sayın Özel Silah arkadaşlarınız ağır cezalar alırlarken Kosova’da camisinde ne
işiniz vardı?
Halâ yapacak bir şeyleriniz var sanırım,
yapamayacak kadar beceriksizseniz çıkartın o şerefli elbiseyi üzerinizden ve
emekliye ayrılın.
***
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç:
''Seçimlerden önce Gülen hareketi ile Hükümeti karşı karşıya getirerek,
Hükümeti yıpratmak isteyen üçüncü bir taraf var'' diyor.
Ona da iki çift sözüm var.
"Gülen
hareketi ile Hükümet arasında sorun yok “diyebiliyorsun halen.
Başbakan ise tam tersini söylüyor.
“-
Devlette paralel yapıya müsaade etmeyeceğiz. İninize girip bunları tek tek
ortaya çıkartacağız.
-Hem
dindarım diyeceksin hem de gözünü kırpmadan masum insanlara iftira atacaksın.
bu alçaklıkları yalanları hukuk önüne çıkartacağız.”
Evet, başbakan böyle diyor.
O zaman sizlere sormak gerek, başbakanın
söylediği bu sözler sadece yolsuzlukla, yani ayakkabı kutularındaki paralarla
veya oğlu hakkındaki iddialarla mı ilişkili?
Ergenekon düzmecesi ile yüzlerce insana iftira
atıp zindanlara kapatmak dindarlığın veya dinin neresinde var?
Hangi hukuktan bahsediyorsunuz?
Siyasallaşmış hukuktan mı? Yoksa kendi
dünyanızda yarattığınız, adına hukuk dediğiniz bir gecede çıkarttığınız torba
yasalardan mı?
Özel yetki donanımlı mahkemeler
birilerinin emrine göre karar alırlarsa bunun adı hukuk değil guguk olur.
Hukuk kişilere mahsus değil tüm toplum
için olmalıdır. Çünkü bir gün gerçek hukuk herkese gerekli olacaktır.
Günahlarınızın hiç değilse birazının af
olması için açın Silivri, Hasdal, Sincan, Maltepe, Hadımköy kapılarını hem de
bir an önce.
TC.Tünay Süer
Yorum Gönder