Başbakan’ın seçim öncesi televizyonlardaki görüntüsü, tavrı, bizim için çok faydalı oldu.
Hele gazeteci dostlarıyla yaptığı görüşmeler…
“Ne var, ne olmuş” diyeceksiniz.
Valla sizi bilmeyiz, ama bizim için çok faydalı oldu, demek Başbakan gülermiş, gülümsermiş…
Nerede “o” esip gürleyen, kükreyen Erdoğan; gülen, gülümseyen Başbakan nerede?
Demek Başbakan gülermiş de güldürürmüş de, “Benim bu tarafım da vardır!” dermiş de…
* * *
Ne yapalım, ayıp değil ya bilmiyoruz, görmedik, ilk kez rastladık, “yandaşlar” için önemli sayılmaz ama bizim için önemli…
Hiç olmazsa bir gün “Biz Tayyip Erdoğan’ı gülerken gördük!” diyebileceğiz.
* * *
Nerede, “23 Nisan”da Başbakan olan çocuğa söyledikleri:
“Artık başbakansın, astığın astık, kestiğin kestik!”
Kendisine ve partisine muhalefet edenlere, aba altından sopa göstermesi:
“Bitaraf olan, bertaraf olur!”
Sanki “o” Başbakan gitmiş, yerine “bu” Başbakan gelmiş…
Şimdi bu yazdıklarımıza da kızacak ama, bizdeki izlenim böyle, ertesi gün seçim meydanına çıksa yine eser gürler.
* * *
Sayın Başbakan yine kızacak ama, kendisine ufak bir sorumuz var.
Hopa için gösteri yapanlardan biri polis panzerine elindeki sopayla vuruyor, bu arada düşüp kalçasını kırıyor…
Kim bu?
Başbakan’a göre kadın mı, kız mı, belli değil!
Olsa ne olacak, niye bu aşağılama.
Birinin “Karı mı, kız mı?” diye sorması eksik…
Kadın olmuş, kız olmuş, kime ne?
* * *
Bu seçimin unutulmayan, AKP için yapılan şarkılı, türkülü, halkın çoğunun bilgeliğinin tescili olan klip…
“Aynı yoldan gelmişiz biz
Aynı sudan içmişiz biz
Yazımız bir kışımız bir
Aynı dağın yeliyiz biz.”
Özhan Eren’in şarkısındaki sözleri bir kere de Başbakan’dan dinledik, hemen herkes “Çok iyi okudu!” dedi.
Eeeee, imam hatipliler çok iyi şiir okurlar, onları Mehmet Âkif’in şiirlerini okurken dinleseniz, hele Çanakkale şehitlerini…
* * *
Evet, biz bu tespiti yaparken, biraz sonra “yandaşların” suratlarının halini merak etmekteydik.
Başbakan’a, “BDP’lilere çok yüklenme!” diyen liberallerin ağızlarının payını nasıl aldıklarını düşünsenize…
* * *
Zaten çoktandır, Erdoğan’ın “milliyetçi” çizgiye kaydığından şikâyetçilerdi, şimdiyse “Bu kadar sert olma!” diyorlar.
Öyle mi?
Tayyip Erdoğan, kestirip attı:
“Polis katillerine ben sert olacağım. İmam Hatip öğrencilerini yakmak isteyenlere ben sert olacağım. Esnafa zorla, tehditle kepenk kapatanlara sert olacağım.
Kim bayrağın karşısındaysa sert olacağım.
İsteyen yumuşak olsun!”
* * *
Başbakan’ın söyledikleri özetle bu…
Bu laflar “malumlar”ı çileden çıkarmaz mı?
Ne umdular, ne buldular?
Şimdiden “Bu da bize yazılır mı?” diye kıvırmaya başladılar.
İşleri bu!
“Tayyip Bey” de bunların ne mal olduğunu biliyor ya!
Yorum Gönder