Son kamuoyu yoklamaları doğru ise, AKP'nin oyları yüzde 50'nin bile üstüne çıkmış gözüküyor.
CHP oylarında ise biraz düşüş var gibi.
Nasıl oluyor bu? AKP iktidarı çok mu iyi yönetiyor ülkeyi?
Burada; iktidarın başarısından çok muhalefetin cazibesinin yetersiz olduğunu söyleyebiliriz. Hem CHP'nin hem MHP'nin iktidar karşısında yeterince etkili olamadığını söylemek haksızlık olmasa gerektir. Gerek Sayın Kılıçdaroğlu'nun gerekse Sayın Bahçeli'nin 'Biz çok iyi çalışıyoruz ama basın bunu yansıtmıyor. Medyanın işi gücü bizi eleştirmek!' biçiminde özetlenebilecek tutumları da gerçekçi kabul edilemez.
Çünkü; medya seçim kazandırmada veya kamuoyunu yönlendirmede söylendiği kadar etkili değildir. Hatırlatalım ki Sayın Tayyip Erdoğan arkasında medya desteği olmadan iktidara geldi. Bu gerçeği de kabul etmek gerekiyor.
İÇ ÇATIŞMA SEVİMSİZ
AKP karşısında iktidara uzanma şansı bulunan birinci parti CHP'dir. Bu partinin toplum tarafından beklenildiği ölçüde kabul görmemesinin temel nedenini, partinin tarihinde aramak yerine iç yapısında aramak daha doğru olacaktır.
Herkesin bildiği üzere; Deniz Baykal tarafından kurulan 'yeni CHP', hizipçilikle malüldür. Türkiye'nin iktidarına değil partinin iktidarına oynayan bir zihniyet Baykal CHP'sinin genlerini oluşturmuştur. İktidarla mücadele yerine parti içindekilerle mücadele... İşte bu durumu gören vatandaş da CHP'den umudunu kesmekte; oyunu istemeden bile olsa AKP'ye vermektedir.
***
Son genel seçimde Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP yüzde 26 oy aldı.
Baykallı CHP'nin aldığı en yüksek oy ise yüzde 20.
Artış oranı yüzde 25'ten fazla.
Gelelim bugüne...
Gazetelere yansıyan haberlerden anlıyoruz ki Deniz Baykal yine harekete geçmiş. Kurultay delegelerini toplayarak onlardan imza almaya uğraşacakmış.
Bunu da tüzük değişikliği yapma gerekçesi ile kamufle ediyorlar. Elbette ki hedefte Sayın Kılıçdaroğlu var.
Ne demiş atalarımız: 'Can çıkar, huy çıkmaz.'
Şimdi şu tüzükçü CHP'lilere soruyorum:
-Arkadaşlar; siz iktidara gidiyorsunuz da önünüzü topuyla tankıyla, çevik kuvvetiyle parti tüzüğünüz mü kesiyor? Bu tüzüğü Sayın Kılıçdaroğlu mu yoksa Sayın Baykal mı getirdi?
***
Ayıptır ey hizipçiler, ayıptır!
Dün bir, bugün iki... Hemen kuyu kazmaya başladınız. Hem de partiyi bırakıp gitmek zorunda kalan Baykal'ın eteğine sarılarak...
-Ne yapacaksınız; ölüyü mü dirilteceksiniz?
Siz; bu tavrınızla CHP'ye değil AKP'ye hizmet ediyorsunuz...
Bence tüzüğü değil kafanızı değiştirmelisiniz.
SAVCIYA HELAL OLSUN
Silivri Cumhuriyet Başsavcısı harekete geçmiş; CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun cezalandırılması için dosya hazırlamış.
Bekliyordum, çoktaaan bekliyordum. Eski genel başkanı Ergenekoncu yapmak için de ayrı bir dava süreci başlatıldı. Sıra Kılıçdaroğlu'nda idi.
'Muhalefete ölüm!' havaları...
Türkiye'de bazı yargıçların ve bazı savcıların hukuk krallığı kurduğu izlenimine kapılıyorum.
Baksana ana muhalefet partisinin liderini bile susturmaya kalkışıyorlar.
Ayıptır ey adalet dağıtıcıları ayıptır. Biliyorum HSYK size dokunmaz ama milletin vicdanına ne diyeceksiniz?
İleri hukuk diyerek nereye gidiyorsunuz; farkında değil misiniz?
KAHTALI DEĞİL MUHACİR İMİŞ
Şu bizim vatansız entelektüellerin çok sevdiği BDP'li Sırrı Süreyya Önder var ya... AKP'li Mehmet Metiner ile çatışmış. Adıyaman'da, parti toplantısında Bay Önder , Mehmet Metiner'i kötülerken; 'O zaten Kahtalı değil, muhacir!' buyurmuş.
Ben; PKK'nın faşist/ırkçı bir örgüt olduğunu söylerken boşuna iddiada bulunmuyorum. Çünkü etnik kimlik üzerinden yapılan siyaset, modern ırkçılıktır. Hitlerizm; günümüzde kendisini etnik kimlik talebi olarak ortaya koymaktadır. Bu zihniyetin etkisinde kaldığı anlaşılan Bay Önder de 'yerli-muhacir' ayrımını; Kürt etnikçiliği üzerinden yapıyor. Bu ayıp ona da sevenlerine de yeter...
Aslında kendisi de bir muhacir de farkında deağil...
Rıza Zelyut/GÜNEŞ
Yorum Gönder