TBMM Başkanı Cemil Çiçek, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu üyeleriyle, gazete ve televizyonların Ankara temsilcileriyle birlikte dün sabah kahvaltıda bir araya geldi.
“2012 yeni anayasa yılı olsun” temennisinde bulunan Çiçek, sürece ilişkin şu takvimlendirmeyi yaptı:
Birinci aşama: 30 Nisan’a kadar kurum, kuruluşlar ve vatandaşların katkılarının alınması.
İkinci aşama: İlkelerin belirlenmesi ve taslak anayasa metninin hazırlanması.
Üçüncü aşama: Taslak metnin halka sunulması ve kamuoyunca tartışılması.
Dördüncü aşama: Teklif haline getirilip TBMM Başkanlığı’na sunularak yasalaşması.
Genelkurmay’dan görüş istenmedi
Yaptıkları işin ‘anayasa yazmak’ değil ‘anayasa yapmak’ olduğunu belirten Çiçek,
“Anayasa yazıyor olsaydık eski örnekler gibi kapalı kapılar ardında bir metin hazırlar ve halkın onayına sunardık. Halbuki, biz öncelikle halkımızı, halkımızın temsilcilerini ve onların kurduğu örgütleri dinlemenin doğru olduğunu düşündük” dedi. Tüm vatandaşların katkıda bulunabilmesi için 165 üniversite, 78 il barosu, 60 siyasi parti, 18 belediyeler birliği, 17 kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu, 7 yüksek mahkeme, 7 kamu görevlileri sendikaları üst kuruluşu, 6 muhtarlar birliği dernekleri, 4 işçi ve işveren sendikaları üst kuruluşu, RTÜK, Vilayetler Hizmet Birliği, Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı ile 21 bin vakıf, dernek, yerel televizyon, yerel ve ulusal radyodan öneri istendiğini belirtti.
Bir soru üzerine Genelkurmay Başkanlığı’ndan talepte bulunmadıklarını kaydeden Çiçek, “Yargı kuruluşları dışında yazı göndermedik. Ama kim ne düşünecekse gönderebilir, sayfalarımız açık” diye konuştu.
Medyaya ‘kırmızı çizgi’ çağrısı
Sürece medyanın da ‘olumlu kamuoyu oluşturarak’ katkı vermesini isteyen Çiçek, “Çatışma çıkarma ihtimali olan mesajlar yerine, uzlaştırıcı mesajların topluma sunulması gerektiği aşikârdır. Sağduyuyu öne çıkaran bir dil kullanılması, yeni anayasa yapımı çalışmalarına katkı sağlayacak bir ortamın oluşmasına zemin hazırlayacaktır. Siyasi partilerin var olduğu iddia edilen kırmızı çizgilerinin sürekli gündemde tutularak ön plana çıkarılması ve bunlar üzerinden yorum yapılmasını da çok doğru bulmuyoruz” dedi.
Anadolu’da anayasa toplantıları
Anayasa sürecine toplumun katılımını arttırmak için ‘çatı örgütleri’ denilen işçi-memur sendikaları, odalar ve meslek örgütleri ile sivil toplum kuruluşlarının Anadolu’da bölgesel toplantılar düzenlemesini istediklerini belirten Çiçek, bu toplantılara Uzlaşma Komisyonu üyelerinin de katılabileceğini açıkladı. Çiçek, 165 üniversiteden sadece 2’sinden yanıt gelmiş olmasını da özellikle vurguladı.
Diyelim ki olmadı…
Sürecin şimdiye kadar uyum içinde yürüdüğünü belirten Çiçek, “Bundan sonra da böyle çalışacağımız noktasında inancım, kanaatim var. Bu defa biz bu işi yapmalıyız. Diyelim ki olmadı. O zaman 30 senedir şikâyetçi olduğumuz anayasa varlığını devam ettirir. Ama o da ne kadar devam eder onu bilemem” diyerek uzlaşmazlık halinde yürürlükteki anayasanın geçerli kalmaya devam edeceği mesajını verdi.
Partiler sessizdi
Çiçek toplantı sırasında partiler arasında görüş ayrılığı olduğu bilinen anayasanın değiştirilmesi teklif edilemez maddeleri, 12 Eylül referandumunda kabul edilen anayasa değişikliklerinin ne olacağı gibi konulardaki sorulara “30 Nisan’a kadar vatandaşı dinleyeceğiz. O konular 1 Mayıs’tan sonrasının işi” diyerek yanıtsız bıraktı.
Toplantıya birlikte katıldığı Uzlaşma Komisyonu’ndaki siyasi parti temsilcilerinin görüş açıklamasını da “Arkadaşlarla açıklama ve yanıtları benim vermem konusunda mutabakatımız var” diyerek engelleyen Çiçek’in tavrına, yanında oturan parti temsilcilerinin sessiz kalması dikkat çekti.
Çiçek’in 2012 için “Yeni Anayasa Yılı” temennisi umutlu bir başlangıç.
Ancak yanında dizilen dört partinin sessizliğinin ne anlama geldiğini ancak 1 Mayıs’a kadar beklemek durumundayız.
Utku Çakırözer/Cumhuriyet
Yorum Gönder