Seçim öncesinden başlayarak siyasi parti liderlerinin başarı durumunu değerlendirirsek karşımıza düşündürücü sonuçlar çıkacaktır.
- KILIÇDAROĞLU: Hiç kimse ondan bir yıl içinde böyle bir gelişim ve kararlı liderlik beklemiyordu. CHP gibi çalkantılı bir partiyi ele alıp çok kısa zamanda onu yeni ve umut veren bir kimliğe sokmak çok zor bir işti; O, bunu başardı.
Bugün kamuoyunda CHP kimliğinden çok Kemal Kılıçdaroğlu kimliği konuşuluyor. Ve meydanları da onun ismi dolduruyor. Bunu son İstanbul-Kazlıçeşme mitingi ile gördük.
O büyük miting ile ilgili olarak CHP İstanbul İl Örgütü dışa dönük doğru dürüst hiçbir şey yapmadı. Herkes gördü ki ne bir afiş vardı ne de bir duyuru... İstanbul'da E-5 üzerinde yaptığım uzun gezide Kazlıçeşme ile ilgili hiçbir afiş göremedim. Halbuki üç gün öncesinden Başbakan Erdoğan'ın pazar mitinginin duyuruları yeri göğü inletiyordu; İstanbul'un köylerine bile anons araçları yollanmıştı. CHP İstanbul'un etkisizliğine karşın Kazlıçeşme'ye gelenler; benim beklentimin çok üstündeydi. Bu durumun sebebi de Kılıçdaroğlu'nun estirdiği kuvvetli rüzgardır. O yüzden kuşkusuz ki son dönemin en başarılı lideri odur. Başarısı, seçim sonuçlarına yansıyacak ve kamuoyu araştırması yapanların yüzlerinin kızarmasına sebep olacaktır.
- ERDOĞAN: Başbakan olmasının ötesinde ayrı bir çekim gücü olduğu ortada. AKP'nin aldığı oyların en az yarısı onun adına geliyor. Hitabeti ile kendi kitlesini elde tutmasını beceriyor. Çatışma ve öfke yöntemiyle Türkiye'de bir kamplaşma yaratıyor ve o kamplardan büyük olanın başına geçerek iktidarı ele geçiriyor.
Lakin; bu seçimde somut projeler yerine muhalefeti kötülemekle uzak geleceğe ait hayaller sunmakla yetindi. Bu durum, aleyhine işliyor. Öfke siyasetini antidemokratik bir lider portresine çeviriyor olması ise AKP'nin vizyonunu daraltıyor. Ama ismi hala çok güçlü...
- BAHÇELİ: Kaset tuzağı ile onun kolunu; bacağını kırdılar; yapayalnız bıraktılar. Bu kuvvetli saldırı karşısında Sayın Bahçeli paniğe kapılmayarak ve partiyi ayakta tutarak çok ciddi bir ilderlik gösterdi. Onun; partisini dağılmaktan kurtarması, çıtayı da yükseltmesi; son ayın en önemli siyasi başarısıdır. Halk; tuzak kurulan MHP'ye ciddi biçimde sahip çıkıyor. Sanıyorum ki MHP bu seçimlerde daha güçlü olarak girecek Meclis'e...
- DEMİRTAŞ: Son yılların en büyük başarısını gösteren parti BDP'dir. Çünkü bu parti; hayalindeki Kürdistan projesini hayata geçirecek çok ciddi adımlar attı ve bunu da kamuoyunun bir bölümüne kabul ettirdi. Bugün BDP'liler ayrı bayrak, ayrı ordu, ayrı başbakan gibi kavramlardan söz ediyorlarsa; hükümet de teröristbaşı Öcalan ile görüşmek zorunda kalıyorsa BDP ve Selahattin Demirtaş; çok başarılı sayılmalıdır.
- NAMIK KEMAL ZEYBEK: Demokrat Parti'ye bir canlanma getirdiği görülüyor. Seçimlerde sürpriz yapabilir... Demokrat Parti cephesinde; Süleyman Demirel'in CHP'ye değil de aslında bu tarafa destek verdiği; Başbakan Erdoğan'ın da bu yüzden Sayın Demirel'e bindirdiği iddia ediliyor.
- NUMAN KURTULMUŞ: Donanımlı bir lider. Parti yöneticileri de iyi isimlerden oluşuyor. Lakin; Sayın Kurtulmuş'un hitap ettiği taban, AKP'ye kilitlenmiş gibi gözüküyor. İşi zor... Alacağı sonucu ben de merak ediyorum.
- MUSTAFA KAMALAK: Prof. Kamalak'ın çelebi kişiliği ile politik gerçekler pek uyuşmuyor. AKP'ye oy verenlerin Necmettin Erbakan'ın ardından ağlaması; Saadet'e yönelecekleri anlamına gelmiyor. Çünkü AKP bu kesimden aldığı oyun karşılığını ev, araba, iş olarak geri veriyor. Acaba, iktidarın yıpranmışlığı bu partiye yarayacak mı?
Yorum Gönder