Korkulu Rüya - Mehmet Halil Arık

Tam da kurt havası…. Basite alınır tarafı yok ki bunun, Dava memleket davası!... İkazımı yineledim kendime…. Sarıldım kalemime “Sen öğretmensin… Uyarmak görevin senin!”

Korkulu Rüya - Mehmet Halil Arık
Her zamankinden erken döndüm eve.
Üzerimde bir çift göz, “erkencisin?” der gibi baktı.
Yere baktım,
Soran o meraklı bakışı cevapsız bıraktım.
Anladı karım…..
Sıkkındı canım.
*
İştahsız oturdum sofraya.
Üstelik yarım yamalaktı sabahtan; kahvaltım…
“Saplıkla dürtsen geçecek değil” derdi ninem,
iştahsız olduğunda…
Farksızdı halim…
anladım!...
*
Kumanda elimde, rastgele bir kanala bastım…
“Hakimiyeti vesayetten aldık,
sahibine millete verdik!”
“Doksan yıllık enkazı kaldıracağız,
Aralık 17/25 darbesinin hesabını soracağız!... “
“İki kaptan bir gemiyi batırır,
Çifte kazık yere batmaz…”
Hizmeti dert bilmeyenler,
sevdamızı anlamaz!...”
“Başkanlık gelince terör bitecek!...
Yoksulluk, yolsuzluk, yasaklar sona erecek!...”
Sanal da olsa alıp karşıma…
haykırdım suratına…
“Yalancı!... utanmaz!... düzenbaz!...”
“Gün olur, mum söner,
Yalancının mumu ebedi yanmaz!..”
“Gün olur sırça köşkler kırılır
riyalar, köşklere ebedi direk olmaz!”
*
Daha da sıkıldı canım,
Kumandaya bastım,
Güya kanal atladım!...
Baktım,
Hamam farklı, tas aynı, tellak da değişmemiş…
“Demokrasi gelecek, halkımız özgürleşecek!.”
“Yolsuzluk son bulacak, İşsizlik bitecek!...
Halkın kendi kazancı,
halkın kesesine girecek!...”
Dayanamadım,
Çatlamak üzereydi başım…
Gittim, yattım…
D a l m ı ş ı m ! . . .
*
Erkekli dişili,
Ayılar ormanında buldum kendimi!.
Gittikçe yaklaştı ayak sesleri,
Sanki cadılar sardı çevremi..
“Yüz yıllık prangadan kurtuluyoruz!” diyerek haykırıyordu biri
“Yüz yıllık enkazı kaldırıyoruz” diyerek çığlıktaydı bir diğeri!....
“Yüz yıllık reklam arası bitiyooorr” derken…
histeri krizindeydi bir başka biri…
*
Derken,
Kan ter içinde uyandım….
Bir an, kabusu gerçek sandım…
Pencereden baktım..
Yarı karanlıktı ortalık…
Sisli ve.sessiz…
Tam da kurt havası….
Basite alınır tarafı yok ki bunun,
Dava memleket davası!...
İkazımı yineledim kendime….
Sarıldım kalemime
“Sen öğretmensin…
Uyarmak görevin senin!”
Saatime baktım:
02:40
Oturup şunları yazdım:
NE UMUTSUZLUK NE TESLİMİYET!...
TEK YOL SANDIKLARA HAKİMİYET!....
YALANLARA GEÇİT VERMEYECEĞİZ…
OYUMUZU ONURUMUZ BİLECEĞİZ…
BU VATANI BÖLDÜRMEYECEĞİZ…
SALTANATA GERİ DÖNDÜRMEYECEĞİZ!...
HA GAYRET!...
İHANET İÇİNDEKİLER KADAR CESARET!....
HA GAYRET!...
Mehmet Halil Arık
Emekli eğitimci – DENİZLİ

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget