Her Şer'de Bir Hayır Vardır - Güner Yiğitbaşı

Her şer'de bir hayır vardır deriz ya, her şer'den bir hayır çıkar anlamına gelen bu güzel sözü çok severim ve her şer'den bir hayır çıkacağına sürekli inanırım.

Her Şer'de Bir Hayır Vardır - Güner Yiğitbaşı
Bazen hoşumuza gitmeyen ve bizi üzen kötü bir olayla karşılaştığımızda,üzüntümüzü biraz olsun hafifletmek ve kendimize moral aşılamak için, hani, her şer'de bir hayır vardır deriz ya, her şer'den bir hayır çıkar anlamına gelen bu güzel sözü çok severim ve her şer'den bir hayır çıkacağına sürekli inanırım.

MHP Genel Başkanı BAHÇELİ; sadece kendi egosunu düşünerek, genel başkanlık koltuğunu kaptırmamak, olağanüstü kongrede bir bayan'a (Meral AKŞENER) yenilerek koltuğunu kaybeden bir siyasi konumuna düşmemek için, başkanlık sistemine ve bunu isteyen AKP ve Sayın ERDOĞAN'a yönelik ağıza alınmayacak ağır eleştirileri bir çırpıda unutarak,AKP iktidarının kendisine attığı yargı can simidine sarılıp koltuğunu muhafaza etmenin diyeti olarak, Türk Tipi Başkanlık Sistemini getiren ve ülkemizde rejim değişikliğine neden olacak olan anayasa değişikliğinin gerçekleşmesi için,AKP iktidarına koltuk değneği olmuş, ülkemiz için hayır getirmeyecek olan BAHÇELİ'nin bu şer destek eylemi için, her şer'de bir hayır vardır demek istiyoruz.

Zira;BAHÇELİ'nin ayartması ve desteği ile Anayasa değişiklik teklifi 330'un üzerinde kabul oyu ile meclisten geçmiş ise de,şimdi önümüzde zorlu bir halk oylaması süreci bulunmaktadır.

Hiç kimse, halk oylamasını çantada keklik görmesin.Köprülerin altından çok sular akmıştır. 15.Temmuz.darbe girişimini fırsat bilerek olağanüstü hal ilan eden Sayın Erdoğan ve onun güdümündeki AKP iktidarı, ne zaman sonlanacağı belirsiz bu olağanüstü hal döneminde çıkardığı,anayasamıza göre olağanüstü halin gerektirdiği sınırlar içinde kullanması gereken Olağanüstü hal Kanun Hükmünde Kararnameler çıkarma yetkisini kötüye kullanmış,Anayasa Mahkemesi de buna seyirci kalmış, halkımızın büyük kesimi, kurunun yanında yaş yanar misali mağdur edilmiş,AKP iktidarı ve Sayın ERDOĞAN, kendisine anayasa ile verilen yetkileri, yetki hudutlarını aşarak kullanma, yetki sınırlarını çok aşan kararnamelere keyfi olarak kolayca imza atma eğilimini kamuoyuna göstermiş ve inandırıcılığını kaybetmiştir. Bu nedenle halkımız, şayet seçilirse yeni anayasa ile yetkileri daha da artacak ve tek adam konumuna gelecek olan Sayın ERDOĞAN'ın bu olağanüstü yetkilerini dahi aşarak ülkeyi yönetmeye kalkacağından endişelenmeye başlamıştır.

Sayın ERDOĞAN ile AKP iktidarının; tüm devlet olanaklarını, örtülü ödenek harcamalarını, devletin tarafsız olması gereken TRT'sini,susturulan ve yandaş hale getirilen yazılı ve görsel medyayı, algı yaratmak amacıyla, gerçek dışı sonuçları  gerçekmiş gibi sunarak kamuoyunu yanıltmaya çalışan yandaş anket firmalarını kullanarak yapacağı propagandaya rağmen, MHP tabanı ile CHP'nin ve diğer muhalif kesimlerin,partiler üstü yapacakları ciddi propaganda çalışmaları sonunda halkımızı aydınlatarak, bu anayasa değişikliğinin halk oylamasından geri dönme şansının çok fazla olduğunu değerlendiriyoruz.

Halk oylamasından çıkacak olan sonuç ne olursa olsun,ok yaydan çıktığına göre, bu anayasa değişikliğine evet diyenler ile hayır diyenler, sandıktan çıkacak sonuca katlanmak zorundadırlar.

Evet çıkması halinde olacakları, düşünmek dahi istemiyoruz.

Hayır çıkarsa olacakları söylemek gerekirse;

Bu anayasa değişikliği, Sayın ERDOĞAN en başta olmak üzere,AKP iktidarı ile  BAHÇELİ ve yakın çevresinin istedikleri ve destek verdikleri, Sayın Cumhurbaşkanı ERDOĞAN adına sipariş edilen ve dikilen kişisel bir elbise olduğu için, bu anayasa değişikliğinin halk oylaması, Sayın ERDOĞAN ve onun güdümündeki AKP iktidarı ile onlara destek çıkan BAHÇELİ ve arkadaşları için bir güven oylaması olacaktır.Bu nedenle, bu oylamadan çıkacak olan bir hayır; kimse kusura bakmasın, bu kişilerin durumlarını tartışılır hale getirecek, ERDOĞAN'ın anayasayı ihlal ederek uygulamaya koyduğu fiili başkanlık sistemine anayasal kılıf geçirme isteği, halkımız tarafından ret edilmiş olacak ve Sayın ERDOĞAN'ın; anayasa ihlalleri için yaptığı,beni doğrudan halk seçti, ben anayasa tanımam anayasal yetkilerimin üzerinde yetki kullanırım tezi ve savunması, tüm geçerliliğini yitirecek ve buna rağmen,Sayın ERDOĞAN anayasal yetki sınırlarına dönmemekte ısrar eder ve fiili başkanlık sistemini uygulamaya devam ederse, bunun bir karşı yaptırımının olması zorunlu hale gelecektir.

Anketler istendiği gibi çıkmadığı için ve yukarıda belirtiğimiz güven oylaması korkusu nedeniyle olsa gerek, meclisten jet hızıyla çıkarılan anayasa değişikliği; neredeyse,çıkarılması için mecliste tartışıldığı ve görüşüldüğü süreye yakın bir sürenin geçmesine rağmen, imzalanarak resmi gazetede yayınlanmıyor.

Hani, Tuğrul TÜRKEŞ bir laf etmişti hatırlarsınız. Demişti ki;BAHÇELİ,AKP'ye ve ERDOĞAN'a tuzak hazırlıyor.BAHÇELİ'nin bilinçli olarak tuzak hazırladığını zannetmiyoruz ama, halk oylamasından çıkacak olan bir hayır, istemeden de olsa, BAHÇELİ'nin,Sayın ERDOĞAN'a ve AKP'ye kurduğu bir tuzak sonucunu doğuracaktır.

Yaklaşık iki ay sonra hep birlikte göreceğiz, ne olduğunu bir türlü açıklayamadıklar, ne olduğunu bilemediğimiz “MİLLETİMİZ”,evet mi diyecek,yoksa “TÜRK MİLLETİ” hayır mı diyecek.

İşte bu nedenle, her şer'de  bir hayır vardır diyoruz ve bu söze yürekten inanıyoruz.

29/01/2016
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu

Her Şer'de Bir Hayır Vardır - Güner Yiğitbaşı

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget