Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün görev süresi, tarafları gittikçe birbirlerine karşı keskinleştiriyor.
Gül, görev süresinin 5 yıl olmasını isteyerek, ikinci kez Cumhurbaşkanı olmak istiyor. Erdoğan ise Gül’ün süresinin 7 yıl yapılarak, 2014 yılında, yani Başbakanlığının sonunda Çankaya’ya çıkmak istiyor.
Bu durum, iki tarafın da ellerindeki kozları sırasıyla masaya sürmesine neden oluyor.
GÜL, CHP’Yİ GÖREVE ÇAĞIRDI
Erdoğan, Cumhurbaşkanı Seçimi Kanun Tasarısı’nı TBMM’den çıkarttırarak bu konuda önemli bir hamle yaptı ve Gül’ün önünü kesip kendi önünü açtı.
Gül, bu hamle karşısında CHP’ye sarıldı ve şu şaşırtan açıklamayı yaptı: “Herhalde ana muhalefet partisi Anayasa Mahkemesi’ne gidecektir.”
AKP’li Cumhurbaşkanının, AKP kanununu engellemek için CHP’yi göreve çağırması kuşkusuz kavganın büyüklüğünü göstermektedir.
‘ERDOĞAN’IN GERİ DÖNMESİ ŞAŞIRTTI’
Tarafları en iyi tanıyan isimlerden İslamcı yazar Kenan Çamurcu’nun içeriden bilgiye dayandığı anlaşılan yorumları dikkat çekici.
Erdoğan’ın başkanlığı döneminde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne politika ve proje üreten isim olan Çamurcu’nun cumhurbaşkanlığı kavgasına dair sosyal medya twitter’da söylediklerini yorumsuz aktarıyoruz:
“Başbuğ’un tutuklanmasında Erdoğan’ın taraf değil, hedef olduğunu söylemiştik. Başbuğ’u tutuklayan irade Erdoğan’a da dokunur.
“AB(D) mihver güçleri Erdoğan’ı ne başkan, ne de cumhurbaşkanı olarak istiyor. Modernleşme/batılılaşma rolünün sonuna geldiğini söylüyor.
“Gül, oyun dışı kaldığını sandığı Erdoğan’ın hırsla geri dönmesine anlam verememiş gözüküyor. Kendisinin aday yapılmama hamlesine de öfkeli.
‘GÜL’ÜN SEÇENEĞİ: PARTİ KAPATMA’
“Gül’ün Anayasa Mahkemesi’nde cumhurbaşkanlığı yasasına yama girişimini iptal ettirme hamlesinin hizasında parti kapatma seçeneği de var.
“AKP’ye kapatma davası açıldığında Gül dâhil, odaklar kıyameti koparır ama davanın yürümesine de kimse müdahale edemez. Dava partiyi çözer.
“Gül, AB(D) mihver güçlerinin lideri gözüküyor. Liberaller, Gülenci muhafazakârlık ve CHP bu bayrak altında toplanacaktır.
“Meclis Erdoğan’ın, devlet aygıtı Gül’ün. Gül, elindeki aygıtla Meclis’i çalışmaz hale getirebilir(di). Bu mecraya girildi.”
TÜRKİYE’NİN KENDİ SEÇENEĞİ VAR
Devlet yönetme ciddiyetsizliği içinde devlet aygıtına hâkim olma ihtirası taşıyanların, masada bırakarak hallettiklerini sandıkları “Cumhurbaşkanının görev süresi” ayrıntısı, şimdi savaşın nedenini oluşturuyor.
Türkiye elbette “Erdoğan mı, Gül mü” diye bir seçeneksizliğe mahkûm değildir.
Gül’ü de, Erdoğan’ı da Türkiye’nin son 10 yılına monte eden kuvvetin, yani ABD’nin gerilemesi, bölgemizde zayıflaması, mutlaka yeni seçenekler oluşturacaktır.
Mehmet Ali Güller/AYDINLIK
Yorum Gönder