Tayyip Erdoğan’a rağmen AKP Meclis Gurubu muhalefetle el ele verip bir yasa çıkarabilir mi?
Böyle bir şeyin olabilirliği milyarda bir bile değildir.
Şu halde TBMM’de yeniden düzenlenen şike kanunu Başbakan’ın kesin onayı ve hatta emri ile gündeme gelmiştir.
Öyle ya koskoca AKP Gurubu 6 ay önce kendi çıkardığı bir yasayı bugün ters-yüz ediyorsa bu kesin bir buyruk olmaksızın olmaz, olamaz!
Peki, tablo bu iken Cumhurbaşkanı Gül’ün yasayı incelemeden peşinen tavır almasını nasıl izah edeceğiz?
Hadi Abdullah Bey bugüne kadar pek yapmamasına rağmen konumu gereği şeklen itiraz hakkını kullanıyor peki ya Bülent Arınç, ona ne demeli?
Öyle ya herkes gibi Arınç da bu yasanın Tayyip Bey’in emri ile hazırlandığını biliyor!
Durum bu ise Bülent Bey’in son tutumu örtülü bir meydan okuma değil midir?
Bu arada Gül ve Arınç gibi düşünen AKP Gaziantep milletvekili Şamil Tayyar’ın şu beyanı geçiştirilecek türden değildir:
-“Şike soruşturması x şahsa dayanınca soruşturma orada bitirildi!”
Tayyar direkt ifade etmese de kastettiği x şahıs zirvelere ve muhtemelen Başbakan’a yakın biridir, dolayısı ile soruşturma o sebeple kapatılmış!
Bu iddia doğru mudur bilmiyoruz ama böyle şeyleri AKP’li bir mebus dillendiriyorsa belli ki perde gerisinde pek çok şey var.
Gelelim bu son çatlağı nasıl okumamız gerektiğine?
Aslında bu şike yasası işi bahane gerçekte başka sorunlar var.
Mesela neler mi?
1)Cumhurbaşkanı Gül 5 yılını doldurup emekli edileceğini görüyor ve buna isyan ediyor.
2)Bülent Arınç da 3 yıl üst üste seçildiği için eve gönderileceğini görerek Tayyip Bey’in Cumhurbaşkanı olması sonrasında Genel Başkanlığa aday olamayacağı için yanıyor.
3)Şamil Tayyar ve onu fişekleyenler ise Başbakan’ın son süreçte TSK ve İstanbul sermayesi ile uzlaştığını düşünerek Ergenekon ile Balyoz’un şike soruşturması misali bir sonuçla noktalayacağını düşünüyor.
Şehitlikler sahte diyen AKP’li mebus!İki gün önce:
Prof. Ümit Özdağ faili meçhuller konusunda sunum yapması için TBMM İnsan Hakları Komisyonuna davet ediliyor.
Prof. Özdağ sunumunda Güneydoğu bağlamında iddia edilen 17 bin faili meçhulün yalan olduğunu söyleyerek, bu devlet istiklal savaşı günlerimizde bile faili meçhul cinayetler işletmemiştir dedi.
İstiklal Savaşı konusu geçince AKP Ordu milletvekili İhsan Şener, İstiklal savaşı ile ilgili konularda tarih doğru yazmıyor demez mi!
Ümit Özdağ ne gibi deyince İhsan Şener şu karşılığı verir:
-“Yunan tarihinde Ege bölgemizde cereyan eden bir savaş yoktur oysa bizde destansı şeyler var. Bakın ben savaş alanlarını gezdim o şehitlikler gerçek değil, temsili!”
Şaşırmayın ifade aynen böyle!
Bu ifadeleri okuduktan sonra afakanlar bastı beni, varın benim diyeceklerimi siz deyin!
Nükleer donanımlı Rus uçak gemisi Akdeniz yolunda!Adı: Amiral Kuznetsov.
Rusların nükleer silah donanımlı ünlü uçak gemisi.
Ve bu gemi Suriye’ye destek bağlamında Akdeniz’e iniyor!
Evet, Rusya 3 savaş gemisi ile yetinmedi, dev bir uçak gemisini yola çıkarıyor?
Niçin mi?
Suriye’yi korumak ve kollamak için!
Malum Rusların Suriye’nin Tartus limanında çok önemli bir de üsleri var!
Tablo bu iken Türkiye’nin maddi ve manevi zerre bir çıkarı olmaksızın Suriye’ye örtülü olarak savaş ilan etmesi söyleyin ne anlama geliyor?
Öyle ya hedef alınan sadece Suriye değil, dolaylı olarak Rusya ve İran da var ki o iki ülke Türkiye’nin en önemli ticaret ve enerji partneri!
Bu hal ve tutum normal değildir, perde gerisinde neler oldu da birileri sırf ABD istiyor diye Türkiye’ye ateşe atıyor?
Günümüzün İstiklal Mahkemeleri!İstiklal Mahkemeleri çok iyi bildiğimiz ve belgeselini yapıp TGRT’de yayınladığımız bir konudur!
Başlangıçta asker kaçakları için kurulan bu mahkemeler süreç içinde isyan ve suikast davaları ile inkılâp karşıtları için işlev görmüş ve dönemin özel şartları gereği hukuk bu mahkemeler için öncelik olmamıştır.
Dindarlar tarafından değil ama dinci bezirgânlar tarafından onlarca yıldır istismar edilen bu Mahkemelerin benzerleri maalesef bugün faaliyettedir.
Açıklıkla söyleyeyim bugünkü özel yetkili mahkemeler toplumdaki genel algı bağlamında İstiklal Mahkemelerinden pek farkı yoktur yani gerçekte öyle olmasa da bu mahkemelerde önceliğin hukuk değil siyasi buyruk olduğu kamuoyunda hâkim görüştür!
Dahası, öyle olmasa da pek çok çevre bugünkü özel yetkili mahkemeleri adeta İstiklal Mahkemeleri’nin rövanşı için görevlendirildiği kanaatinde! Bu bakış derhal yıkılmalıdır!
Sabahattin Önkibar/Yeni Mesaj
Yorum Gönder