PeKeKe mi, PeKaKa mı? - Mehmet Ali Güller

Terör örgütü PKK nasıl telaffuz edilir? PeKeKe mi yoksa PeKaKa mı doğrudur?
Biz, hem Ulusal Kanal’daki Ufuk Ötesi programımızda, hem de Aydınlık’taki Ufuk Ötesi köşemizde PeKeKe olarak telaffuz ediyor ve yazıyoruz (PKK’nin, PKK’ye, PKK’de vb.)
İlginçtir, Aydınlık okurlarından bu konuda tek bir eleştiri gelmemişken, Ulusal Kanal izleyicilerinin programa dair eleştirilerinin başını bu konu çekmektedir. Okurlarımız ile izleyicilerimiz arasında siyasi duruş açısından önemli bir fark olmadığına göre, bizi takip edenleri, PeKeKe’nin yazılışı değil, okunuşu rahatsız etmektedir!
Ulusal Kanal’daki programlarımızda birkaç kez bu konuyu açıklamaya çalıştık; bir kere de yazalım:
TÜRKÇE’DE KA SESİ YOK!
Türkçede Ka sesi yoktur, Ke sesi vardır. 1 Kasım 1928 tarih ve 1353 sayılı “Türk harflerinin kabulü ve tatbiki hakkında kanun”dan başlayarak, “8 Ocak 2004 günü TDK İmla Kılavuzu Çalışma Grubu tarafından belirlenen ve TSE tarafından Nisan 2005/TS 13148 numaralı belge ile standart hale getirilen Türk Kodlama Sistemi”ne kadar tüm resmi belgeler, Türkçede Ka sesinin olmadığını, Ke sesinin olduğunu belirtir.
Nitekim biz de ilkokulda bu harfin okunuşunu “Ke” olarak öğrendik. Piyasada edinebileceğiniz hemen tüm “ana yazım kılavuzlarının” giriş kısmında yer alan “Türk alfabesi levhası”nda da bu harfin nasıl okunduğunu görebilirsiniz.
Türk Dil Kurumu’nun internet sitesinde yer alan “Ses, Harf ve Alfabe” köşesinde de, harflerin nasıl okunduğunu inceleyebilirsiniz.
ÖRGÜTÇÜ – DEVLETÇİ AYRIMI(!)
PeKeKe diye telaffuz etmemize gelen eleştirilerin nedeni, dayatılan ve kafalarda yaratılan ayrışma nedeniyledir. Buna göre PeKeKe diyenler örgütçü, PeKaKa diyenler devletçidir!
Bu saçmalık, psikolojik savaş üretme merkezlerimizin bir icadıdır! Akılları sıra PeKeKe diyen ayrılıkçılara karşı, örgütü “kaka” olarak nitelemiş olacaklardı. (Bu aklı evveller, KKTC’nin telaffuzunda bu mantıkla ortaya çıkacak sorunu düşünmediler bile!)
Örneğin NATO’cu bir kafa, bu ayrımın oluştuğu yıllarda  “PeKaKa demek, tu kaka demektir” diyebiliyordu…
Bu ayrılıkçı kafa, maalesef iki tarafta da oldu, oluyor. Örneğin bir yazar, Günlük gazetesindeki köşesinde, “PeKaKa şeklindeki telaffuzun, Kürt sorunun çözümünden yana olmayanlara ait olduğunu” iddia ediyordu birkaç yıl önce…
PKK’ye Türkçe olmadığı halde Türkçülük adına PeKaKa denmesi her yönüyle trajiktir. Örneğin kendisini “milliyetçi, Türkçü” olarak tarif eden kişi ve kurumların, Türkçeden vazgeçip PeKaKa demek durumdan kalması, ideolojik bağlamda sorgulanmalıdır!
AYDINLIK ve PERİNÇEK FARKI
Aydınlık yazı işleri ise “toplum böyle kullanıyor, biz de böyle kullanalım” diyerek, örgütün ismini PeKaKa olarak yazmaktadır sayfalarında…
Ancak dil konusundaki bilgisi ve titizliğiyle de bilinen Doğu Perinçek, Rota’da PeKeKe diye yazarak, “doğru”dan hiçbir şart altında sapılmaması gerektiği konusunda hepimize örnek olmaktadır.
DİLDE DE BİRLİK!
Netice olarak telaffuz ettiğimiz ve yazdığımız kısaltmalarda, bu yoğun baskıya rağmen bir değişikliğe gitmeyeceğiz: PeKeKe, TeSeKe, BeJeKe, MeGeKe, KeKeTeCe, AKePe diye yazıp, söyleyeceğiz.
Türkiye’nin birlik ve bütünlüğünü savunurken, dilde ayrımcılığa da itiraz edeceğiz.

Mehmet Ali Güller/AYDINLIK

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget