1– 30 Ağustos 2011: Şehit haberlerini gerekçe göstererek 30 Ağustos Zafer Bayramı için kutlamalar iptal edildi.
2– 29 Ekim 2011: 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Van depremi nedeniyle
iptal edildi.
3– 30 Ağustos 2012: Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün kulağı aniden
rahatsızlandı ve tören iptal edildi.
4– 19 Mayıs 2013: Reyhanlı’daki bombalı saldırılar nedeniyle 19 Mayıs
Atatürk’ü anma, Gençlik ve Spor Bayramı konserleri, kutlamaları ve
diğer organizasyonlar iptal edildi.
5– 19 Mayıs 2014: Soma’daki maden kazası dolayısıyla tüm
kutlamalar iptal edildi.
6– 29 Ekim 2014: Çankaya, Ermenek’teki maden faciası nedeniyle 29 Ekim
kabullerini iptal etti.
7– 30 Ağustos 2015: Terör olayları gerekçe gösterilerek Zafer Bayramı kutlamalarının yapılması yasaklandı.
Bahaneler çoook!
***
Birkaç gün sonra 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı.
Ulusal Egemenlik…
Çok önemli bir kavram…
Bir ulus emperyalizme karşı büyük bir başkaldırı yapmış ve vatanını canı pahasına korumuş, düşman işgalinden kurtararak tarih yazmıştır.
Bu baş kaldırıyı yöneten ulu önderimiz Atatürk’tü.
Osmanlı döneminde rahatlarına çok düşkün olan padişahlar istedikleri gibi ülkeyi yönetirlerdi.
Tıpkı Recep Tayyip Erdoğan gibi…
Mustafa Kemal Paşa ise egemenliğin ulusta olduğuna inanıyordu. Bu inançla Ulusu yine ulusun gücü kurtaracaktır. Tek egemenlik vardır o da ulusal egemenliktir diyordu.
23 Nisan 1920 de ilk Büyük Millet Meclisi'mizin toplandığı ve ulusun yönetme yetkisini kullanmaya başladığı çok önemli bir gündür.
Atatürk bu bayramı bugünün küçükleri yarının büyükleridir diyerek çocuklara armağan etmişti.
23 Nisan aynı zamanda dünyada kutlanan ilk çocuk bayramıdır.
Öyleyse bu bayram asla, nedeni ne olursa olsun yasaklanmamalıdır. Gelin görün ki
İktidarın, Ensar Vakfındaki ve gittikçe artan çocuk tacizlerini kapatmaktan çocuklara ne kadar önem verdiği bellidir.
AKP nin çocuktan anlayışı dini sömürü aracı olarak kullanmak ve dindar kindar gençlik yetiştirmektir.
Ülkemiz 21. Yüzyılda sanki radikal İslamcı bir mafya örgütünün eline düşmüş gibi.
***
Baba biz Laz ‘mıyız Türk müyüz diye soran bir zihniyetin milli bayramları yasaklaması halkın bir araya gelmesini engellemek, Atatürk ve onun ülkeye kazandırdıklarını silme ve unutturma gayretleridir.
Halkın milli birlik ve beraberliğinden çekindikleri içindir.
Şehitler bahanedir.
Neden mi?
13 Mart’ta Ankara’da 36 kişinin öldüğü bombalı saldırının ardından Erdoğan, Tıp Bayramı kutlamalarına katılmış ve ‘Teröristleri mi sevindireceğiz, yolumuza devam ederiz’ demişti.
Bu ne lahana turşusu bu ne perhiz?
Her bir Milli bayramımızın anlamı büyük ve önemlidir.
Bizler 23 Nisanda yapılacak etkinlik ve kutlamalara bayram coşkusu ile katılacak
pencerelerimize bayraklarımızı asacağız.
Yasağı koyanların sandığının aksine, yasaklar arzu ve cazibeyi artırır.
Özgür düşünmeye, özgür konuşmaya ve fikrini özgürce beyan etmeye alışmış toplumların bu özgürlükleri üzerine yüklenen her yasak, bir anda müthiş bir kıvılcım halini alabilir.
AKP ya bundan korkuyor ya da böyle olmasını bilhassa istiyor.
Oysa…
Yasaklar bizi durduramaz…
Baskılar bize diz çöktüremez…
***
Millî egemenlik öyle bir nurdur ki onun karşısında zincirler erir taç ve tahtlar yanar yok olur. Milletlerin esareti üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmağa mahkûmdurlar…
Gazi Mustafa kemal Atatürk
1929
Yorum Gönder