-Kendisini demokrat, aydın, Atatürkçü olarak tanımlayıp, Cumhurbaşkanlığı için sandığa giderek oy kullanmayan ve bu tavırlarıyla Recep Tayyip Erdoğan’ın değirmenine su taşıyıp seçilmesine katkıda bulunanlar…-CHP’nin oy oranının %26 olduğunun bilincinde olmayıp, CHP neden adayını göstermedi aymazlığı ile yurttaşların kafasını bulandıran, peşinen seçimin kaybını kabullenenler…
-Yıllarca CHP’de Belediye Başkanlığı ve Milletvekilliği yapan, yeniden aday gösterilmemeleri üzerine CHP’ye bayrak açan, Cumhurbaşkanlığı seçiminde de eski hastalıkları olan Baykal yandaşlığı ve hizipçiliği kabararak, “Cumhurbaşkanlığı için çatı aday olarak önerilen Ekmeleddin İhsanoğlu, laik, demokratik Türkiye Cumhuriyetinin temel değerlerine, Atatürk ilke ve devrimlerine duyarlı bir aday değildir.” Savıyla bildiri yayınlayıp, sanki Erdoğan bu nitelikleri taşıyormuş gibi onun değirmenine su taşıdığının farkında olmayan iflah olmaz CHP’nin yeni yönetimine muhalefet edenler…
-Oldum olası, her seçimde oy oranları %01’i geçmeyen ve CHP tabanından ne koparırsam kardır, hesabıyla sürekli CHP düşmanlığı yapan, Elinde bulundurduğu yazılı ve görsel medyada devamlı İhsanoğlu aleyhine günlerce propagandayla, yurttaşların kafasını bulandırdıktan sonra, pişman olup geri dönüş yapan İP’liler, Aydınlıkçılar…
-Cumhurbaşkanlığı seçiminde bir o yana, bir bu yana yalpa yapıp bir türlü kesin karar veremeyen ve yurttaşların kafasını bulandıran Odatv mensupları…
-CHP - MHP ortak çatı adayı gösterildiği günden beri tüm konuşmalarıyla, Dindar ve muhafazakâr bir kesimden geldiğini inkâr etmeden, Cumhuriyetin kurucu iradesine, Atatürk ilke ve devrimlerine, laikliğe saygılı olduğunu, yurttaşlar arasında bir ayırım yapmadan her kesimin Cumhurbaşkanı olacağını, kadın hakları ve özgürlükler konusunda duyarlı davranacağını, hepimizin özlediği bir üslupla dile getiren, Ekmeleddin İhsanoğlu ile Recep Tayyip Erdoğan arasında bir fark olmadığını söyleyip gerçekleri görmeyen veya görmek istemeyenler…
-12 Eylül 2010 tarihinde yapılan Anayasa değişikliğinin halkoyuna sunulması sırasında “yetmez ama evet” diyenleri eleştiren, Cumhurbaşkanlığı seçiminde onların durumuna düşen sözde aydınlar, Atatürkçüler, demokratlar…
-12 yıldır iktidarda bulunan Recep Tayyip Erdoğan’ın ne yapacağını, ülkeyi nereleri götüreceğini devamlı eleştirenler, bu gün yaptıkları propaganda ve takındıkları tavırla Ekmeleddin İhsanoğlu’nun önünü keserek Erdoğan’ın seçilmesini sağlayanlar…
-Çocuklarının aydın geleceğini düşünmeden, deniz kenarında tatil yapıp oy kullanmayanlar…
-Aydınlığı değil, karanlığı tercih edenler…
Gözünüz aydın…
Cumhurbaşkanınız Recep Tayyip Erdoğan, sizlere hayırlı olsun…
Laik Cumhuriyetle kan uyuşmazlığı olanın seçilmesi için dolaylı katkılarınızla, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün kemiklerini sızlattınız. Tarih sizi affetmeyecektir...
Bundan böyle aydınım, demokratım, Atatürkçüyüm dediğinizde, sizin gibi sözde değil, özde Atatürkçü, aydın ve demokrat olanları ikna etmekte zorlanacağınızı belirtmek istiyorum…
Son Söz:
Onurlu bir Yargıçlık döneminden sonra, onurlu ve tarafsız bir Cumhurbaşkanlığı göreviyle Aydınların, Atatürkçülerin gönlünde yer alan, Ahmet Necdet Sezer bu kritik seçimde oy kullanmadıktan sonra, diğer kullanmayanlara ne diyelim…
10.08.2014
Gündüz AKGÜL
Emekli Cumhuriyet savcısı
Yorum Gönder