Sayın Kılıçdaroğlu ve ekibinin CHP’yi çok başarılı bir konuma getirdiği savında değilim. Yanlış ve hatalı gördüğüm kararları ve uygulamaları dile getirerek, yayınlattığım gibi Genel Merkeze de gönderiyorum…
İstifa çağrısında bulunan beylerden arzu edenlere, bu yazıları gönderebilirim…
Dönelim konuya…
Atatürk’ün partisi değimiz CHP’de sular durulmuyor…
Her dönemde en ufak bir tökezlemede, ben varsam parti vardır diyenler, hemen ortaya çıkıyor…
Amaç CHP’ye katkı sağlamak değil…
Bu furyada kendi lehime ne yaratabilirim düşüncesi…
Cumhurbaşkanlığı seçiminde gösterilen çatı adayının içime sinmediğini…
Parti adayının tek başına şansı olmadığını…
CHP ve MHP birlikteliğiyle çatı adayının seçilme şansı bulunduğunu…
Bu nedenle başka seçenek olmadığından çatı adayını desteklediğimi…
Defalarca yazdım ve çevremde bu yönde de elimden geleni yaptım…
CHP tabanının büyük çoğunluğu da bu düşünce ile çatı adayına destek verdi…
Ne yazık ki CHP muhalifleriyle, MHP’de Erdoğan severler yan çizdiği için…
Çatı adayı seçilmek için gereken oyu toplayamadı…
Yan çizen beylerin bu dolaylı katkılarıyla, Erdoğan Cumhurbaşkanı seçildi…
Kendilerine hayırlı olsun!..
Seçimin, belirtiğim nedenle başarısızlıkla sonuçlanmasından sonra, fırsat bu fırsat deyip, sütre gerisindekiler yine sahnede…
Sanki seçimde üstüne düşüne yapmışlar gibi…
Başarısızlığın tüm suçunu Kılıçdaroğlu’na yükleyip, basın toplantısı yaparak ve bildiri okuyarak istifasını istiyorlar…
Emriniz olur!..
Beyler, Allahtan korkun…
Sizler, bu partinin en yetkili makamlarında yıllarca Milletvekili iken, yaptığınız bu harekete benzer parti suçu işleyenler, derhal disipline sevk edilerek kafasının kopardığını çok iyi anımsıyoruz…
Parti içi demokrasiye evet, disiplinsizliğe hayır diyenlerdeniz…
Yine de, Kılıçdaroğlu’nun demokrat kişiliği sizi disipline vermeye engeldir…
Alınan bir olağanüstü Kurultay kararı vardır, basının önünde partiyi küçük düşüreceğinize, bu kurultayda özgürce eteklerinizdeki taşları dökmeniz parti içi demokrasi gereği en doğal hakkınızdır…
Gelin, yönetimde bulunduğunuz dönemde partiyi nerelere taşıdığınızı kanıtlayan ve yalan söylemeyen rakamlara birlikte bakalım…
Genel seçim sonuçlar...
1999 yılı sizin döneminiz, Cumhuriyet tarihinde bir ilki başararak! Partiyi barajın altında bıraktınız…
2002 yılı sizin dönemiz, %19.41ile 6.114.483 oy aldınız…
2007 yılı sizin döneminiz, %20.85 ile 7.300.234 oy aldınız…
2011 yılı Kılıçdaroğlu dönemi, %25.98 ile 11.155.972 oy alınmış…
İl Genel Meclisi ve Belediye seçimleri bazında Yerel seçimler…
1999 yılı sizin döneminiz, Belediye seçimlerinde %13.830 ile 3.233.097 oy, İl Genel Meclisinde, %13.830 ile 3.487.483 oy aldınız…
2004 yılı sizin döneminiz, Belediye seçimlerinde %20.689 ile 4.991.575 oy, İl Genel Meclisinde, %18.231 ile 5.883.696 oy aldınız…
2009 yılı sizin döneminiz, Belediye seçimlerinde %24.742 ile 7.997.498 oy, İl Genel Meclisinde,%23.173 ile 9.210.850 oy aldınız…
Bu başarılarınızı! 22.05.2010 tarihinde Genel Başkan olan Kılıçdaroğlu’nun başarıları ile karşılaştırırken, biraz insaf, biraz vicdan diyorum…
Son söz: Türkiye’nin aydınlık yüzü olan CHP’yi, kişisel çıkarlarımızla katletmeyelim. Unutmayın ki birlikten güç doğar…
17.08.2014
Gündüz AKGÜL
Emekli Cumhuriyet Savcısı
Yorum Gönder