Halk oylamasından önce yazdığım 30.07.2010 tarih ve “Referandum propagandasında yöntem hatası” başlıklı yazıda şöyle demiştim…
“-Anayasanın bazı maddelerinin değiştirilmesi hakkındaki 5982 sayılı yasanın halkoyuna (referanduma) sunulması nedeniyle, muhalefet partileri tarafından yapılan propaganda yönteminde büyük hatalar yapılmaktadır…
-Öncelikle bu değişikliğin Anayasa Mahkemesi ile Hâkimler ve Savcılar Yüksek kurulunun yeniden yapılandırılarak yargının, yürütmenin emrine alınmak istendiği ve yandaş yargı oluşturularak, gelecekte yüce divanda hesap sorulduğunda kendilerini garantiye almalarını amaçladıkları, diğer maddelerin garnitür maddeler olduğu açıkça anlatılmalıdır.
-12 Eylül Faşist generallerinden hesap sorulacağının büyük bir yalan olduğu, Anayasanın geçici 15. Maddesi kaldırılsa bile zaman aşımı nedeniyle, yargılama olanağı bulunmadığı çok net bir şekilde yurttaşlara anlatılmalıdır.”
Keza, 30.08.2010 tarih ve “Referandumda kimler “evet”, kimler “hayır” diyor?” başlıklı yazımda şu gerçekleri dile getirmiştim…
“-12 Eylül 2010 tarihinde referanduma sunulacak Anayasa değişikliğine bazı sos maddeler eklenmişse de, temel amaç yüksek yargıyı yürütmenin emrine almak, siyasallaştırmak ve yandaş yargı yaratmaktır. Gerek Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, gerekse Anayasa Mahkemesinin yeniden yapılandırılması, bu Anayasa değişikliğinin omurgasını oluşturmaktadır…
-Ne yazık ki bu omurgada yapılan değişiklik, 1982 Anayasasında mevcut olan durumu daha da kötüleştireceği için, yanı yüksek yargıyı siyasallaştırıp, yandaş yargı yaratmaya çalışıldığı, demokratik hukuk devletinin olmazsa olmazı olan güçler ayrılığını yürütmenin lehine zedeleyeceği için, kadere bakın ki 1982 Anayasasına “HAYIR” diyenler, eleştirenler, bu kez değişikliğe HAYIR demek zorunda kalmaktadır…
1982 Anayasasına bilinçli HAYIR diyen birisi olarak, günün birinde bu Anayasayı savunmak zorunda kalacağım aklımdan geçmezdi…
Ne yazık ki AKP iktidarı bunu da bize yaşatıyor…”
Evet, böyle demiştik ama kimseye dinletememiştik…
12 Eylül’ü gerçekleştirenlerden hesap sorulmadığı gibi yeni seçilen HSYK eliyle Yargı alt üst edilmişti…
15 Temmuz 2016 günü alçakça kalkışılan darbenin bastırılmasından sonra, Yargıda yapılan temizlik, 2010 yılındaki endişelerimizde ne kadar haklı olduğumuzu göstermektedir…
İşte böyle dostlar…
Ne demişler?
“Gemisi yürüten kaptandır”…
AKP, 12.Eylül 2010 tarihinde yapılan halk oylamasında, gemisi yürütecek derece propaganda ile “Evet” oyunu almayı başarmıştı…
“Yetmez ama evet” diyenler, dile getirdiğimiz gerçeklere kulak asmamış ve “evet” çıkmasında büyük katkı sağlamışlardı…
Bu günde, anlattıklarımız tek tek gerçekleşince bu kez “yetmez ama evet”çiler saçını, başını yolarak “biz ne yaptık?” diyorlar…
Geçmiş ola…
Sayenizde atı alan Üsküdar’ı çoktan geçti…
Siz dövünmeye devam edin…
Bizde, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bize verdiği görevle, laik Cumhuriyetimizi, demokrasimizi, devletin birliğini ve dirliğini korumaya, darbelere ve diktaya karşı durmaya devam edeceğiz…
11.08.2016
Gündüz AKGÜL
Emekli Cumhuriyet Savcısı
Yorum Gönder