Vay sen misin bunları yazan ve savunan, içlerinde hukuk diploması sahibi de olan,ancak beyinlerini birilerine emanet vermiş, bu nedenle gerçekleri görme ve sorgulama yeteneklerini kaybetmiş, gözleri de körleşmiş bazı kişler, hemen bize karşı saldırıya geçtiler.Sen ne biçim hukukçusun, hukukun temel bilgilerinden de yoksunsun,ülkenin gerçeklerinden habersizsin veya kötü niyetlisin diyerek onurumuzu kırmaya çalıştılar, ama başarılı olamadılar, aldılar cevabını oturdular oturdukları yerde.
Aslında bize saldıran bu kişiler;Fetullah Gülen Cemaatine ne istedilerse vererek,ülkeyi darbe ortamına getirenlerin, iş başındaki iktidarın ta kendisi olduğunu görüp sorgulayamayan, aslında ülkede yaşananlardan kendileri habersiz veya körü körüne iktidara bağlı,kötü niyetli kişiler oldukları için, bizi kendileri gibi görüp suçlayarak, aslında kendilerini tarif etmişlerdir.
İzmir Devlet Güvenlik Mahkemesinde C.Savcısı iken, daha seksenli yılların sonunda yaklaşık otuz sene önce yazmış olduğu Kanun Hkmündeki Kararnamelerle ilgili makaleleri Cumhuriyet Gazetesinde yayınlanmış, birçok darbe görmş,yaklaşık elli yıllık tecrübeye sahip bir hukukçu'ya saldıranlardan birisi de, profiline baktık, 2014 yılında Selçuk Hukuk Fakültesini bitirmiş ama, anayasayı ve yasaları yorumlamaktan habersiz ve meslek büyüğüne ve onun tecrübelerine saygısız. İnanın, bize yapılan saygısızlığa değil, bu kafaları görerek, ülkenin aydınlık geleceği adına gerçekten çok üzüldük.
Ben dahi,bu yaşıma ve terübeme rağmen, bir meslektaşıma sosyal medyada bir eleştiri getireceksem, önce onun profiline bakıyorum, o kişi hakkında bilgi sahibi oluyorum ve ondan sonra gereken cevabı dikkatli bir şekilde yazıyorum.
Nitekim, CHP Genel Başkanı KILIÇDAROĞLU' da; bugün (02/08/2016) grupta yaptığı konuşmasında, bizim HOP DEDİK başlıklı makalemizde yazarak dile getirdiğimiz tüm hukuki gerçekleri aynen tekrarlayarak, siyasal iktidarın OHAL KHK çıkarma yetkisininin anayasal ve yasal sınırlarını aştığını, bu kararnamelerle ordunun ve devletin yapısının değiştirilemeyeceğini, gerekli görülen bu tür değişikliklerin Mecliste görüşülüp tartışılarak çıkarılacak olan yasalarla yapılabileceğini, siyasal iktidarın meclisi devre dışında bırakma gayreti içinde olduğunu,çok güzel izah etti.
Ancak, meydanların baskısından ve darbecilikle suçlanacaklarından çekinmiş olmalı ki; Sayın KILIÇDAROĞLU, içerdiği hükümler itibariyle,OHAL KHK olma niteliği bulunmayan bu kararnamalerin iptali istemiyle Anayasa Mahkemesine başvurma haklarının bulunduğunu ve bu haklarını kullanacaklarını maalesef açıklayamadı.
Konuşmanın ve gerçekleri yazarak dile getirmenin riskli olduğu, yeni bir darbe girişimi korkusu içinde yaşayarak ülkeyi idare etmeye çalışan, gerçekleştirilen hain darbe girişiminin,Laik Türkiye Cumhuriyetine ve Demokrasisine yönelik bir girişimden ziyade, kendilerine yönelik bir darbe girişimi olarak algılamanın tedirginliğini üzerlerinden atamayan siyasal iktidarın müsaade ettiği asgari demokratik ortamdan, en kısa sürede gerçek ve tam demokratik ortama kavuşmak dileğiyle.
02/08/2016
Güner YİĞİTBAŞI
Yorum Gönder