Devlet şikayet etmez! - Güner Yiğitbaşı

Devlet şikayet etmez! - Güner Yiğitbaşı
Sizler; terör örgütleri bizim görevimizi yapmamıza engel oluyor, biz işlenen bir suçun delillerini tespit için suç mahallinde inceleme yapamıyoruz, suç delillerini toplayamıyoruz gerekçesiyle, kendi vatandaşına dert yanan, özür üreten ve bir terör örgütünün militanlarından şikayetçi olan başka bir devlet gördünüz mü?

Bizim bildiğimiz, devlet; ne yapar ve eder, elindeki her türlü devlet gücünü ve otoritesini kullanarak ve her türlü tedbiri alarak, suç mahalline girer, gerekli incelemesini yapar ve suç delillerini, yok olmadan toplar, bunları yapabildiği taktirde orada devlet vardır denilebilir.

Devlet, ülkesinin bir bölgesinde ve şehrinde, işlenen bir suçun delillerini dahi toplayacak koşulları yaratamıyorsa ve suç delillerini toplayarak güvence altına alamıyorsa, orada devlet yok demektir.

Dememiz o ki, devlet şikayet makamı değildir. Devlet, görevlerini yerine getiremezse, işlenen bir suçun failine ulaşmak için gerekli olan suç delillerini toplayacak ortamı yaratamıyorsa,vatandaşının mal ve can güvenliğini sağlayamıyorsa, vatandaşlarının özgürlüklerini koruyamıyorsa, hukuk dışına çıkıyorsa, o devlet ancak şikayet edilir, devleti yönetenlerden bunun hesabı sorulur.

Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir ELÇİ'nin can güvenliğini sağlayamayan,aldığı tehditlere rağmen ona gerekli korumaları vermeyen, olay mahallinde bulunan sivil kıyafetli ve attığı kurşunları üç beş metre önünden geçen teröristlere isabet ettiremeyen iki üç adet polisin de, orada bulunmaktaki asıl örevlerinin, Tahir ELÇİ'yi ve beraberindekileri korumak olmayıp, basın açılaması yapan Baro Başkanı Tahir ELÇİ ve yanındakilerin, basın açıklamalarında suç teşkil eden bir beyanda bulunup bulunmayacaklarını denetlemek olduğu anlaşılan bir devletin; Tahir ELÇİ'yi korumada zafiyet gösterdiğini dahi iddia edemeyiz.

Olay mahallinde gerekli incelemeler yapılarak suç delilleri dahi toplanamadığına, bu haliyle orada bir devlet olmadığına göre, artık Tahir ELÇİ'nin korunmasında bir devlet zafiyetinin bulunduğundan bahsedilebilir mi, olmayan bir şeyin zafiyeti olabilir mi?

Tahir ELÇİ'nin korunamaması, can güvenliğinin sağlanamaması değil, bilerek korunmaması ve can güvenliğinin sağlanmaması bir yana, bizi üzen asıl konu, hangi nedenle olursa olsun, suç mahallinde gerekli incelemeyi yapamayan ve suç delillerini toplayamayan devlet yetkililerinin ekranlara çıkarak; efendim, PKK teröristleri ateş açıyorlar, bu nedenle suç yerinde gerekli incelemeleri yapamıyoruz, suç delillerini toplayamıyoruz diyerek mazeret üretip, ha, bakın gördünüz mü, bu cinayeti PKK teröristleri işlemiş olmalılar ki, suç delillerini bize toplatmıyorlar diyerek, faraziye üretip demeç vermeleridir.

Hayır efendim, suç delillerini toplatmadıklarına göre, Tahir ELÇİ'yi PKK teröristleri öldürmüştür diyerek bir faraziye üretip, bu cinayetin üzerini örtemezsiniz.

Zira,Tahir ELÇİ'nin ölmesi veya yaşaması, PKK teröristlerinin umurunda dahi değildir. Tahir ELÇİ ölmüş, ölmemiş, kendileri veya bir başkası tarafından öldürülmüş, onlar için hiç önemli değildir.

PKK teröristleri, orada devletin olmamasından yararlanarak, olay mahallinde inceleme yapanlara ateş açıyor ve suç delillerini toplamalarına engel oluyorsa, onların bu çabaları, kendileri tarafından işlendiği gerekçesiyle, suçun failine ulaşılmasına engel olmak falan değildir. PKK ve mensuplarının asıl amaçları, o bölgenin ve mahallin kontrolünün kendilerinde olduğunu, orada güçlü olduklarını göstererek, devletimizi itbarsızlaştırmak ve kendi yandaşlarına güven, yandaş olmayan bölge vatandaşına da gözdağı vermektir.

Bizim devlet yetkililerimiz de, Tahir ELÇİ  cinayetine bir fail bulmak, kendi aczlerini örtbas etmek ve buna bir gerekçe yaratmak için, maalesef PKK'nın bu oyununa gelmekte ve devletimizi küçük düşüren açıklamalarda bulmaktadırlar. Hiç değilse, susun bari.

Devlet yetkilileri, birtakım faraziyelere sığınarak, Tahir ELÇİ cinayetini PKK'nın üzerine atmaktan vazgeçmeli ve mermi çekirdeğini bulamadık, bulunan mermi çekirdeği de deforme olmuştur, bu nedenle Tahir ELÇİ'nin ölümüne neden olan tek kurşunun kimin silahından çıktığını belirleyemedik gerekçesiyle, bu eylemi faili meçhuller kervanına eklemeden, çok net olan kamera görüntülerine, Tahir ELÇİ'nin cesedinin bulunduğu yere ve yöne, ensesinden girip kafasının önünden çıkan merminin izlediği yola, otopsi raporuna ve olay yerinde bolca bulunan tüm tanıkların anlatımlarına göre, objektif ve tarafsız bir değerlendirme yaparak, fail polis de olsa, gerçek faili en kısa zamanda kamuoyu ile paylaşmak zorundadırlar.

03/12/2015
 Güner YİĞİTBAŞI 
İzmir Barosu Üyesi Avukat [right-post]

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget