Başka gazetelerde var mı bilmiyorum ama 28 Mart 2016 tarihli Milliyet gazetesinde şöyle bir haber yayımlandı:[“HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet’ sözlerini eleştirerek, “Sen faşizm sloganlarını haykırıyorsun. Tek dil, tek millet sloganı faşizmin sloganıdır. Davutoğlu ve Erdoğan yıllardır aynı faşist sloganı tekrarlıyorlar” dedi.
Hakkari’de partisinin il kongresinde konuşan Demirtaş, Hakkari’den rekor oy almalarının hazmedilemediğini iddia ederek, “Yüksekova’da savaş politikasının yürütülmesinin nedeni budur. Hendek ve barikat değildir. 7 Haziran’da Kürt halkının uzattığı elin Türkiye’nin batısında tutulmuş olmasıdır. Onları panikleten de budur” diye konuştu. • HAKKARİ DHA”]
Başyüce R.T.Erdoğan’ın ile AKP tarikatının HDP’nin Hakkari’de rekor oy almasını hazmedememesi mümkündür. 7 Haziran’da Kürt halkının uzattığı elin Türkiye’nin batısında tutulmuş olmasından dolayı Başyüce R.T.Erdoğan’ın ile AKP tarikatının paniklemesi de çok mümkündür. Ama… Bu işin bir “ama”sı vardır ki anafora benzer: Tek dil ve tek millet sloganı nasıl oluyor da faşizmin sloganı oluyor? Evrensel olarak bilinen şudur ki “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet” şiarı üniter devleti tanımlar ve Türkiye de bir üniter devlettir. Zaten Anayasa’nın 3.maddesinde bu üniter devletin tanımı yapılmıştır: “Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir.”
Bu durumda, Selahattin Demirtaş’ın aklına göre, Türkiye Cumhuriyeti’nin anayasası faşist bir anayasadır. Demek oluyor ki Selahattin Demirtaş ulusal (ulus) devlete karşı. Böyle bir devlet istemiyor. Ulusal olmayan bir devlet yani federal bir devlet istiyor. Yeryüzünde barış ortamında federal devlete dönüşen ulus devlet örneği bulunmadığını anlata anlata çevrek yüzyıldır dilimde tüy bitti. Bu gerçekleri ve doğruları öğrenmeleri için: Prof.Dr. Erdoğan Teziç’in Anayasa Hukuku, Prof.Dr.Hüseyin Pazarcı’nın Uluslararası Hukuk, Prof.Dr.Oktay Uygun’un Federal Devlet kitaplarını okumalarını yıllardır tavsiye ediyorum. Artık yayınlandığı için Özdemir İnce’nin Türkiye’nin Sırat Köprüsü: Açılım Masalı‘nı mutlaka okumalarını hararetle tavsiye ederim.
“Tek dil” bir tek dildir ama Millet’i tek bir etnisite oluşturmaz. Millet yemeklerden türlüye benzer. Türlü çeşitli oluşturucularla oluşan millete, o topraklarda konuşulan ortak iletişim dilini (lingua franca) konuşan lider etnisitenin adı verilir. Bu nedenle Türk Milleti hem şemsiyedir hemi de türlü yemeğidir. Bu gerçekler ve doğrular bilinmeden yapılan siyaset felaketle sonuçlanır. Nitekim sonuçlandı.
PKK, üniter devlete karşı olduğu, üniter devletin barış içinde federal devletlere bölünemeyeceğini öğrendiği; bir üniter devletten bir başka bağımsız devlet yaratmanın barış içinde mümkün olamayacağını anladığı için silaha sarıldı, savaşıyor.
Üniter Devlet’te karşı olan Selahattin Demirtaş’ın derdi ne, PKK’dan ne farkı var? Ben göndermem ama bir iyilik sever çıkıp kendisine benim kitabı gönderse iyi olur.
Ulus(al) Devlet’in “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet” ilkesini vaaz (vaiz) sesiyle tekrarlayan Başyüce R.T.Erdoğan’a gelince: Ulus(al) devletlerin bilinen rejimi parlamanter ve demokratik Cumhuriyet’tir. Başkanlık rejimi ile yönetilen devletin ulusallığı mulusallığı kalmaz.
Şu haber gazetelerde yer aldı. Okuyalım: [“Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir şans olduğunu söyleyen Muhammed Taha Gergerlioğlu, şu ifadeleri kaydetti:“Artık dünya yeniden şekilleniyor. Türkiye, yeni dünya düzeninde hak ettiği yerini alacak. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti başta olmak üzere 1, 2, 3 halka ülkelerle bir kapsama alanı oluştu. Osmanlı coğrafyası, İslam coğrafyası ve sonrasında dünyayı kapsayacak şekilde kadim kültürümüze bir dönüş var. Siyaset yeni bir merkeze doğru kayıyor. Bu merkezin ana yapısını oturtan Recep Tayyip Erdoğan’dır. Sadece bizim için değil, İslam dünyası için, bütün dünya için büyük bir şans.”]
Adam Başyüce’nin saplantılarını, ham hayallerini dile getiriyor: Osmanlı coğrafyasından, İslam coğrafyasından söz ediyor.Bu coğrafyanın üzerinde üniter ulus(al) devlet nasıl olacak? Mümkün değil. O halde uniter ulus(al) devletin şiarını papağan gibi tekrarlamanın hiçbir anlamı yok. Ha Recep Tayyip Erdoğan, ha Selahattin Demirtaş! Türkiye’nin içinde bulunduğu kaosun iki baş sorumlusu.
Özdemir İnce/ozdemirince.com
29 Mart 2015
Yorum Gönder