Dün Ankara’da önemli bir randevu vardı. Tutuklu askerlerin yakınları Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’la buluşup, “kumpas”ı konuştu.
Bakan
Bozdağ, gündemlerinde kesinlikle af olmadığını, ancak yeniden yargılama
formüllleri üzerinde çalıştıklarını anlatıp, şunları söyledi:
“Muhtelif
formüller var, en doğrusunu bulmaya çalışıyoruz. Benden zaman vermemi
beklemeyin, çünkü yanlış anlamalara yol açabilir. Elbette bu
çalışmaların ne zaman sonuçlanacağı hakkında kafamda bazı fikirler var,
ama tarih vermem doğru olmaz. Sadece yerel seçime kadar
tamamlanamayacağını söyleyebilirim.”
Görüşmenin en dikkat
çekici kısmı, Balyoz’dan tutuklu Deniz Yarbay Kürşad Güven Ertaş’ın eşi
Pelin İskender Ertaş’ın sözlerinden sonra Adalet Bakanı Bozdağ’ın
verdiği tepki oldu.
Pelin İskender Ertaş, konuşmasına şu “kumpas” örneğiyle başladı:
“Size
yıllardır adalet tarafından nasıl darbe yediğimize örnek olması
açısından eşimle ilgili birkaç husustan bahsedeceğim. Ancak emin olun,
benzer hukuksuzlukları 365 kişinin tümü yaşadı. Şöyle ki; 10. Ağır Ceza
Mahkemesi eşimin savcılık ifadesini gerekçeli karara değiştirerek
geçirdi. Yani savcılık ifadesinde ‘kabul etmiyorum, bilmiyorum’ dediği
bölüm, ‘kabul etmiştir, bildiğini ifade etmiştir’ olarak yazıldı ve
bunun üstünden hüküm verildi. Ayrıca Savcının ısrarla olduğunu iddia
ettiği deliller -görüntü ve ses kayıtları- dosyaya hiçbir zaman girmedi.
Giremezdi, çünkü yoktu. Hem 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, hem de
Yargıtay aşamasında bu delillerin eğer var ise gösterilmesi için adeta
çırpındık, ama dikkate alınmadı.”
Ardından af ve yeniden yargılama konusuna değinen Ertaş, “Bizler
kesinlikle af istemiyoruz. Yeniden yargılamaya sonuna kadar varız.
Çünkü suçsuz olduklarını biliyoruz, ama aynı insanlar ve aynı zihniyet
yargılayacak endişesi yaşıyoruz. Mevcut yargı sistemi malum” dedi.
İşte
Ertaş’ın bu sözleri üzerine Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, ÖYM’leri
kaldıran kanun teklifinin TBMM Adalet Komisyonu’nda görüşülmesi
sırasında bazı CHP’liler, MHP’li Faruk Bal ve eski Bakan Ertuğrul
Günay’dan gelen teklifi alaycı bir ifadeyle ve gülerek anlatıp, şunları
söyledi:
“Davaların daha fazla uzamaması gerekçesiyle, özel
yetkili mahkemelerin imtiyazlarının alınmasını, ama yeniden yargılamayı
yine bunların yapmasını teklif ettiler. Olacak iş değil. Sizin de
belirttiğiniz gibi, aynı zihniyet yargılayacaksa ne anlamı var?”
Hatırlanacağı üzere, “kumpas”
itiraflarından sonra Ocak ayı başında yeniden yargılamayı gündeme
getiren Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, bu formülleri
görüşmek için Silivri Cezaevi’ne gitmiş, İlker Başbuğ, Doğu Perinçek,
Tuncay Özkan ve Bilgin Balanlı’yla görüşmüştü. Feyzioğlu,
Silivri’dekilerin öncelikle Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda yeniden
yargılama formülünü kastederek, “Bizi celladımızın insafına mı terk etmek istiyorlar?” şeklinde tepki gösterdiğini açıklamıştı.
Adalet Bakanı Bozdağ “cellat” ifadesini kullanmasa da “o zihniyet” diyerek, Silivri’dekilerle aynı duygu ve düşünceleri paylaştığı mesajını vermiş olmuyor mu?
Silivri, Hasdal, Hadımköy, Maltepe, Sincan, Mamak ve Şirinyer’e kucak dolusu sevgiler
Müyesser YILDIZ
15 Şubat 2014
Yorum Gönder