-Sahte kanıtlarla açılan ve orduya kumpas kurulduğu Ergenekon ve Balyoz davalarında yapıldığı gibi, tüm kamu kurumlarında yuvalanmış darbecilerin ve yandaşlarının temizliğinde, “kurunun yanında yaşta yanar” mantığı ile hareket edilmeyerek çok titiz ve hukuka uygun olarak kuruların ayıklanarak yakılması, suçsuz ve günahsız olan yaşlara dokunulmaması konusunda gereğinin tam yapılacağı konusunda endişelerim var…
-Darbe girişiminden sonra, demokrasiye inanan tüm siyasi partilerin, sivil toplum kuruluşlarının, yurttaşların iktidarın yanında yer alması takdirle karşılanırken, iktidar mensuplarının bunu fırsat bilerek siyasi ranta çevirip çevirmeyecekleri konusunda endişelerim var…
-Darbe girişimi sırasında açıkça görülen istibarat eksikliğinin giderilmesi için yapılacak düzenlemelerde, ülkenin güvenliği göz önünde tutularak yandaş değil, işin ehli ve bu eksiliği giderecek yeteneğe sahip insanlara görev verilip verilmeyeceği konusunda endişelerim var…
-Samimi olarak alanlara çıkıp demokrasiye sahip çıkmak adına yasal protesto haklarının kullanan yurttaşların arasına katılan bazı gurupların, görünümlerinin, söylem ve eylemlerinin demokrasi ve hukukla bağdaşmadığı görülmesine karşın, bunların o alanlardan çekilip çekilmeyeceği konusunda endişelerim var…
-Bu talihsiz ve alçak darbe girişiminin meydana getirdiği yaraların, demokrasi ve hukuk kuralları içinde sarılması konusunda her kesim düşünce birliği içinde olduğuna göre, üç ay süre ile OHAL ilan edilmesi, tüm uygar ülkelerde insan hak ve özgürlüklerinin olmazsa olmazı olan İnsan Hakları Sözleşmesinin askıya alınması konusunda endişelerim var…
-Kamu kurumlarda yapılan temizlik sonucu oluşan boşluğa atananlarda, ilk sıraya “alnı yere değiyor mu?” koşulunun değil, her görüşe sahip devletine ve laik cumhuriyetine sahip çıkacak yetenekli ve işin uzmanı kişilerin getirilip getirilmeyeceği konusunda endişlerim var…
-Darbe girişimi ile açılan yaraların sarılması sürecinde, demokrasi ve hukuk kuralları ihlal edildiğinde bunlara karşı çıkan yurtseverlerin, vatan hainliği ve iktidar karşıtlığıyla suçlanıp, suçlanmayacağı konusunda endişelerim var…
Son söz:
Diyorum ki;
Ülkeyi, girdiği bu zor durumdan el birliği ile demokrasi düzlüğüne çıkarmak için herkesi gizli ajandalarını, egolarını ve kinlerini bir tarafa bırakarak taşın altına elini koyması, bu zor görevde, yapıcı ve demokratik eleştiriler dışında bir birlerini suçlamamaları ve endişelere ver vermemek üzere samimi davranmaları gerekmektedir…
Ne dersiniz?
22.07.2016
Gündüz AKGÜL
Emekli Cumhuriyet Savcısı
Yorum Gönder