CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Selin Sayek Böke, “Bizler Suriyelilere vatandaşlık değil, vatanlarının verilmesini istiyoruz” derken, “Her şey için referandum diyenlere, buradan bir kez daha sesleniyoruz; buyurun vatandaşlık konusunu bir referandumla vatandaşımıza soralım” çağrısında bulundu.
CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında genel merkezde toplandı. Toplantının ardından basına açıklamada bulunan Böke, Türkiye’nin kendi siyasi hesaplarını her şeyin önüne koyan bir iktidar tarafından yönetildiğini ifade ederek, dış politikanın bunun en somut örneği olduğunu söyledi. Böke, “Bu rejim kendi siyasi ihtirasları için 10 yıl kadar önce Irak’a müdahale etmeye kalktı. Meclis’te CHP’nin başında bulunduğu bir irade buna engel oldu. Şimdi Chilcot raporuyla bu karşı çıkışın ne kadar doğru olduğu da uluslararası zeminde bir kez daha ispat edilmiş oldu. Türkiye’yi bu uluslararası belanın bir parçası yapmamış olmamızın ne kadar doğru olduğu da ortaya açıkmış oldu” dedi.
“CANLI BİR BOMBANIN ÜZERİNDE OTURMAYA DEVAM EDİYORUZ”
Suriye politikası sonucunda da Türkiye’nin ilk defa “radikal, cihatçı ve çok aşırıcı bir terörle” günlük hayatın içinde yaşamak zorunda bırakıldığını belirten Böke, şunları kaydetti:
AKP'den 'Suriyelilere vatandaşlık' anketi AKP'den 'Suriyelilere vatandaşlık' anketi
Penguen'den Suriyelilere vatandaşlık kapağı Penguen'den Suriyelilere vatandaşlık kapağı
“Küresel cinayet şebekesi IŞİD, Türkiye’nin bir gerçeği haline dönüştü. Bugün IŞİD hala sistematik bir tehdit olarak Türkiye’nin karşısında durmaya devam ediyor. IŞİD’in 70’in üzerinde ilde hücrelerinin olduğunun tahmin edildiği resmi belgelerde yazıyor ve hükümet resmen bu bilgi bilinmesine rağmen bu konuyla ilgili nasıl mücadele ortaya koyacağını tarif etmiş değil.
Türkiye’yi aşırıcı, radikal terörle baş başa bırakmış olan ve buna karşı hala herhangi bir mücadele ortaya koymayan iktidar, maliyeti Türkiye Cumhuriyeti’nin bütün vatandaşlarına çıkarmaktadır. Hala bir şey yapılmadığı için biz canlı bir bombanın üzerinde oturmaya devam ediyoruz. AKP’nin ideolojik akrabalığı sebebiyle Türkiye’de palazlanmış olan IŞİD’e karşı seyirci kalmasının ağırlığını, bizler yaşadığımız kayıplarla her gün canlı bir şekilde hissediyoruz. Buradan bir kez daha sesleniyoruz; iktidarın en temel görevi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının can ve mal güvenliğini sağlamaktır.”
“İKTİDAR IŞİD’E KARŞI DERHAL SOMUT ADIMLAR ATMALI”
Kılıçdaroğlu’nun IŞİD’le ilgili Başbakan Binali Yıldırım’a yönelttiği 11 soruya hala yanıt alamadığını söyleyen Böke, “Bu sorulara verilecek yanıtı olmayanlar yalanla siyasete başvuruyorlar. Öyle ki CHP’nin hangi tezkereyi evet, hangi tezkereyi hayır oyuyla reddettiğine dair bilgileri çarpıtarak kamuoyuna sunmanın ötesinde bir siyaset üretemiyorlar. IŞİD tehdidine karşı derhal, acilen iktidar somut adımlar atmalıdır. Bu adımların atılmadığı her gün, AKP hükümeti tarafından Türkiye, bir güvenlik ateşine doğrudan atılıyor demektir. Bu adımların atılmadığı her gün AKP, ideolojik akrabalığı olduğu IŞİD’i koruyor demektir, bir kez daha bir terör örgütüne yardım ve yataklık yapıyor demektir” diye konuştu.
“TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞLIĞI SİYASİ MALZEME VE SİYASİ RÜŞVET OLARAK KULLANILACAK KADAR UCUZ DEĞİL”
Suriyelilere vatandaşlık konusunda da değinen Böke, “Bize düşen en temel görev, Suriyelilerin kendi vatanlarında yaşamalarına imkan verecek düzende öncü rol oynamaktır” dedi. Milyonlarca Suriyelinin evinden olmasının nedenlerin birinin Türkiye’nin maceracı dış politikası olduğunu kaydeden Böke, “3 milyon insanın üzerinden yeni bir siyaset tasarlanıyor, onların acıları suiistimal edilerek bir vatandaşlık pazarlığı ortaya konuluyor, yine insan hayatı üzerinden siyaset yapılıyor” diye konuştu. Böke, şöyle devam etti:
“Saray rejimi varsa yoksa kendisiyle meşgul. Onun için önemli olan kendi iktidarının devamı. Bu iktidarın devamı için hiçbir insanın siyasete malzeme edilmesine izin vermeyeceğiz. Belli kriterlere uyan bir grup Suriyeli sığınmacıya, hükümet tarafından keyfi bir şekilde seçilerek, yasalardaki süreçleri es geçerek vatandaşlık verilmesi asla kabul edilemez. Böyle bir çılgınlığa kalkışmak, Türkiye’nin güvenliğine açık bir tehdit oluşturur. Bu Türkiye toplumuna ihanet olur. Böyle bir çılgınlığa kalkışmak, Türkiye ekonomisinde öngörülemez zararlara yol açabilir. Milyonlarca dar gelirli vatandaşımıza açık bir ihanet olur. Böyle çılgınca bir adım, Türkiye’nin sosyal yapısını altüstü eder ve Türkiye’nin yarınına çok açık bir ihanet olur. Türkiye Cumhuriyeti kimsenin babasının malı değildir. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı da kimse tarafından siyasi malzeme ve siyasi rüşvet olarak kullanılacak kadar ucuz ve değersiz değildir.
Bizler Suriyelilere vatandaşlık değil, vatanlarının verilmesini istiyoruz. Bizler Suriyelilere TOKİ’de ev değil kendi topraklarında, kendi inşa etme lüksünü yaşayabildikleri evlerin vaat edilmesini istiyoruz. Her şeyden önce bölgede barış ve barışın öncüsü olma gücü gösterebilecek bir Türkiye Cumhuriyeti özlemi içerisindeyiz.”
“VATANDAŞLIK KONUSUNU VATANDAŞIMIZA SORALIM”
Böke, CHP’nin açıkladığı rapora işaret ederken, bir Göç Bakanlığı kurulması gerektiğini vurgulayarak, “Vatandaşlık tartışmasından çok daha önce yapılması gereken, burada yaşayan 3 milyon kişinin sorunlarını takip eden, bu sorunlara çözüm üreten bir merciinin ortaya çıkarılmasıdır. Bu bakanlık kurulduğu takdirde ancak biz kimlerin burada olduğunu bileceğiz, ancak o zaman doğru çözümleri tartışmış olacağız” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun da dile getirdiği referandum çağrısını yineleyen Böke, “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığının nasıl kazanılacağına dair yönergeler çok açık bir şekilde yasalarda var. Eğer AKP Hükümeti yasayla belirlenmiş, bütün bu koşulların etrafından dolanacağını itiraf ediyorsa, Suriyeli vatandaşlara kitlesel biçimde vatandaşlık hakkı verilmesi konusunda ısrarlıysa bu böyle basit bir idari kararla yapılamaz. Bu kadar büyük karar ancak ve ancak halkın iradesiyle verilecek bir karardır. Her şey için referandum diyenlere, buradan bir kez daha sesleniyoruz; eğer siz de vatandaşlık konusunu bir siyasi malzeme olarak değil gerçekten, samimiyetle çözmek istiyorsanız, o zaman buyurun vatandaşlık konusunu bir referandumla vatandaşımıza soralım” diye konuştu.
Yorum Gönder