Sevgili Dostlar,
Gündemin sıkıcı konularını her gün yazmak ve yazarken daha da sıkılmak, Amerika’yı yeniden keşfederek tarihi gerçekleri alt üst etmek, sonu bir türlü gelemeyen açılımlar ve süreçler yerine, hepimizin çok iyi bildiği ve büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün her konuda söylenmiş sözlerinin, ne zaman ve hangi olay nedeniyle söylediğini çoğumuz bilmiyoruz…
Bu konuda bulabildiklerimi sizlerle paylaşarak, önderimizi hep birlikte tekrar anmak ve sıkıcı gündemden kısa bir süre ayrılma istedim…
*YA İSTİKLAL YA ÖLÜM
Sivas Kongresi’ne, (4 Eylül 1919 - 11 Eylül 1919) tıp öğrencilerini temsil etmek için katılan Tıbbiyeli Hikmet söz alarak, “Paşam, delegesi bulunduğum Tıbbiyeliler beni buraya istiklal davamızı başarmak yolundaki çalışmaya katılmak üzere gönderdiler. Mandayı kabul edemem. Eğer kabul edecek olanlar varsa, bunlar da her kim olursa olsun, şiddetle reddederiz… Manda düşüncesini siz kabul ederseniz sizi de reddeder; Mustafa Kemal’i vatan kurtarıcısı değil, vatan batırıcısı olarak adlandırır ve kınarız.” Söylemesi üzerine, Mustafa Kemal, bu gencin söylediklerinden etkilenir ve ona şunları söyler: “Evlat müsterih ol. Gençlikle iftihar ediyorum ve gençliğe güveniyorum. Biz azınlıkta kalsak dahi, mandayı kabul etmeyeceğiz. Parolamız tektir ve değişmez:
“Ya istiklal ya ölüm!”.
*ÖĞRETMENLER, YENİ NESLİ, CUMHURİYETİN ESİRGEMEZ ÖĞRETMEN VE EĞİTMENLERİ SİZLER YETİŞTİRECEKSİNİZ. YENİ KUŞAK SİZİN ESERİNİZ OLACAKTIR.
22 Ağustos 1924 günü Ankara’da toplanan öğretmenler kongresi sonunda, Atatürk 25 Ağustos 1924 tarihinde Ankara’da öğretmenlerin verdiği çay partisine katılır ve orada söylemiştir.
*ÖĞRETMENLER, CUMHURİYET SİZDEN, FİKRİ HÜR, İRFANI HÜR, VİCDANI HÜR NESİLLER İSTER.
25 Ağustos 1925 te Ankara’da toplanan Muallimler Birliği Kongresi’nde yaptığı konuşma söylemiştir.
*CUMHURİYETİ BİZ KURDUK ONU SİZ DEVAM ETTİRECEKSİNİZ
30 Ağustos 1924 tarihinde Afyon’a gelen Atatürk, Başkomutanlık Meydan Muharebesini idare ettiği Zafer Tepe’ye anıt dikmek için gider, burada yaptığı konuşmada söylemiştir.
*EN HAKİKİ MÜRŞİT İLİMDİR
21 Eylül 1924 tarihinde Samsun- Çarşamba demir yolu temelinin atan Atatürk’e, 22 Eylül 1924 tarihinde öğretmenler Samsunda bir çay partisi veriyorlar. Orada yaptığı konuşmada söylemiştir.
*TÜRKİYE CUMHURİYETİ ŞEYHLER, DERVİŞLER, MÜRİTLER, MECZUPLAR MEMLEKETİ OLAMAZ.
Şapka devrimi için Kastamonu’ya giden Atatürk, 30. Ağustos Zafer Bayramı yıldönümü nedeniyle 30. Ağustos 1925 günü Kastamonu Türk Ocağı’nda yaptığı önemli konuşmasında söylemiştir.
*BENİM NAÇİZ VÜCUDUM ELBET BİR GÜN TOPRAK OLACAKTIR, ANCAK TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLELEBET PAYİDAR KALACAKTIR.
16 Haziran 1926 günü İzmir’de Atatürk’e suikast yapmayı planlayanlar yakalanınca, halk Atatürk’e büyük sevgi gösterisi yapmaktadır. Bunu üzerine Atatürk yayımladığı bir genelgede söylemiştir.
*EFENDİLER SİZ HAYATINIZDA MEBUS OLABİLİRSİNİZ, BAKAN OLABİLİRSİNİZ, HATTA CUMHURBAŞKANI OLABİLİRSİNİZ. FAKAT HİÇBİR ZAMAN SANATKÂR OLAMAZSINIZ. BÖYLE OLUNCA DA SANATÇI EL ÖPMEZ, SANATÇININ ELİ ÖPÜLÜR”
Muhsin Ertuğrul başkanlığında ki Şehir tiyatrolar topluluğu Ankara’ya gelir Atatürk 12.Nisan 1930 akşamı sanatkârlara Marmara köşkünde bir akşam yemeği verir. Dr. Reşit Galip sanatkârların Yarın Eskişehir’e gideceklerini ve izin istediklerini Atatürk’e söyler. Ayrıca İzin verirseniz elinizi öpmek isterler der. Bunun üzerine Atatürk bu konuşmayı yapar.
Orada bulunan Dr. Reşit Galip hiç duraksamaksızın itiraz ederek “Evet paşam, hepimiz milletvekili, Bakan oluruz, hatta Cumhurbaşkanı olabiliriz. Fakat hiç birimiz, bu dünya da hiç kimse Mustafa Kemal Olamaz. Onun için izin verinde elinizi öpsünler.” Bundan sonra, Muhsin Ertuğrul ve diğer sanatçılar Marmara köşkünden Atatürk’ün elini öperek ayrılırlar.
“EY KAHRAMAN TÜRK KADINI, SEN YERDE SÜRÜNMEYE DEĞİL, OMUZLAR ÜZERİNDE GÖKLERE YÜKSELMEYE LAYIKSIN”
Kurtuluş savaşında erkeklerin yanında kahramanca savaşan Kara Adile Hanım (Tarsuslu Kara Fatma), Atatürk Tarsus’a geldiğinde önünde diz çökmüş, Atatürk Adile hanımı yerden kaldırdıktan sonra gözleri yaşla dolarak bu sözü söylemiştir.
*YURTTA SULH CİHANDA SULH”
24 Nisan 1931 de yapılacak seçimler yayımladığı seçim bildirgesinde Türkiye’nin izleyeceği genel siyaseti bu tümce ile dile getirmiştir.
*ORDULAR İLK HEDEFİNİZ AKDENİZ İLERİ
Tarih, 31 Ağustos 1922 Büyük zafer kazanılmış. O sabah Atatürk, yanında Erkânı Harbiye-i Umumiye Reisi Fevzi Paşa ve Garp Orduları Komutanı İsmet Paşa olduğu halde bir gün evvel düşmanın mağlup olarak eridiği harp sahasını dolaştıktan sonra Dumlupınar köyüne gelir. O, belli belirsiz bir heyecan içinde İsmet Paşa’ya döner, “Paşam tebrik ederim, zaferi kazandınız.”
Ve bundan sonra, ordulara hitaben o meşhur günlük emrini yazdırır.
Sevgili Dostlar,
Büyük Atamızın alçakgönüllülükle, kahramanlıkla, sevgiyle söylediği bu sözleri ne zaman ve hangi duygular içinde söylediğini okuyunca göğsünüzün bir kez dada kabaracağını, Atamıza saygı ve şükranlarınızı bir kez daha sunacağınızdan eminim.
20.11.2014
Gündüz AKGÜL
Emekli Cumhuriyet savcısı
Yorum Gönder