Maske takandan ne farkınız kaldı? - Güner Yiğitbaşı

Maske takandan ne farkınız kaldı? - Güner Yiğitbaşı
Başbakan Ahmet Bey, yeni güvenlik paketini göklere çıkarıyor ve toplumun güvenliği için, bu yeni güvenlik tedbirlerine ihtiyacımız olduğunu savunuyor.

Bu bağlamda, molotof kakteylinin bomba sayılacağını, yüzü maske ile örtmenin suç sayılacağını, maskeli eylemcilerin cezalarının artırılacağını savunuyor.

Bize göre de, yanıcı ve yakıcı özelliğinden dolayı, toplu yerlere atıldığında çok kolay bir şekilde öldürücü etki yaratan, imali çok kolay ve masrafsız olduğu için, bu üretim kolaylığı da aleyhe değerlendirilerek, molotof kokteyli bomba sayılmalıdır. Bu kabulümüzdür.

Gelelim maske meselesine.

PKK mensubu veya yandaşı bir eylemci, niçin yüzüne  maske takar? Maskeli baloya katılmadığına ve bir terör eylemine katılarak suç işlediğine göre, tanınmamak ve kimliğini gizlemek için, kamera kayıtlarına takılırsa kimliği açığa çıkmasın ve güvenlik görevlilerince yakalanarak özgürlüğü zarar görmesin düşüncesiyle maske takar.

Görülüyor  ki, maske takan şahsın tek amacı,  kendi özgürlüğü için, tanınmasını engelleyerek, güvenlik güçlerini aldatmak, kimliğini gizlemek ve ele geçmemektir.

Bir eylemcinin tanınmamak ve kimliğini gizlemek, dolayısıyla soruşturma ve kovuşturmaya uğrayarak özgürlüğünü kaybetmemek amacıyla yüzüne maske takmasından daha doğal bir davranış olamaz.

Sen güçlü ve kararlı bir iktidarsan, emrindeki güvenlik güçlerini yerinde ve zamanında etkin bir şekilde kullanarak, yüzlerinde maske olsa da olmasa da, eylemcileri kıskıvrak yakalayıp yasal gereğini yapabilmelisin.

Güçlü ve güvenilir bir iktidar için, eylemcinin maskeli olması bir bahane olamaz.

Bize göre, eylemcinin maskeli olmasının, güvenlik güçlerinin işlerini kolaylaştırması açısından faydası da vardır. Zira, bir kişi, eylem yerinde veya yakınında, eylemci olduğu şüphesiyle yakalandığında, şayet maskeli ise, hiç değilse maske onun için aleyhe delil olabilir. Bu sayede, Tayyip Bey'in, Cumhurbaşkanı seçilmesine rağmen, başka hiçbir işi yokmuş gibi, bir türlü unutamadığı ve hala sıkça dile getirmeye devam ettiği Gezi Olayları sırasında öldürülen ve yine Tayyip Bey'in dün yaptığı bir konuşmasında tekrar dile getirerek, evine ekmek almaya giden değil, teröristlerin maşası olan bir kişi olduğunu hala savunduğu rahmetli küçük Elvan gibi, ekmek almak için mi eylem yerinden geçiyordu, yoksa gerçekten eylemlere katılmak için mi orada bulunuyordu tartışmaları belki sonlanabilir.

Maske bir gizleme ve aldatma aracı olduğu ve maske takanın, bu şekilde kimliğini gizleyerek yakalanmamak için kendisine bir çıkar ve fayda sağladığı düşünüldüğünde, çözüm sürecinin zarar görmemesi için, sürecin devamınına, bize göre başlamasına engel teşkil eden bir konuda, halkımızdan bazı gerçekleri gizlemenin, bir eylemcinin maske takarak gizlenmesinden bir farkı var mıdır?

Bizc bir farkı yoktur. Her ikisinde de, yakalanma korkusu, gizli kalmaması gereken bazı gerçeklerin ortaya çıkmasından duyulan korku ve gerçeklerin ortaya çıkması ile uğranılacak olan kayıplar, vardır.

Ne demek istediğimizi anladığınızı, görür gibi oluyorum.

Evet, Ahmet Bey'in çözüm süreciyle ilgili bir itirafını dile getirmek istiyoruz.

Ne demiş Ahmet Bey?

“PKK'nın silah bırakmadığını ve ülkeyi terk etmediğini biliyorduk.Ama, barış (!) sürecinin bozulmaması için göz yumduk” işte bu da, seçimle iş başına gelen siyasal iktidarın; gizli kalmaması gereken bazı gerçekleri milletinden gizlemek amacıyla, gözlerine ve dillerine taktıkları maskelerdir.

PKK militanları, çözüm sürecinin başlaması için yapılan gizli mütabakatlara uymuyor ve sürecin olmazsa olmaz ilk koşulu olan silahlarını bırakıp ülkeyi terketmiyorsa, çözüm sürecinin başladığından bahsedilebilir mi ki, çözüm süreci zaafa uğrasın, başlamayan bir srecin zaafa uğraması ve bozulması olabilir mi? Halkımız aptal mı? Zaten hepimiz, PKK'nın silah bırakıp ülkeyi terketmediğini hergün televizyonlara yansıyan eylemlerinden görüyor ve öğreniyorduk. Bu konuda gerçekleri gizleyerek halkı aldatmaktaki  asıl amacın, yaklaşan seçimlerde ortalığı güllük gülüstanlık göstererek oy avcılığı yapmak olduğunu en azından bizler biliyorduk.

Sayın Ahmet Bey; bu itirafıyla, kendisinin de, temelinde gizleme ve aldatma yatan maske takanlardan bir farkının kalmadığının farkında mıdır acaba?

22/Ekim/2014
Güner YİĞİTBAŞI
İzmir Barosu Üyesi Avukat

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget