Okullarımızda zorunlu din dersleri kapsamına 10 yaşındaki beşinci sınıf öğrencileri de alındı ya, başta Milli Eğitim Bakanı olmak üzere tüm iktidar sözcüleri benzer söylemlere başvuruyorlar, kamuoyunu aldatıyorlar.
“Avrupa ülkelerine bakın” diyorlar, hepsinde “zorunlu din dersi var!” Oysa bu söylemin aslı astarı yok!
***
Bir bakalım: Fransa, Slovenya ve Arnavutluk
dışında hemen hemen tüm Avrupa ülkelerinde okullarda din dersi veya bu
dersin yerine konulan bir ders görülüyor. Güney Avrupa ve Orta ve Doğu
Avrupa ülkeleri ile Finlandiya, Avusturya ve Almanya’da din dersleri
mezheplere göre düzenleniyor. Katolik ve Protestan öğrenciler ayrı
dersler görüyorlar. Bazı ülkelerde öğrencilere din dersi dışında “dinler üstü” bilgiler içeren seçenekler sunuluyor. Bu seçenek dersler “Ahlak (Etik)”, “Felsefe”, “Değerler ve Ölçüler” başlığı
altında veriliyor. Örneğin, Portekiz, Belçika, Lüksemburg ve İspanya’da
öğrenciler alacakları bu dersleri ders yılı başında belirliyorlar. Din dersinin zorunlu olduğu Almanya’da öğrenciler kendi mezheplerine (Katolik veya Protestan) göre ders görüyorlar. Bazı bölgelerde okullarda İslam da ders olarak okutuluyor. Bremen ve Brandenburg eyaletlerinin ise özel bir durumu var. Bremen Sözleşmesi’ne göre 1 Ocak 1949 tarihinde bu eyaletlerde öğrenciler din derslerinden muaf tutulmuş, bu uygulama bugün de sürüyor.
***
Avusturya’da din dersleri zorunlu, Katoliklik ve
Protestanlık dışında Ortodoksluk mezhebi ile Yahudi, İslam, Budizm
dinleri de bu ders kapsamında yer alıyor. Avusturya’da, deneysel bir
uygulama olarak 1997 yılından bu yana okullarda “dinler dışı” içerikte ahlak öğretileri de bir seçenek olarak öğrencilere sunuluyor. Nüfusunun neredeyse tümü Katolik olan İtalya’da başka din ve mezheplerdeki öğrenciler de 1987’den bu yana Katolikliği işleyen zorunlu din dersine arzu ettikleri takdirde girebiliyorlar. Bunlar aileleri ve okul eğer anlaşırsa masrafları üstlenmek koşuluyla kendi din ve mezheplerinin işleneceği dersleri alabiliyorlar. Okullar din derslerine girmek istemeyen öğrencilere seçenek olarak “Yurttaş ve İnsan Hakları” dersini sunuyor. Bu derse girmek de öğrencinin arzusuna bağlı.
***
Yunanistan’da ise din dersleri konusunda Türkiye
ile başa baş yarışabilecek bir bağnazlık sergileniyor. Yunan
okullarında Ortodoksluk öğretimi zorunludur. Bu derse girmek istemeyen
öğrenciler için tek seçenek olarak okulla ilişkisini kesmek kalıyor.
Batı Trakya’daki durum ise farklı. Buradaki Müslümanların kendi
dinlerini öğrenme hakkı 1923 Lozan Antlaşması ile güvence altına
alınmış. Bilindiği gibi Yunanistan’ın resmi sözlüğünden “Türk” sözcüğü çıkartıldı. Batı Trakya’daki Türk nüfusu “Müslüman nüfus” olarak adlandırılıyor. 2007 yılına kadar Batı Trakya’daki okullarda din dersleri Türkçe olarak verilirken çıkartılan bir yasayla bu derslerin Yunanca olarak verilmesi uygulamaya sokulmak istendi. Batı Trakya Türkleri bu uygulamaya karşı direnince yasanın uygulanması altı yıl gecikti. 2013’ten bu yana Batı Trakya okullarında İslam dini ve Kuran Yunanca olarak veriliyor.
Bu uygulama Türkiye’de 10 yaşından başlayarak Alevi çocukları Sünni-İslam derslerine zorlamak kadar insan hakları ile bağdaşmayan bir tutumdur.
Din dersleri konusuna arada bir değineceğiz.
Deniz Kavukçuoğlu /Cumhuriyet
Yorum Gönder