Arabanın içinde yola çıkmayı beklerken, ben de elime bir kitap almış okuyordum. Ekipteki öğretmen arkadaşlarından biri beni yavaşça dürterek, “çeksene, çeksene bunu”, diyordu.
Başımı kitaptan ayırıp ön tarafa doğru baktığımda, direksiyon başında oturan otobüs şoförünün yanında dikilen, o anda hiç tanımadığım bu adamı gördüm. Bana göre yüz tarafı gölgeli olduğu için yüz hatlarını seçemediğim bu adama bakarken, arkadaşıma, “neyi çekeyim ben adamı tanımıyorum ki”, dedim. Öğretmen arkadaş, “sen kalk çek, Atatürk’ün benzeri adam, kalk çek” diyerek ısrar etti.
Kitabı hemen bırakıp adama daha dikkatli baktığım zaman, kalkık kaşları, tanınan yüz hatları ile gerçekten Atatürk’e çok benzeyen bu adam beni heyecanlandırdı ve fotoğraf makinemi ve ses alma cihazımı da kaparcasına alarak doğruca ona doğru yürüdüm.
Ben toparlanıp makinemi alıncaya ve de yanına varıncaya kadar, “Atatürk’e çok benzeyen adam” konuşmaya başlamıştı.
Konuşmasının sözlerini kaçıracağımın endişesi ile ve daha rahat ses alacağım düşüncesi ile Atatürk’e çok benzeyen adama, “bir dakika bir dakika lütfen” diyerek, adamın konuşmasını durdurdum. Ses alma cihazımı alıp, “size bir madalya takmak istiyorum” dedim, ses alma cihazının ipini “Atatürk’e çok benzeyen” adamın boynuna taktım, “şimdi devam edelim” dedim.
ATATÜRK’E ÇOK BENZEYEN ADAM KİMDİ?
Nejdet Bardak zaman zaman törenlerde Atatürk’ün mareşal elbisesini, bazen sivil elbisesini giyip, Atatürk’ü anlatıyormuş, çocuklara. [2]
Biz de otobüsün içinde, Atatürk’e benzeyen, Atatürk hayranı bu emekli eğitimciye hayran kaldık. Onu dinlerken ben de otobüsün içinde onun resimlerini çektim.
Kendisi otobüsün içinde şunları anlattı:
“-Giden sene Ukrayna’nın bir şehrinde belediye başkanının ricası üzerine, onların da yapmış oldukları bir festivalde, Atatürk’ü temsilen Türkiye ve Ukrayna kardeşlik valsı yaptım. Atatürk’ümüzün çok sevdiği oyunlardan Sarı Zeybeği oynadım. Osmanlının son çöküş zamanı Cumhuriyetin kuruluşu ve Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal hakkında kısa ama öz vurucu bilgiler, halkına sundum. Bir bayan eşim oralı, Ukrayna diliyle Ukraynacaya çevirdi ve çok memnun olduklarını belirttiler. Güzel bir program oldu, ben mutluyum”.
MUSTAFA KEMAL BULGAR KIZI MİTİ’YE AŞIKTI
“Beni bir aileye götürdüler, ailenin kapısı açıldı, 85 yaşındaki bir hanımefendiye adımı soyadımı söylediler, şöyle bir baktı, “Atatürk” dedi. Düşünebiliyor musunuz ve ağladım.
Bulgaristan’da 65 yaşında bir sahne hazırlanıyor, bir eczacı ama çok güzel bir bayan, yanındaki hanımefendiye dedim ki, “bir sorar mısınız, Miti de bu hanımefendi kadar güzel miydi. Raftan merdivenden indi geldi gözlerimin içine bakarak, “ben güzel miyim, Miti o kadar güzeldi ki Mustafa Kemal âşık oldu”. [3]
Miti Bulgar kızıdır, orada bir kral parkı vardır. Generaldir ama 1912 yıllarında askeri ateşe-militer olarak görevlendirilmiştir. Oradaki orduları denetler, ama Sofya’daki kral parkında görev bittikten sonra dinlenir. Oradaki halkın davranışlarını inceler. Bir 10 yaşındaki Bulgar çocuğunun elinde güvercin vardır. Güvercinin bir ayağı iple bağlıdır, ipin bir ucu da çocuğun eline bağlıdır. Ara sıra havaya fırlatır, ancak bir yere kadar uçar, çocuk iple çeker, çocuk tabi kuş zorlanır, bunu izleyen Mustafa Kemal kalkar, çocuğa der ki:
“Çocuk bu güvercini bana sat”. Çocuk da der ki, hayır o benim oyuncağım satamam”
Mustafa Kemal, cebinden bir miktar para çıkarır:
“-Çocuk bu güvercini bana sat”. Çocuk:
“Hayır” der, “gene satamam”.
Mustafa Kemal’in kişilik özelliği karar verdi mi mutlaka yapacak o işi. Mustafa Kemal daha fazla para çıkarır, çocuğa uzatır. Çocuk bakar ki, çok para. Güvercini Mustafa Kemal’e satar.
Mustafa Kemal artık o güvercin’in sahibidir, ani bir hareket, güvercinin ayağındaki ipi çözer ve havaya fırlatarak ve güvercinin özgürlüğünü verir.
Bundan etkilenen o güzel, güzel mi güzel Miti etkilendiği için, çok iyi bir davranış olduğu için hüngür hüngür ağlar, koşar gelir ve Mustafa Kemal’e sarılır, Mustafa Kemal hayret eder, biraz durur, “nedir acaba sizi bana getiren” diyen Mustafa Kemal bakar ki, o kadar güzel bir kız. O zaman Kurmay Binbaşı ve daha sonra Miti.
Beğenmek beğenilmek yaratanın, canlılara vermiş olduğu bir duygudur, beğenmiyorsanız, beğenilmek duygunuz yoksa anormalsiniz demektir.
Mustafa Kemal de böyle bir insandır, tabi ki etkilenecek.
Miti’nin babası Osmanlı ordusunda Bulgar asıllı bir subaydır. Mustafa Kemal’i de ateşe militer bildiği için bu arkadaşlığı engeller. Ve bunu anlatan hanımefendinin ellerini öptüm ve ağladım. (Nejdet Bardak’ın sesi kısıldı, ağlamaklı oluyordu) “Çünkü benim atamı benden daha iyi biliyordu. Ama asıl düşmanlar bizim içimizde, yurt dışında Mustafa Kemal’in aleyhinde bir tek kelime dahi duymadım.
Dün aşuredeydik, yazıklar olsun bunlara, sanki Osmanlı Türk ordusuydu Çanakkale’deki bizim atalarımız Türk değildi, İzmir Marşını çalmadılar, Çanakkale’yi çalmadılar yazıklar olsun onlara. (İktidar mensuplarının nedense İzmir Marşı’na karşı bir alerjileri var, hele “Adalet Yürüyüşüne denk geldiği için olmalı”). Ama biz varız”.
Ankara ekip Yöneticisi Mehmet Ayhan konuşmaya katılarak şöyle dedi:
“-Necdet Bey, biz böyle grupça Mustafa Kemal’in zafer kazandığı Dumlupınar abidelerinin olduğu yere gidiyoruz”. Necdet Bardak da:
“-Öyle mi, oralara benden de selam götürün” dedi.
“Atatürk'e benzeyen bulut, Atatürk'e benzeyen dağ silüeti gibi şeylerin yanı sıra sosyal medya ve televizyonlarda sık sık Mustafa Kemal Atatürk'e benzeyen insanların haberleri çıkıyor. Kimi gerçekten çok benzerken, bazıları benzediğini sanıyor. Bunlar arasında bazı filmlerde Mustafa Kemal Atatürk'ü canlandıranlar da var. Her biri belli açılardan Atatürk'ü andırsalar da genel olarak birbirlerine pek benzemiyorlar gibi.
Ama aslonan Atatürk’e fizikçe benzemek değil, onun fikirlerini benimsemekle olur, Atatürk gibi olmak.
1. Göksel Kaya:
İzmir'de yaşayan Göksel Kaya, tiyatro ve sinema oyuncusu. Kaya, sık sık program ve etkinliklere konuk oluyor. Özellikle Anıtkabir'deki anmaların vazgeçilmez yüzü haline gelmiş. Kaya, Sinan Çetin'in yönettiği 'Çanakkale Ruhu' isimli filmde Atatürk'ü canlandırmıştı.
2. Mesut Yontan:
İzmir'de elektrikçilik yapan Mesut Yontan'ın metroda çekilen bu fotoğrafı sosyal medyada oldukça hızlı yayılmış ve üzerine bolca konuşulmuştu.
3. Ayhan Ayber:
İzmir'in Tire ilçesinde yaşayan Erzurumlu Ayhan Ayber, Orman Bölge Müdürlüğü'nden emekli.
4. Ali Ayhan:
Udi sanatçı Ali Ayhan, İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı'nda öğretim üyesidir.
5. Nejdet Bardak:
Milli Eğitim Müfettişliği'nden emekli olan ve Bursa'da yaşayan Nejdet Bardak da tiyatro ve sinema oyuncusu.
Bu da Nejdet Bardak beyin aşırı ince şakalarından biri
Atatürk'e benzetilen ve adını bilmediğimiz bu amca, aşırı ince esprisiyle meşhur olmuştu.
6. Atatürk'e benzeyen Alman turist:
Adını bilmediğimiz bu Alman vatandaşı abimiz de Atatürk'e olan benzerliğiyle sosyal medyada bolca konuşulmuştu.
"Bıraksalar, ince uzun bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
Bodrum Kalesi'nden Gümbet Plajına atlayacaktı"
7. Adını bilmediğimiz bir diğer Atatürk'e benzeyen amca
Atatürk'ün giydiğine benzer bir smokinle gezen bu amcamız da Atatürk'e benzetilmiş ve çok sayıda insan kendisiyle birlikte fotoğraf çektirmek istemişti.
8. Yine metro, yine Atatürk'e benzeyen amca
Metroda görenlerin hayretler içinde kaldığı ve bol bol selfie çektiği bu amcamız da Atatürk'e olan benzerliğiyle sosyal medyada konuşulmuştu.
9. Atatürk'e benzeyen isimsiz bir amca daha
Adını bilmediğimiz bu amcamız da Atatürk'e olan benzerliğiyle görenlerin yoğun ilgisine mazhar olmuştu. [4]
Cevat Kulaksız
ckulaksizster@gmail.com
DİPNOTLAR
[1] Nejdet Bardak aslen Isparta Yalvaç Kuyucak Kasabasından olup Bursa’da oturuyor
[2]https://egirdirakingazetesi.com.tr/haber_detay.asp?haberID=6048&HaberBaslik=ataturke-benzerligiyle-dikkat-ceken-nejdet-bardak-
[3] Asıl adı Dimitrina idi, ama kısaca Miti diyorlardı)
[4]https://egirdirakingazetesi.com.tr/haber_detay.asp?haberID=6048&HaberBaslik=ataturke-benzerligiyle-dikkat-ceken-nejdet-bardak-
Yorum Gönder
Düzeltme: Yazının ilk paragrafında görülen "9 Temmuz 2017 günü, Ulusal Eğitim Derneğinin Antalya-Isparta yöresine düzenlediği geziye katılmıştık" cümlesinin doğrusu istem üzerine şöyle olacaktır:
6-9 Temmuz 2017 günlerinde öğretmenler-akademisyenlerce Antalya-İsparta yöresine düzenlediği geziye katılmıştık. Düzeltiriz.