Tarihin Anımsattıkları - Gündüz Akgül

Tarihin Anımsattıkları - Gündüz Akgül
Sevgili Dostlar,
Cumhuriyet gazetesi yazarlarından Şükran Soner’in 04.12.2014 tarihli köşe yazısında geçen bir tümce, beni çok gerilere götürüp anımsattığı öyküyü sizlerle paylamama neden oldu…
Sayın Soner yazısında şöyle diyor;
“Meclis çoğunluğunu, talimatla neye kaldırıldığı bile bilinmeyen parmakların çoğunluk sayısı, onay makamı olarak işletilen Cumhurbaşkanlığı onaylamalarıyla, hak-hukuk çiğneyen sayısız parti dayatması yasaların çıkarması ile de yetinmiyorlar.”
Bu satırları okuyunca, 1950 yılında Demokrat Parti (DP) iktidara geldiğinde 10 yaşında, 1960 yılında darbe ile devrildiğinde 20 yaşında olan ben, birçok olayın canlı tanığı olarak gerilere gittim…
Örneğin;
-DP tarafından kurulan ve yurttaşları ayrıştıran “Vatan Cephesi”ne kaydolanları listesi her gün radyolardan saatlerce okunup yurttaşlarda, herkesin DP’yi desteklediği algısı yaratılmaya çalışılıyordu…
Hatta bu konuda ölenlerin adlarının bile okunduğu yolunda öyküler anlatılıyordu…
-Yassı ada mahkemeleri sırasında ortaya çıkan enteresan sorular ve karşı savunmalar, acı acı güldürmeye neden oluyordu…
Bu öykülerden (daha doğrusu gerçek olan) ikisini anlatmaya çalışacağım…
Celal yardımcı, Avukat olup 3 dönem Ağrı, bir dönem İstanbul Milletvekilli yapmıştır…
Halis Öztürk, Kürt kökenli olup, Türkçesi biraz kıt olan ve Yassıada da yargılanan Ağrı milletvekili ve anlatacağım öykünün kahramanıdır…
Mahkeme Başkanı Halis Öztürk’e,  Anayasa'yı tağyir (bozma) ve tebdil (değiştirme) edip ayaklar altına almışsınız, suçlama karşısında savunmasını sorar.
Öztürk’ün yanıtı muhteşemdir! “Vallahi hâkim bey Anayasa'nın ayaklarımızın altında olduğunu bilseydim hiç çiğner miydim?”
Yine Mahkeme Başkanı Öztürk’e sorar. “Tahkikat Komisyonunun kurulmasına parmak kaldırmışsın, savunman nedir?”
Öztürk yine insanı güldürerek müthiş! Bir yanıt verir…
“Vallahi Hâkim Bey, bir kanun görişilirdi, bizim Celal’e sordum Celal bu gır mı? (hayır mı?), şer mi? Celal gır deyince parnak (parmak) kaldırdım.”
Bu örneklerdeki parmaklar, Sayın Soner’in yazısında belirtiği “talimatla neye kaldırıldığı bile bilinmeyen parmakların” benzeri gibi değil mi?
Kıssadan hisseler…
Yorum sizin…

04.12.2014
Gündüz AKGÜL
Emekli Cumhuriyet savcısı

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget