Bu noktaya gelmelerinde sorumluluğun yok mu?

Sosyal medya hesabından açıklama yapan Bahçeli, Oğan’ı “müptezel” olarak nitelendirdi.. Bahçeli bunu söylüyor ama, AKP’nin bu noktaya gelmesinde Devlet Bahçeli’nin büyük bir sorumluluğu vardır.

Bu noktaya gelmelerinde sorumluluğun yok mu?
Tartışma programlarının değişmez sivri dilli ve herkese hakareti kendine hak bilen, Eski AKP MKYK üyesi Ayhan Oğan’ın “Şimdi biz yeni bir devlet kuruyoruz, beğenin beğenmeyin bu yeni devletin kurucu lideri Erdoğan’dır” söyleminden sonra olması gereken oldu.
Laik Cumhuriyet, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk sevdalıları gereken tepkiyi gösterdiler.
Bu tepkilerden sonra AKP’nin, has adamına sahip çıkmayacağını biliyordu. Aynisi oldu. Ayhan Oğan İyot gibi açığa çıktı.
Bu konuda ilk günde gereken tepkimi “YENİ DELET Mİ KURULUYOR” başlıklı yazımla göstermiştim.
Bu yazıda, öteden beri AKP’in bu günlere gelmesinde büyük katkısı olan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin tepkisi üzerinde duracağım.
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Bahçeli, Oğan’ı “müptezel” olarak nitelendirdi ve “yeni bir devlet kuruyoruz ağzının kirli bir FETÖ ağzı, aynı zamanda manda ve himaye arayan ihanet ortaklarının karanlık bir arayışı” olduğunu söyledi. Devamla, “15 Temmuz’u basamak yaparak, 16 Nisan’ı bahane ederek yeni devlet, yeni kurucu amacında olan varsa, aklını başına, ayağını da denk alsın. Milli Mücadele’yi 15 Temmuz’la kıyaslamak, fırsattan istifade Türkiye’yi budamak ihanettir, niyet sahipleri karşılarında MHP’yi bulacaktır. İnanıyorum ki, bu olanlardan, Cumhurbaşkanı da rahatsız ve memnuniyetsizdir. Aksini düşünmek ise milli bir felakettir” dedi.
Bahçeli bunu söylüyor ama, AKP’nin bu noktaya gelmesinde Devlet Bahçeli’nin büyük bir sorumluluğu vardır.
Örneğin;
--28.05:1999-18.11.2002 tarihleri arasında hükümeti kuran DSP, MHP, ANAP Koalisyonu Başbakan yardımcısı Devlet Bahçeli 7 Temmuz 2002'de aldığı kararla 3 Kasım 2002'de seçim yapılmasını istemiş ve koalisyonu bozarak ülkeyi erken seçime götürüp AKP’nin 03 Kasım 2002 seçimlerinde iktidar olmasının yolunu açmıştı.
-2007 yılında Cumhurbaşkanlığı seçimi gündeme geldiğinde, Anayasa Mahkemesinin 367 kararından sonra AKP, herkesin üzerinde anlaşmaya varacağı bir aday belirleme noktasına geldiğinde, Devlet Bahçeli Cankurtaran simidi gibi AKP’nin imdadına koşarak, “biz oturumlara katılacağız” diyerek 367 çoğunluğunu sağlayacağı söyleminden sonra, AKP üzerinde anlaşılacağı aday niyetinden vazgeçerek, kendi adayı olan Abdullah Gül’ün seçilmesini sağlamıştı. Abdullah Gül bu görevde kaldığı 7 yıllık süre içinde AKP’nin çıkardığı tüm yasaları onaylayarak, AKP’nin istediğini yapmasına katkıda bulunmuştu.
-07 Haziran 2015 tarihinde yapılan genel seçimlerde, AKP %40,9 oy oranı ile 258 milletvekili çıkararak tek başına iktidarı olmayı kaybettiğinde, muhalefet partileri (CHP, MHP, HDP) %54,4 oy oranıyla 292 milletvekili çıkarıp koalisyon hükümeti kurma yeter sayısını yakaladığı halde, Bahçeli daha ilk gün hiçbir koalisyona girmeyeceğini ve erken seçim yapılmasını gündeme getirince, AKP’nin CHP ile yaptığı koalisyon çalışmaların sürüncemede bırakarak yeniden seçim için gerekli 45 günün tamamlanmasına 3 gün kalan görüşmelere son vermiş ve Cumhurbaşkanı kalan 3 günde ana muhalefet Partisi CHP Genel Başkanına hükümeti kurma görevi vermeyip, 45 günü tamamlayarak, ülkeyi yeniden seçime götürmüş ve 01 Kasım 2015 tarihinde yapılan seçimde AKP yeniden tek başına iktidar olmuştu.
-16 Nisan 2017 tarihinde yapılan Anayasa değişikliği ile kurucu irade tarafından kabul edilen parlamenter sitemden,  Cumhurbaşkanlığı (Türkiye usulü Başkanlık) sistemine geçişte, öneri Bahçeli tarafından gündeme alındığı gibi evet diyenlerin safında yine devlet Bahçeli ve partisi olduğu herkesin bilgisi dahilindedir.
Bahçeli’nin AKP’ye yardımları bunlarla sınırlı değildir. Bu kadarla yetineceğim.
Terbiyem söylemeye elvermiyor ama, bu yardımlardan sonra yazılı ve görsel basında MHP, AKP’nin stepnesi olarak dile getirildiği söylemi hala belleklerde tazeliğini korumaktadır.
Şimdi Devlet Bahçlei çıkıp Laik Cumhuriyet, kurtarıcı ve kurucu lider Mustafa Kemal Atatürk aleyhine söz söyleyen ve Türkiye Cumhuriyeti yerine yeni devlet kurulacağını ve liderininde Recep Tayyip Erdoğan olacağını dile getiren tetikçiye posta atmaya çalışıyor.
Öncelikle, Sayın Bahçelinin küllahını önüne koyup bu duruma gelişimizde kendi sorumluluğunu düşünmesi gerekmektedir.
Yoksa, günaydın Sayın Bahçeli, güldürme insanları derler.
Rahmetli devlet adamı İsmet İnönü’nün dediği gibi “Hadi canım sende”…

06.08.2017
Gündüz AKGÜL 
Emekli Cumhuriyet Savcısı

Gündüz Akgül

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget