Yakalanan fail ilk ifadesinde Reyhanlı saldırısının planlayıcısı olduğunu itiraf etmiş, bu eylemin arkasında Suriye'nin istihbarat birimi olan Muhaberatın olduğunu, talimatı onlardan aldıklarını beyan etmiştir.
Failin, eylemin arkasında Suriye Muhaberatının olduğuna ilişkin beyanı, büyük bir ihtimal ile doğrudur.
Suriye, Rusya ve İran güçlerinin; İDLİP'te yuvalanan ve sıkışıp kalan muhalif silahlı unsurları temizlemeye yönelik silahlı harekatının gündemde ve bu harekata karşı Türkiye'nin koyacağı tavrın belirsiz ve önemli olduğu bir sırada, Reyhanlı failinin yakalanarak bu eylemin arkasında Suriye'nin olduğunu açıklaması, Türk yetkililerin zaten karışık olan kafalarını iyice karıştıracak ve Suriye yönetimi ile doğrudan görüşme ihtimali tamamen suya mı düşecektir?
Bize göre dış politika ve diplomaside, kızgınlıkların, dargınlıkların, intikam duygularının, hissiyatın ve duygusallığın yeri olmamalıdır. Reyhanlı saldırısının arkasında Suriye'nin bulunduğu sürpriz de değildir, kimse darılmasın ve gücenmesin, Suriye'nin iç işlerine karışan, bir hafta sonra Şam’daki Emevi Camisinde Cuma namazı kılacağız diyecek kadar Suriye yönetimine düşmanlık gösteren ülkemize, Suriye'nin de düşmanlık besleyeceği inkar edilemez bir gerçektir.
Bu nedenle, sevindirici olana Reyhanlı failinin yakalanması ve onun Suriye'yi suçlayan beyanları; Türk yetkililerin, İDLİP konusunda, bölgenin koşullarına uygun, diplomasinin zorunlu kıldığı duygusallıktan uzak, aklı selime, bölgenin ve ülkemizin kısa ve uzun vadeli menfaatlerine en uygun ve yararlı kararı almalarının önüne asla geçmemelidir.
Türk yetkilileri; Suriye'nin toprak bütünlüğüne, yaptıkları açıklamalar gibi gerçekten saygılı, bunda gerçekten samimi ve en önemlisi de, Suriye’nin Fırat’ın doğusunda kalan Kuzey bölgesinde bir Kürt oluşumundan rahatsız iseler, Reyhanlı failinin beyanlarına rağmen, duygusallıktan, kişisel kızgınlıklardan, kin ve nefretten sıyrılarak, bölge barışı ve ülkemizin menfaatlerini gözeterek kalıcı olduğu anlaşılan Esad yönetimi ile doğrudan ilişki kurmak zorundadırlar.
Güner Yiğitbaşı
13/09/2018Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Yorum Gönder