"Yazıyorsun da ne oluyor?" diyerek avutuyorum kendimi. Yaşamaya dair umutlarımızı yitirmişiz sanki…
Uzmanı değilim hiçbir konunun. Belki bu yüzden kılı kırk yarıyorum konuşurken ama bir şey biliyorum, bu kadar yalanla yıkılmadıysa bu ülke kolay yıkılmaz. Ferah tutun yüreğinizi.
"Devlet Baba" yalancı çobana dönmüş, kuşkuyla bakılıyor her açıklamaya. Bir terör saldırısı, bir patlama yaşanıyor; resmi ağızlardan çıkan her açıklama kuşkuya yer bırakmayacak kadar "yalanmış" gibi geliyor.
Çünkü "Yalan yuva yapmış ağızlara." Vatandaştan gizleyince kimse bir şey bilmez diye kodlanmış kafalar, aynı yalanları onlarca yıldır tekrarlıyorlar.
Tansu Çiller’in Başbakan, Doğan Güreş’in Genelkurmay Başkanı olduğu dönemde PKK’nın etkinliğini artırdığı yıllar yine. Şehit cenazeleri yine bugün olduğu gibi kanıksanır duruma gelmiş.
Yine bir karakol baskını sonrası haberler klasik söylemlerle veriliyor ve ne olduğunu hiçbir zaman anlayamadığım o cümle geliyor her haberin sonuna: "Bölgede geniş çaplı operasyon başlatıldı."
Yani ondan önce dar çaplı bir operasyon varmış da bu yüzden çocuklarımızı yitirmişiz anlamı çıkıyor aslında ama propaganda yöntemleri 20.yüzyılın başından kalma olduğu için her katliam sonrası devam ediyor bu komedi.
Kuzey Irak'taki PKK kamplarının bombalandığını söylüyorlar 30 yıl önceki gibi ama ne donanımlı kamplarsa hâlâ yerinde duruyor. Şimdi nasıl inanırsınız siz resmi açıklamalara?
"Çok şehit verdik ama çok sayıda teröristi de etkisiz hale getirdik." türü gaz alıcı yalanlar kelimesi kelimesine aynı o yıllarda da. O zaman da haykırmak geldi içimden şimdi de haykırıyorum; "Biz de onlardan öldürdük ama … gibi açıklamalarla İçimiz soğuyor mu sanıyorsunuz? Gidenleri geri getiriyor mu?"
Dönelim o gün anlatılan masala, Ağrı Dağı operasyonu yapılıyor ve "700 terörist etkisiz hale getirildi" yalanı atılıyor ortaya. Topluyorlar gazetecileri bir uçağa, Başbakan Çiller de var uçakta Genelkurmay Başkanı da.
Uçak sohbetleri önemlidir bu meslekte. Liderler yerde söyleyemediklerini havada söylerler belki de -havada kalır sorumluluğu olmaz-, diye düşünüyorlardır kim bilir?
Daha sonra DYP milletvekili olan ama ismi hatırlanamayınca "Şu ... olmazsa etek giyerim diyen paşa neydi adı?" diye anılarda kalan Güreş Paşa'ya sormuştum: "Paşam, 700 terörist öldürüldü, demiştiniz. Birkaçını görüntülesek daha inandırıcı olmaz mı?" (Size inanmıyorum diyemezdim ya!)
Güreş paşa düşünmeden yanıt verdi. "Cenazelerini taşıyorlar."
Bu kez dayanamadım, "Komutanım, ben uçağın koridoruna yatsam beni koridor sonuna kadar taşıyabilir misiniz? üstelik 700 kişi ve Ağrı Dağı’ndan söz ediyoruz"
Tahmin edeceğiniz üzere sohbet orada bitti.
Kim öğretiyor bunlara bu beceriksiz yalanları? 40 yılda hiç mi bir şey değişmez?
Türkiye’nin kalbinde bombalar patlıyor. Bombacılar, turist gibi tüm ülkeyi geze geze geliyorlar fark etmiyorsunuz ama bomba patladıktan sonra 2 saat geçmeden bombacının kimliği ve bağlı olduğu örgüt parçalanmış cesedinden belirleniyor.
Bu halkı bu kadar mı salak sanıyorsunuz yoksa internet çağından mı haberiniz yok?
Gerçekler artık gizlenemiyor. Alooo, neyin kafası bu? Uzayda marul yetiştiriyorlar efendiler...
Elinizde bizi izlemek ve dinlemek için kullandığımız akıllı telefonlar var ya! Oradan internete girerseniz her şey görünüyor. Hatta o sokak aralarında açılan hendekler bile.
Bizlere yaşattığınız cehennem üzerine inşa ettiğiniz cennet uzun ömürlü olmuyor artık..
Yani dostlar, yeni değil hükümetlerin yalanları...
Tayfun Talipoğlu/abcgazetesi
Yorum Gönder