Günaydın sayın Erdoğan!...

Günaydın sayın Erdoğan!... Allah’ın sopası yok, insanlar bazen kendi sopalarıyla kendilerini de dövebiliyorlar. Allah tüm insanlara, kendi söylediklerini öncelikle kendi kulaklarının duymasını nasip etsin.

Günaydın sayın Erdoğan!...
AKP Genel Başkanı zorda.
ERDOĞAN; başka partileri yok edip, onların bit pazarına düşen liderlerini kendi partisine dahil ederek, onlara “U” dönüşü yaptırmaya, eskiden AKP için söyledikleri en ağır sözleri yalatmaya alıştığı için, bu sefer AKP'den koparak  AKP'ye rakip olabilecek yeni parti kuran, eski başbakan ve bakan seviyesindeki arkadaşlarını yemeye ve onları yolsuzlukla, dolandırıcılıkla suçlamaya başladı.
Dinime söven Müslüman olsa bari.
Neymiş efendim, Şehir Üniversitesini kuran Bilim ve Sanat Vakfına İstanbul Kartal Cevizlideki TEKEL arazisini bedelsiz devretmişler ve Halkbank'dan kredi kullanmalarına olanak sağlamışlar.
Aslında bu araziyi,2009 yılında adı geçen üniversiteye bilmem kaç yıllığına bedelsiz tahsis eden bizzat ERDOĞAN'ın kendisi.
Bu tür değerli  kamu arazilerinin, bedelsiz olarak vakıflara tahsisi yanında, bedelsiz devri için yetki veren yasayı 2014 yılında çıkaran da AKP meclis çoğunluğu. Kamu arazilerinin bedelsiz devrine yetki veren bu yağma Hasanın böreği yasasının çıkarılmasından ERDOĞAN habersiz midir?
Asla.
AKP'de; milletvekilleri, ERDOĞAN'dan habersiz bırak yasa çıkarmayı, ERDOĞAN'dan habersiz su içemezler.
Bu arazinin devrini başbakanlığı döneminde, Özelleştirme İdaresi Başkanı olarak gerçekleştiren DAVUTOĞLU; zamanında ERDOĞAN'ın güvenini kazanan ve onun tarafından partinin başına getirilerek başbakan atanan kişi.
DAVUTOĞLU, gerçekten başbakan gibi hareket etmeye başlayınca, her konuda ERDOĞAN'a biat etmeyince yolları ayrıldı ve başbakanlık görevinden alınarak parti içinde itibarsız ve yetkisiz kılındı, dışlandı ve bugünlere gelindi.
DAVUTOĞLU; yeni parti kurarak politikaya devam kararı alınca, ERDOĞAN'ın aklı başına geldi birdenbire.
ERDOĞAN; kendisinin sıkça başvurduğu, yüzlercesini yaptığı, kamu arazilerinin vakıflara tahsisi ve devri, kamu bankalarından kredi kullandırılması  işlemlerini suç ve dolandırıcılık olarak görmeye başlayarak, kendi bindiği dalı kesti.
Tam bir çifte standart uygulama.
ERDOĞAN yaparsa meşru ve hukuki, siyasi rakibi haline gelen çırağı DAVUTOĞLU yaparsa gayrimeşru ve dolandırıcılık.
DAVUTOĞLU baskın çıktı ve derhal bir yazılı mesaj yayınlayarak hodri meydan dedi.
Bugüne kadar aynı yöntemlerle vakıflara bedelsiz devredilen kamu arazilerini ve kamu bankalarından kullandırılan kredileri mercek altına alalım, hayattaki eski ve yeni cumhurbaşkanlarının, başbakanların, özelleştirmeden sorumlu bakanların ve bürokratların, birinci derece akrabalarının mal varlıklarını, mecliste bir komisyon kurarak araştıralım dedi.
Ne güzel bir teklif değil mi?
Madem ki usulsüzlüklerin ve dolandırıcılıkların üzerine gidilecek, DAVUTOĞLU'nun belki de kendisini dahi suçlu kılacak bu önerisi bulunmaz bir fırsat deil midir?
Bugün bakıyoruz, AKP adına konuşan AKP yetkilileri, DAVUTOĞLU'nun bu önerisine Fransız.
Her söylenen şeyin peşine mi düşeceğiz diyerek, yan çizmeye başladılar.
Bu araştırmanın, kim ya da kimlere dokunacağını en iyi onlar biliyorlar tabi.
Ne demişler büyük lokma ye ama, büyük konuşma.
Önümüzdeki günlerde politik ortam çok ısınacak ve şenlenecek gibi.
Haydi hayırlısı, ülkede ileriye dönük çok hayırlı işler olacak gibi.
Allah’ın sopası yok, insanlar bazen kendi sopalarıyla kendilerini de dövebiliyorlar.
Allah tüm insanlara, kendi söylediklerini öncelikle kendi kulaklarının duymasını nasip etsin.

Güner Yiğitbaşı

09/12/2019
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu

Yorum Gönder

[blogger][facebook][disqus]

Kemalın Askeri

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget